Sabah gazetesi yazarı Okan Müderrisoğlu, “Hayat pahalılığı günlük hayatı olumsuz etkilediği için alım gücü zayıflayan insanlara, işin arka planını şu an anlatsanız da nafile” değerlendirmesini yaptı.
Müderrisoğlu yazısında, “Gerek enerji, gıda ve emtia temelli yüksek dış maliyetler gerek kurdaki hareketlilik gerekse seçime doğru giderken ekonomi üzerinden siyasete şekil vermeyi arzulayan her türlü odağın faaliyetleri bir kesişim kümesinde buluşmuş halde. Hayat pahalılığı günlük hayatı olumsuz etkilediği için alım gücü zayıflayan insanlara, işin arka planını şu an anlatsanız da nafile. Önce onların refah kaybının telafi edilmesi gerekiyor ki sonrasında sağduyuyla isabetli sonuçlara varılabilsin.” ifadesini kullandı.
Müderrisoğlu şunları kaydetti:
“Bakınız… Çoğu, Türkiye dışında biçimlenen ancak bizim ekonomi kıyılarımıza çok sert vuran olaylar serisi, klasik piyasa mantığı ile karşılansaydı… Her bahane ile faizin artırılması gerekecekti. Artan faiz bir süre kuru durduracak fakat “o risk, bu risk” falan denilerek faiz baskısı hız kesmeyecekti. Yüksek faizin, yüksek enflasyon ortamıyla buluşturulmasıyla bu sefer reel sektörün üretimi ve ihracat yavaşlayacak, esnaf ve sanatkârın takati kesilecek, ekonomide çarklar duracak ve ciddi istihdam kayıpları ile karşılaşılacaktı. Bu manzara karşında Hükümet’in geç kaldığı iddia edilecek, kamu yatırımlarının, maaş ve ücretlerin kısılmasından, IMF’den borç alınmasından başka çare kalmadığı öne sürülecekti.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***