Yağmur Kaya
+GERÇEK- İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB)Kültür Dairesi Başkanlığı, müzisyen Ayfer Düzdaş’ın konser başvurularını yanıtsız bıraktı.
Düzdaş, “Horasan’dan Çorum’a Kürt Alevi Ezgileri” adlı proje kapsamında 25 Ocak-19 Mart tarihlerinde başvuruda bulunduğunu ancak şimdiye kadar konser başvurusuna yanıt alamadığını açıkladı. Söz konusu mailde, her iki tarihte de, “Başvurunuz değerlendirmeye alınmak üzere sitemize kaydedilmiştir” şeklinde bilgi yer alıyor.
Düzdaş, İBB’nin konser başvuru talebini yanıtsız bırakmasına sosyal medya hesabı üzerinden, “Çok mu yoğunsunuz? Yedi aydır iki kez yaptığımız konser başvuru talebimize neden cevap vermiyorsunuz? Aylar oldu sizden yanıt bekliyoruz” sözleriyle tepki gösterdi.
+Gerçek’e konuşan Kürt müzisyen Düzdaş, İBB’nin her iki konser talebine olumlu ya da olumsuz yanıt vermediğini, ilk konser başvurusuna yanıt alamayınca yeniden başvuruda bulunduğunu ancak olumlu ya da olumsuz bir yanıt alamadığını söyledi ve bu tutumu “samimiyetten uzak bir yaklaşım” sözleriyle değerlendirdi.
Pandemi nedeniyle yüzlerce sanatçı gibi kendisinin de sahneden uzak kaldığını söyleyen Düzdaş, sahneye çıkmanın bir nebze de olsa iyi geleceğini düşündüğü için başvuruda bulunduğu ifade etti. Düzdaş, “Yanılmış olduğumuzu da gördük” diyerek bu durumun iktidarın konser yasaklarından bir farkı olmadığını vurguladı. Kendi kriterlerine uymayan, kendi çizmiş oldukları çerçeveye sığmayan hiçbir sanatçıya böylelikle yer vermediklerinin bir kanıtı bu. İBB’nin bu tavrının yüzyıldır Kürt Alevi müziği üzerinde uygulanan yok saymanın, asimilasyon politikasının bir özeti olduğunu belirten Düzdaş, “Evet, ben Kürtçe müzik yapıyorum, Kürt Alevi ve Kürtçe Alevi müzik yapıyorum” dedi.
‘SAMİMİYETTEN UZAK BİR YAKLAŞIM’
Düzdaş, şunları söyledi: “Uzun zamandır sahneye çıkamadığımız için bir nebze iyi geleceğini düşünerek başvuruda bulunduk. Yanılmış olduğumuzu da gördük böylelikle. Bu durum aslında AKP’nin konser yasaklayan zihniyetin farklı bir versiyonu olarak değerlendiriyor, görüyorum. Bir tarafta konserleri yasaklayan bir zihniyet diğer tarafta müzisyenin, sanatın yanında ve demokrat olduğu söyleyen ancak söylemleri ve eylemleri arasında çelişkili olan bir zihniyet. Samimiyetten uzak bir yaklaşım olduğunu düşünüyorum.
‘ZİHNİYET AYNI’
Kendi kriterlerine uymayan, kendi çizmiş oldukları çerçeveye sığmayan hiçbir sanatçıya böylelikle yer vermediklerinin bir kanıtı bu. Evet, ben Kürtçe müzik yapıyorum, Kürt Alevi ve Kürtçe Alevi müzik yapıyorum. İBB’nin bu tavrı da yüzyıldır Kürt Alevi müziği üzerinde uygulanan yok saymanın, asimilasyon politikasının bir özeti. Yıllardır bu zihniyetle mücadele ediyoruz. İktidara kim gelirse gelsin fark etmiyor. İstedikleri kadar sosyal demokrat olduklarını söylesinler zihniyetleri aynı.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***