Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde hastabakıcı olarak çalışırken tazminatsız olarak işten atılan taşeron işçi Cemal Bilgin, hastane önünde eylem yaptı. “Taşeron sistemine karşı kadrolu ve güvenceli çalışma hakkı mücadelesi veriyorduk. Hak mücadelesi verdik, başımıza gelmeyen kalmadı” diyen Bilgin, taşeron sisteminin işçiler açısından sonuçlarına dikkat çekti:
“Rızkımızı çalan, emeğimizi gasp eden, güvencesiz çalışmayı dayatan bu taşeron sistemi, üzerimize vazife olmayan işlerin üzerimize yüklenmesi Zafer Açıkgözoğlu arkadaşımızın hayatına mal oldu.”
Aynı zamanda İşçinin Kendi Partisi Genel Başkanı olan Cemal Bilgin, Çapa Tıp Fakültesi hastanesinde yaşanan ve tazminatsız olarak işten atılmasıyla sonuçlanan süreci şöyle özetledi:
‘İŞİME TAZMİNATSIZ OLARAK SON VERİLDİ’
“Çapa Hastanesi yemekhanesinde besin zehirlenmesi yaşandı. Çalışan işçi arkadaşlarımız zehirlendi.
Ben de işçi sağlığı ve iş güvenliği temsilcisi olarak görevimi ve sorumluluğumu yerine getirdim. Zehirlenme olayını tespit ettim. Verilen sahte raporları hastane yönetimine sundum. İşte bundan sonra başımıza gelmeyen kalmadı. Haksız hukuksuz keyfi bir şekilde 25/2 maddesinden tazminatsız işime son verildi. Şikayetler, karakollar, savcılık soruşturmaları, mahkemeler bitmedi.
Serbest Görüş:
BİLGİN’İN HUKUK MÜCADELESİ 5 YILDIR SÜRÜYOR
Ancak hakkımda açılan tüm davaları kazandık. Verilen sahte raporlar mahkemece de tespit edilmiş oldu. Ama bu olaydaki asıl suçlular yönetici olarak koltuklarında oturmaya devam ediyorlar. Bu hukuk mücadelem tam 5 yıldır devam ediyor. Tüm davaları kazanmama rağmen adalet yerini bulmadı. Bu devam eden haksızlığı ve hukuksuzluğu tekrar hatırlatmak, gündeme getirmek için karşınızdayım. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Çapa Hastanesinde yaşanan haksızlık, hukuksuzluk ve entrikaların araştırılması ve denetlenmesi için bu konuları gündeme getirmeye tüm gayretimle devam edeceğim.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***