Gezi davasında 18 yıl ağır hapis cezasına çarptırılan Şehir Plancısı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Şehircilik Proje Koordinatörü Tayfun Kahraman, 3 yaşındaki kızı Vera’yla cezaevi görüşlerinde yaşadıklarını anlattı.
Gerçek Gündem’den Melike Çapan’ın sorularını yanıtlayan Kahraman, “Cezaevinde olmanın en zor yanı ailene ayda bir kez sarılabilmek, o da sadece bir saat” dedi. Kızı Vera’nın şimdiye kadar yapılan açık, kapalı tüm görüşlere geldiğini anlatan Kahraman, “Görüşlerde iletişimimiz gayet iyi, tabii ki o da çok özlüyor ve kendi dilinde biriktirdiklerini anlatıyor bana. Kapalı ilk görüşte daha önce hiç telefon ahizesi görmediği için yadırgadı ve ne yapacağını bilemedi. Ama sonra o da alıştı duruma. Kapalı görüşlere genelde Meriç ve Vera geliyor sadece. Bu sayede daha çok konuşma şansımız oluyor. Birlikte şarkı söylüyoruz, bana hayvan taklidi yaptırıyor, saklambaç oynuyoruz, cam üzerinden el yakalamaca oynuyoruz” ifadelerini kullandı.
‘CEZAEVİNİ İŞYERİMİZ OLARAK TANIYOR’
Kızının cezaevini “işyerleri” olarak bildiğini aktaran Tayfun Kahraman, “Biz tutuklandığımızda pedagogu ile görüşüldü ve o da görüşlere gelmesinin daha iyi olacağını söyledi. Pedagog tavsiyesiyle Vera benim, Can ve Hakan ile çok önemli bitirmemiz gereken bir işimiz olduğunu biliyor. Cezaevini bizim işyerimiz olarak tanıyor. Her görüşe gelişinde, ‘Baba işin ne zaman bitecek’ diye soruyor. Tabii ki onun bu soruları, ‘Eve gelsene oyuncaklarımla oynarız’ demesi insanın içini parçalıyor. Ama her hafta görüş günlerini iple çekiyoruz” dedi.
BABACAN, DAVUTOĞLU VE ERGİN’İN DİLEKÇESİ: ALTILI MASANIN YARATTIĞI MOTİVASYON
Kahraman, Gezi davasına dilekçe sunarak, “mağdur olmadıklarını” beyan eden Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ve DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Sedat Ergin’in bu adımına ilişkin ise şunları söyledi: “Davutoğlu, Babacan ve Ergin’in mağdur olmadıklarını belirten dilekçeleri geç gelmiş olsa da, tabii ki çok değerli. Babacan’ın basına yaptığı açıklamalarda o dönemde Bakanlar Kurulu’nda yaşananları aktarması ve kurulda sadece Erdoğan’ın Gezi’ye kulak vermediğini söylemesi de dikkat çekici. Üç siyasi ismin mahkemeye dilekçelerini sunmalarında altılı masanın yarattığı motivasyonun da etkili olduğunu düşünüyorum. Bu dilekçeler geç gelmiş olsa da aslında Gezi’den bir suç çıkarılamayacağını ve sadece iktidarın sıkıştığı bu günlerde, hedef haline getirmiş olduğu için bizlerin tutuklu olduğunu gösteren belgeler. Tabii dilekçelerin verilmesinde de ailelerimizin ısrarlı takiplerinin ve açıklamalarının etkisi büyük oldu.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***