Emre Eser
Konut piyasasındaki kriz hem yeni ev almayı hem de kiralık ev bulmayı zorlaştırınca vatandaşlar paylaşımlı ev seçeneklerine yönelmeye başladı. İlan sitelerinde verilen ilanların büyük bölümü “ev arkadaşı” ya da “kiralık oda” başlığı taşıyor.
DW Türkçe’ye değerlendirmelerde bulunan Coldwell Banker Türkiye Başkanı Gökhan Taş son aylarda yaşanan emlak krizi sonrasında çok sayıda kişinin aile evine dönmeyi tercih ettiğini, tek yaşayan ancak aile evine dönme imkânı bulunmayan ya da bunu tercih etmeyen kişilerin ise paylaşımlı ev modelini tercih etmeye başladığını söylüyor.
“Barınma sorunu”
Verilen ilanlar arasında ev arkadaşı arayanların önemli bir ağırlık kazanmaya başladığını hatırlatan Taş, “Toplumun çoğu kesiminde bu tercihi görmeye başlamıştık. Ancak önümüzdeki dönemde okulların açılması ile beraber yeni üniversiteli öğrenciler, yurtlarından ayrılıp eve çıkmak isteyen ara sınıftaki öğrenciler ve diğer kesimler tarafından güçlü bir talep daha oluşacak. İşte o zaman daha büyük problemlerin yaşandığını göreceğiz. Ciddi bir barınma sorununa doğru gidiyoruz” diyor.
“Uzun süreli kiralamalara da yansıdı”
Gayrimenkul Hukuku Derneği Başkanı Ali Güvenç Kiraz ise DW Türkçe’ye yaptığı yorumda daha önce kısa süreli kiralamalarda yaygın olarak görülen oda kiralama ya da ev arkadaşlığı uygulamalarının artık uzun dönemli kiralamalara da sirayet ettiğini belirtiyor. Her sorunun kendi çözümünü ürettiğini anlatan Kiraz, vatandaşların bu sorunu aşmak için paylaşımlı ev modellerine yöneldiğini ve bunun emlak piyasasında yeni trend haline geldiğini ifade ediyor.
Uzmanlar gittikçe önemli boyuta ulaşan emlak krizi ile ilgili kısa sürede çözüme ulaşmanın mümkün olmadığını yıllar içerisinde gerçekleştirilecek seri konut üretimleri ile çözümün zamana yayılabileceğini söylüyor. Bu noktada Türkiye’nin yılda 700 bin ila 900 bin arasında sıfır konut üretimine ihtiyacı olduğu ve hem satılık ev piyasasında hem de kiralık ev piyasasında ateşin söndürülmesi için bu üretim miktarının en az 5 yıl sürdürülebilmesi gerektiği belirtiliyor. Buna göre öğrencilerin dışında evliliklerin, boşanmaların, Türkiye’den konut alarak vatandaşlık elde eden yabancıların ve yurt dışında yaşayıp Türkiye’de yatırım amacıyla ev satın alan Türk vatandaşların konut piyasası üzerinde ciddi bir talep baskısı yarattığı biliniyor.
“Öğrenci evleri daha kalabalık olacak”
Ancak Coldwell Banker Türkiye Başkanı Gökhan Taş, ev arkadaşlığının artık eskisi gibi olmayacağını söylüyor. Taş’a göre daha önce 3+1 eve çıkan 3-4 öğrenci artık aynı evi 7-8 kişiyle paylaşmak zorunda kalacak. Taş, “Şimdiye kadar öğrenciler yaz dönemlerinde evlere boşuna kira ödememek için mayıs sonunda evden çıkardı. Bu yaygın bir davranıştı ve yeni eğitim yılı ile birlikte tekrar yeni planlar başlardı. Ancak şimdi bir daha ev bulamam korkusu ile evler yaz aylarında da boş kalmadı” diyor.
Taş, artık öğrencilerin daha önce olmadığı kadar kalabalık evlerde kalmak zorunda olacağını ifade ediyor. Taş’a göre bu durum zamanla beyaz yakalılar gibi toplumun diğer kesimlerinde de çok güçlü şekilde hissedilecek.
Ev sahibi hesapları bozabilirGayrimenkul Hukuku Derneği Başkanı Ali Güvenç Kiraz da bu noktada çok önemli bir detayın altını çiziyor. Zira Ali Güvenç Kiraz’a göre ev arkadaşı ararken kendi kiraladığınız evden de olabilirsiniz. Kiraz’ın bu konudaki uyarısı şöyle:
“Bir vatandaş ev sahibi ile kiralık ev sözleşmesi yaptığında o evde sadece kendisi ve ailesi kalabilir. Eğer bu vatandaş bir ev arkadaşı ile kalacaksa sözleşmede iki kişinin de taraf olması gerekiyor. Yani siz iki kişi sözleşme imzalayıp daha sonra eve üçüncü bir kişi alamazsınız. Bu sadece ev sahibinin izni ile olur ve sözleşmede bu iznin belirtilmesi gerekir. Aksi halde siz ev sahibi alt kiralamaya ya da ev paylaşımına izin vermediği için haksız duruma düşmüş olursunuz. Bu durumda ev sahibi size haklı olarak tahliye davası açar ve evi tahliye edebilir. Yani siz ev sahibinden habersiz ve izinsiz sonradan ev arkadaşı alırsanız, odanızı kiralarsanız ev sahibinin sözleşmeyi bitirme etme hakkı var.”
Kiraz’ın bu konuda dikkati çektiği diğer bir nokta ise oda kiralama gibi modellerin çok artmasına rağmen kiracıların çoğunun bu yasal zorunluluktan haberinin olmaması. Kiracıların yüzde 80’inin bu durumu bilmeden evinin odasını başkasına kiraladığını anlatan Kiraz, “Ev sahibi durumu tespit ettiğinde size ihtar çeker ve 30 gün içinde durumun düzeltilmesini ister. 30 gün sonra siz hala sözleşmeye uymayıp ev arkadaşı ile yola devam ediyorsanız ya da odanızı kiraladıysanız evi tahliye ettirebilir” diyor.
Yani bu durumda kiracılar maddi zorluklardan kaçmak için ev arkadaşı ararken kendi evinden çıkarılabilir ve eskisinden daha pahalı kira sözleşmelerine imza atmak zorunda kalabilir.
Ayrıca emlak piyasası uzmanlarına göre ev arkadaşlığının yanında yeni dönemde eskiden yaygın olan bekar odası uygulamalarının modern versiyonlarını da görebiliriz. Coldwell Banker Türkiye Başkanı Gökhan Taş, “Ciddi bir barınma krizine karşı böyle uygulamaları görebiliriz. Yetişkinler için sadece odaların olduğu modeller çoğalabilir. Eskiden bekar odaları vardı. Şimdi de onların daha modern hali olan yetişkin yurtları kurulabilir. Hatta mevcut yurtlarda da artık odalarda daha fazla kişi kalmaya başlayacak gibi duruyor. Yani öğrenciler hem evlerde hem de yurtlarda daha kalabalık odalarda kalabilir” değerlendirmesinde bulunuyor.
Emlak piyasası uzmanları yakın zamana kadar artan mevcut kira anlaşmazlıklarına önümüzdeki dönemde ev arkadaşı, oda arkadaşı ve alt kiralama gibi başlıkların da ekleneceğini söylüyor.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***