Macron, Prens Selman’ı Elysee Sarayı’nda düzenlenen akşam yemeğinde ağırladı. Görüşmede ana gündem maddesinin Ukrayna Savaşı ile birlikte yaşanan enerji krizi olduğu belirtiliyor. Macron’un Selman’dan Suudi Arabistan’ın petrol üretimini artırmasını isteyeceği düşünülüyor
Selman, muhalif Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın 2018’de Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’nda katledilmesinin ardından ilk kez Avrupa turuna çıktı. Kaşıkçı’nın ölümünden Suudi Arabistan’ın sorumlu olduğu biliniyor. Gerek Birleşmiş Milletler soruşturması gerekse ABD istihbarat raporu Prens Muhammed bin Selman’ın Kaşıkçı’nın öldürülmesine ilişkin operasyon emrini onaylayan kişi olduğu yönünde.
Hal böyleyken Macron’un Prens Selman’ı ağırlaması insan hakları gruplarını kızdırdı. STK’lar Prens’in Avrupa ziyaretiyle kendini Avrupa sahnesinde aklamak istediğini düşünüyor.
Euronews’ün haberine göre, Kaşıkçı’nın öldürüldüğü dönemde BM’nin yargısız infazlar özel raportörü olan ve soruşturmayı yürüten Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Agnes Callamard, Fransa ziyaretinin “Prense Selman’ın bir katilden başka bir şey olmadığı gerçeğini değiştirmeyeceğini” söyledi.
Veliaht Prensi’nin dünya liderleri tarafından kabul edilmesinin şok etkisi yarattığını belirten Callamard, “değerlerin artan petrol fiyatlarına ilişkin endişeler nedeniyle yok sayılmasını” kınadı.
Twitter hesabından paylaşım yapan Callamard Muhammed Bin Selman’ı “Utanç prensi, katil bir prens, baskıcı ve suikastçi bir yarı kral” olarak tanımladı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü Fransa Başkanı Benedicte Jeannerod ise sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Görünen o ki gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın gaddarca öldürülmesine, Suudi Arabistan’ın muhalefete acımasız baskına ve Yemen’de işlenen savaş suçlarına rağmen Muhammed Bin Selman uluslararası arenada kendisini rehabilite etmesi için Emmanuel Macron’a güveniyor.” ifadelerini kullandı.
İki sivil toplum kurumu, Kaşıkçı’nın 2018’de kurduğu ABD merkezli Arap Dünyası İçin Şimdi Demokrasi (Dawn) ve İsviçre merkezli Trial International perşembe günü Paris’te Prens Selman’a karşı “işkenceye ortaklık” ve “zorla insan kaybettirme” suçlarından ortak bir resmi şikayette bulundu.
Dawn’ın yönetici direktörü Sarah Leah Whitson “Fransa, işkence ve zorla kaybetmeye karşı sözleşmelerin bir tarafı olarak, Bin Salman gibi bir şüpheliyi Fransa topraklarındaysa soruşturmak zorunda” ifadelerini kullandı.
Hukuk uzmanlarına göreyse soruşturmanın Prens Selman’ın Fransa’da kaldığı kısa süre içerisinde başlatılması mümkün görünmüyor.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***