İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “CHP’li belediyeleri soruşturmak için bakanlığında özel birim kurulduğu” iddialarıyla ilgili sosyal medya hesabından videolu paylaşımda bulundu.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun geçtiğimiz günlerde düzenlediği basın toplantısında, İçişleri Bakanlığı bünyesinde CHP’li belediyelerin denetlenmesi ve soruşturulması için özel bir birim kurulduğunu söylemişti.
Soylu videoyu, ”Devleti itibarsızlaştırmak, denetimi etkisiz kılmak, böylece yapanın yanına kâr kalmasını sağlamak… Yalanlarla yanlışı örtmeye müsaade edilemez. ‘CHP’li belediyeleri soruşturmak için İçişleri Bakanlığı’nda özel birim kuruldu’ yalanı, doğrular rakamlarıyla videoda” notuyla paylaştı.
‘İÇİŞLERİ’NDE RASTGELE, MEVZUATSIZ BİR BİRİM KURULAMAZ’
Soylu videoda “Birkaç zamandır CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve yardımcıları birtakım iddiaları dile getiriyorlar. İddialarına göre, İçişleri Bakanlığı bünyesinde sadece CHP’li belediyelerin açıklarını aramak için özel bir birim kurulmuş. Güya bu sözde birime talimat verilmiş, hatta açık bulamayanlar ceza ile tehdit edilmiş. İçişleri Bakanlığı’nda rastgele, kanunsuz, mevzuatsız bir birim kurulamaz” ifadelerini kullandı.
‘İDDİANIN SAHİBİ BELKİ BİLMEZ AMA…’
Hiçbir devlet memuruna da kanunsuz, gelişigüzel ceza verilemeyeceğini söyleyen Soylu, şöyle devam etti:
“İddianın sahibi belki bilmez ama bu ülkede idari hukuk diye, yani idare hukuku anlamında bir disiplin vardır. Buna ait mahkemeler ve bir hukuk var. Vatandaşlarımız bu tip kurumlarda veya belediyelerde yerel yönetimlerde gördüğü birtakım kanun dışılıkları hem valiliklere hem kaymakamlıklara hem İçişleri Bakanlığı’na, örneğin CİMER’e her türlü noktaya ve Cumhuriyet başsavcılıklarına şikâyette bulunabilirler. Bu vatandaşımızın en tabii hakkıdır. Valilik, Cumhuriyet başsavcılığı ve ilgili kurumlar, bu şikayetler doğrultusunda İçişleri Bakanlığı’ndan soruşturma onayı isterler. İçişleri Bakanı uygun görmesi halinde önce araştırma ve ön inceleme yapar, sonrasında soruşturma izni verir ve dosya savcılığa intikal ettirilir. Peki iddia ve iftira edildiği gibi gerçekten CHP’ye ve herhangi bir partiye özel bir ayrımcılık var mıdır? Bunu en iyi anlatacak olan herhalde verilen soruşturma izinlerinin ve araştırma ön inceleme onaylarının sayıdır.”
‘ÖN İNCELEME ONAYININ YÜZDE 41’İ CHP, YÜZDE 34’Ü AK PARTİLİ BELEDİYELERE’
Soylu sözlerini şöyle sürdürdü:
“Son yerel seçimlerden yani 31 Mart 2019 tarihinden 8 Ağustos 2022 tarihine kadar araştırma ve ön inceleme onay sayıları toplam 2 bin 428. Araştırma ve ön inceleme onayları için de yüzde 34’ü AK Partili belediyelere, yüzde 41’i CHP’li, yüzde 10’unu MHP’li ve yüzde 5,9’u da HDP’li belediyelere aittir. Bunun bir aşama sonrasında da araştırma onayları çerçevesinde verilen soruşturma izinlerinin sayısı ve dağılımı da toplam 583 onay. Yüzde 33,3 AK Parti, yüzde 35 CHP, yüzde 11 MHP, yüzde 14’ü HDP şeklinde bir dağılım söz konusudur.”
“Soruşturma izni verilmemesi kararlarını da paylaşmak isterim” diyen Soylu, “Yüzde 36,7 AK Parti, yüzde 43,4 CHP, yüzde 9,15 MHP, yüzde 3,4 İYİ Parti, yüzde 3,9 HDP şeklinde bir dağılım mevcuttur” ifadesini kullandı.
‘BU İHBARLARI GÖRMEZDEN Mİ GELSEYDİK’
Kimseye bir ayrımcılık yapılmasının söz konusu olmadığını iddia eden Soylu, şunları kaydetti:
“Vatandaş şikâyet etmiş, müracaatını ortaya koymuş ve devlet de gereğini hiç kimseyi ayırt etmeden yerine getirmiş. Madem biz ayrımcılık yaptık, madem bu soruşturmalar CHP’li belediyelere kasten yapılıyor Bilecik Belediye Başkanını soruşturma kapsamında görevden uzaklaştırmamızın hemen peşinden neden CHP’den ihraç ettiler? Keza Çanakkale Çan İlçe Belediye Başkanı hakkında soruşturma onayı verdik, yapılan incelemeler sonucunda Cumhuriyet başsavcısı gözaltı kararı verdi. Peki resen mi soruşturma açtık? Hayır. Bizzat belediye başkanının teyzesinin oğlunun yolsuzluk ihbarı vardı da ondan. Bir başka örnek Balıkesir Gömeç Belediye Başkan Yardımcısı, bir diğeri İzmir Konak Belediyesi, şikâyet üzerine yapılan soruşturmada bir memur rüşvet alırken suçüstü yakalandı. Peki bu ihbarları görmezden mi gelseydik? Gözümüzü mü kapatsaydık? Yine İzmir Menderes Belediye Başkanı, Yalova’da Belediye Başkanı ve Başkan Yardımcısı haklarında Cumhuriyet başsavcılıklarında yürütülen ciddi delillere dayanan yolsuzluk ve rüşvet soruşturmaları nedeniyle bakanlığımızca görevden uzaklaştırılmışlardır. Madem biz taraflı davrandık hakkında yolsuzluk soruşturması yürüyen CHP’li Menemen Belediye Başkanı neden ihraç istemiyle CHP Disiplin Kurulu’na sevk ettiniz? Neden bunun üzerine kendisini partiden istifa ettirdiniz? Urla Belediye Başkanı FETÖ iltisakı sebebiyle görevden uzaklaştırıldı. CHP Adana Seyhan Belediye Başkan Yardımcısı ve CHP’li belediye meclis üyesi PKK’nın sözde Çukurova Bölge sorumlusuyla görüşüyorlar, irtibat halindeler. ‘Belediyenin bir ek hizmet binasını PKK propagandası amaçlı toplantı yapan bir derneğe tahsis etmişler’ tespitlerimizi araştırmasa mıydık, müdahale etmese miydik? Göz mü yumsaydık? Dağda operasyon yaptığımız PKK’lı CHP’li belediyede çalışınca sırtımızı mı dönseydik?”
‘ÖZÜR DİLEMEYE DAVET EDİYORUM’
Kamunun bunu bilmeye ihtiyacı olduğunu savunan Soylu, şözlerini şöyle bitirdi:
“Devleti itibarsız hale getirmek, yaptığımız iş ve işlemleri istismar etmeye çalışmak elbette ki kimsenin hakkı değildir. Yaptığımız bütün işlemler yargıya açık işlemlerdir ve bu devletin hiçbir kanunsuz işi olmaz. Esasen devlet olmanın da, demokrasinin de, hukukun da temeli budur. Bu itibarla paylaştığımız bu gerçekler ışığında, iftira sahiplerini özür dilemeye, dürüstlüğe, samimiyete ve devleti itibarsız hale getirmek için iftira atmamaya ve devlete saygı duymaya davet ediyorum. Özellikle kamuoyuna bu bilgileri vermeyi bir sorumluluk olarak addediyorum.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***