Gazeteci Murat Yetkin, AKP’nin seçimi alma hesaplarında 55 milyar dolar civarında dış kaynak bulmak da olduğunu yazdı.
“Yani bir yandan hayat pahalılığı ve enflasyonla mücadeleyi bakkal etiketlerine bağlarken 55 milyar doları nereden bulacak hükümet ve neden mesela 50 değil, 60 değil de 55?” sorusunun kendisine yöneltilebileceğini söyleyen Yetkin, yetkinreport.com’daki yazısında şu ifadeleri kullandı:
“Bunu soranlar eğer dış güçlerin etkisinde değilse hükümetin hesap-kitap inceliklerinden bihaber sayılır.
AK PARTİ’NİN ‘ÇALININ BÜYÜMESİNİ BEKLEYECEK’ ZAMANI YOK
Ayrıca bunu Nasreddin Hoca’nın ‘çalı ekeceğiz, koyun geçecek, yün bırakacak, iplik yapıp satacağız’ hikayesine benzetenlerin iyi niyeti de şüpheli. Zaten öyle çalının büyümesini, koyunun geçmesini filan bekleyecek zamanı da yok AK Partinin. Seçime şurada en fazla 10 ay var.
‘En fazla’ diyorum, çünkü bir süredir iktidarın ‘erken seçim hüllesi’ yapıp seçimleri Nisan-Mayıs aylarına alacağı konuşuluyor, 14 Mayıs tarihinden filan bahsediliyor, malum.
AK PARTİ’NİN BULACAĞI DIŞ KAYNAK DIŞ GÜÇ SAYILMIYOR
Cumhurbaşkanın öngördüğü üzere ekonominin Şubat-Mart aylarında düzelip halkı seçimde mührü yine Ampule basması için dışarıdan kaynak gerekiyor. Çünkü Merkez Bankasının (TCMB) yayınladığı son piyasa katılımcı anketinde dahi yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 70’i, dolar beklentisi ise 19 lirayı aştı.
Ve hayır, AK Parti’nin bulacağı dış kaynak dış güç sayılmıyor.
Murat Yetkin: Ankara’da tuhaf gelişmeler ve kaygı uyandıran bir gidiş var
Yetkin, Alevilere yönelik saldırırlar ve Levent Göktaş’ın firarı gibi konulara değindiği yazısında, ‘Ankara’da tuhaf gelişmeler ve kaygı uyandıran bir gidiş var’ dedi.
NEDEN 50 DEĞİL, 60 DEĞİL DE 55 MLYAR DOLAR GEREKİYOR?
Yani bir yandan hayat pahalılığı ve enflasyonla mücadeleyi bakkal etiketlerine bağlarken 55 milyar doları nereden bulacak hükümet ve neden mesela 50 değil, 60 değil de 55?
Bunu soranlar eğer dış güçlerin etkisinde değilse hükümetin hesap-kitap inceliklerinden bihaber sayılır.
Ayrıca bunu Nasreddin Hoca’nın “çalı ekeceğiz, koyun geçecek, yün bırakacak, iplik yapıp satacağız” hikayesine benzetenlerin iyi niyeti de şüpheli. Zaten öyle çalının büyümesini, koyunun geçmesini filan bekleyecek zamanı da yok AK Partinin. Seçime şurada en fazla 10 ay var.
“En fazla” diyorum, çünkü bir süredir iktidarın “erken seçim hüllesi” yapıp seçimleri Nisan-Mayıs aylarına alacağı konuşuluyor, 14 Mayıs tarihinden filan bahsediliyor, malum.
Cumhurbaşkanın öngördüğü üzere ekonominin Şubat-Mart aylarında düzelip halkı seçimde mührü yine Ampule basması için dışarıdan kaynak gerekiyor. Çünkü Merkez Bankasının (TCMB) yayınladığı son piyasa katılımcı anketinde dahi yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 70’i, dolar beklentisi ise 19 lirayı aştı.
Ve hayır, AK Parti’nin bulacağı dış kaynak dış güç sayılmıyor.
55 MİLYAR NEREDEN?
Gerçi bu müjde bana AK Parti taraflarından daha Mayıs ayında ‘Öyle bir para girdi ki, ekonomi hemen kurtulur, yeter ki doğru kullanılsın’ diye verilmişti. Ziraat Bankasının önceki genel Müdür Yardımcılarının Temmuz ayında 55 milyar doların yakında ‘Hazine’ye gireceğini’ duyduğunu yazmasından önce yani.
Ekonomiye pompalanarak döviz kurunu düşürecek, kış aylarında doğal gaz ve elektrik fiyatlarını indirecek, seçim öncesi hayat pahalılığına çare bulacak bu 55 milyarın dökümüyse şöyle çıkarılıyordu: Suudi Arabistan’dan 20, Katar’dan 15, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Rusya’dan ise 10’ar milyar dolar gelecekti.
Nitekim paranın ucu daha temmuz sonunda Rusya’dan göründü. Akkuyu nükleer enerji santrali üzerinden ilk 2,1 milyar dolar Rus parası geldi. Türk müteahhitlik şirketi İçtaş’ın alelacele tasfiye edilme çabaları ve tartışmalarının ortasında, Akkuyu’nun Türkiye’nin değil, Rusya’nın Türkiye’deki atom enerjisi santrali olduğu Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez tarafından ilk kez resmen tescil edildi. (…)”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***