MAÇ ANALİZİ | HASAN CÜCÜK
Türkiye ve Danimarka ligleri arasında ciddi bir klasman farkı var. Süper Lig hem maddi hem de kalitede açısından aynı adı taşıyan Danimarka liginden birkaç gömlek üstün. Ancak Danimarka Ligi, futbolcu yetiştirip Avrupa’nın önde gelen kulüplerine oyuncu satarken, Türkiye Ligi yetiştirmeden ziyade Avrupa’dan oyuncu transfer eden bir lig konumunda. Bunun neticesi Danimarka milli takım düzeyinde Avrupa’nın elit ülkeleri arasında yer alırken bizim yerimiz Litvanya, Lüksemburg ve Faroe Adaları’nın olduğu C Ligi oluyor. Şampiyonlar Ligi play-off turunda Trabzonspor’un rakibi FC Kopenhag olduğunda lig kalitesinden dolayı Trabzonspor’un işinin kolay olacağını düşünenler çoğunluktaydı. Böyle düşünenlerin sağlam argümanları olsa da yanılacaklardı.
EN MODERN STATLARDAN BİRİ
Danimarka Süper Ligi’nin hiç tartışmasız bir numarası FC Kopenhag. Özellikle Flemming Östergaard’un başkanlığında adım adım zirveye yürüdü. Hem saha başarısı hem de ekonomik olarak bir numaralı basamağa yerleşti. UEFA Kupası finalinden dolayı adını unutmamız mümkün olmayan Parken Stadı, FC Kopenhag’a ait. Ülkenin en modern ve kapasiteli stadı aynı zamanda milli maçlara da ev sahipliği yapıyor. Maçların yanı sıra konser organizasyonlarıyla da öne çıkan Parken’in mimari yapısı birçok şirketi de barındırıyor. FC Kopenhag’ın ekonomisinde stat ciddi gelir kalemleri arasında bulunuyor.
LİGE KÖTÜ BAŞLADI
Danimarka Ligi’nde 5 hafta geride kalırken FC Kopenhag taraftarını mutsuz eden skorlara imza attı. 3 maçta sahadan puansız ayrıldı. Topladığı 6 puanla 12 takımlı ligde 8. sırada bulunuyor. İlk sıradaki Nordsjaelland ile arasında 7 puan var. Taraftar tablodan mutsuz olsa da ilerleyen haftalarda işlerin rayına gireceğini düşünüyor. Takımın orta sahadaki önemli ismi Jens Stage’yi 4 milyon Euro karşılığında Werder Bremen’e satan FC Kopenhag, Ajax’tan eski oyuncusu Muhammed Daramy’yi kiraladı. Geleceğin yıldızları arasında gösterilen 20 yaşındaki Daramy, geçen yıl Ajax’a 12 milyon Euro bedelle gitmişti.
KOPENHAG TARAFTARLARI ARASINDA
FC Kopenhag ve Trabzonspor, Parken Stadı’nın çimlerine çıkarken, ev sahibinin görünümü bu şekildeydi. Daramy ve defansın patronu Nicolai Boilesen’in sakatlığı moralleri bozan etkendi. Uzun bir aradan sonra basın tribününden değil de taraftarlar arasında maç seyredecektim. Bunda 13 yaşındaki oğlumun etkisi büyük oldu. 10 kişilik arkadaş grubuyla FC Kopenhag taraftarlarının arasında yerimizi aldık. Kale arkasında FC Kopenhag’ın meşhur Sektion 12 grubu vardı. Diğer taraftarların aksine maç başlamadan çok önce tribüne yerleştiler. Tezahüratları stadı inletirken, ilk düdükle birlikte tamamı formasını çıkardı. Her maçta bu bir gelenek. Elbette kışın soğuk günleri hariç. Trabzonspor taraftarları kendilerine ait bölümü doldururken, komşu ülke İsveç’in yanı sıra Avrupa ülkelerinden gelen bordo-mavi sevdalıları da vardı.
Oğlum babasının aksine Beşiktaş’ı tutuyor. Doğal olarak Trabzonspor’u destekledi. FC Kopenhaglılar arasında olduğumuz için biraz dikkatli olmasını istedim ama 90 dakika boyunca Trabzonspor lehine tezahürat yaptı. Danimarkalılar ise gülümsemekle yetindi. Bakasetas’ın golü sonrası yaptığı sevinç gösterisine yine kimse tepki göstermedi. Taraftar olgunluğunu takdir ettim.
Sadece Danimarkalılar değil Trabzonspor taraftarları da hiçbir taşkınlığa sebebiyet vermedi. Sadece hangi akla binaen sahaya girdiği anlaşılamayan bir taraftar hariç. Türk takımları Avrupa’da maç yaparken, polis ve taraftarla sürtüşme adiyattan. Bu kez ne rakip taraftarla ne de polisle bir sıkıntı yaşandı. Hatta maç öncesi FC Kopenhag’ın taraftar grubuyla el ele, kol kola stada gitme teklifi bile yaptılar. Kısaca maç öncesi, sırası ve sonrasında görmek istediğimiz manzaralar vardı.
DEPLASMANDA İLK GOL
Trabzonspor 2-1’lik skorla rövanşa umutlu döndü. Daha önce Galatasaray, Sivasspor ve Başakşehir’in gol atamadığı FC Kopenhag’a deplasmanda gol atan ilk Türk ekibi oldu. Ancak FC Kopenhag’ı hafife almamak lazım. Gücünün farkında olarak oynadılar. Trabzonspor topa hükmeden taraf olsa da gol pozisyonlarına FC Kopenhag girdi. Özellikle ilk yarı ne yaptığını bilmeyen bir Trabzonspor vardı. Her ekip de Şampiyonlar Ligi’ni çok istiyor. Bu hem prestij hem de muazzam bir maddi katkı demek. Bakalım son gülen hangi taraf olacak?
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***