Yağmur KAYA
+GERÇEK- Üniversitesi öğrencileri, Kadıköy Moda Sahili’nde 11 Haziran tarihinde “Alternatif Üniversiteli Festivali” gerçekleştirecek. Bir gün sürecek festival kapsamında dans, seramik, takı, oyunlar ve “Enstrümanını al, gel” çağrısıyla atölye ve müzik etkinliği düzenlenecek.
11 Haziran saat 13:00’da yapılacak festivalin organizatörlerinden Yıldız Teknik Üniversitesi öğrencisi Yonca Fırat, festivalin Boğaziçi Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi, Marmara Üniversitesi, Mimar Sinan Üniversitesi ve daha çok sayıda üniversite tarafından gerçekleşeceğini söyledi.
“Bizler üniversiteliler olarak hayatımızın her alanında gerek devletin gerekse ailelerin üzerimizde kurmaya çalıştığı baskıyı sürekli hissetmekteyiz” diyen Yonca Fırat, aile ve devlet eliyle gençler üzerinde kurulan baskıya ekonomik zorluklar da eklenince en ağır bedeli gençlerin ödediğini söyledi. Yonca, baskılar ve ekonomik zorluklar nedeniyle yaşamlarına son veren Sibel Ünli, Hakan Taşdemir ve Enes Kara’yı hatırlattı.
‘YASAK SEBEPLERİ BAHANEDEN İBARET’
Öğrencilerin okurken aynı zamanda çalışmak zorunda bırakıldığını ifade eden Yonca, “Çalıştığımız koşullara dönüp bakıyoruz ve her seferinde daha da öfke duyuyoruz.Gençliğe reva görülen günlük 12-13 saat çalışma sonucu en temel ihtiyaçlarımıza bile yetmeyen aldığımız üç kuruşlardır. Zaten omuzlarımızda var olan ve etkisini günden güne arttıran bu sıkıntılar yetmezmiş gibi; devlet, belki de yılda sadece bir kere gidebileceğimiz festivallere de yasak koyuyor. Yasak olmasına sebep olarak sundukları şeylerin ise bahaneden ibaret olduğunu hepimiz biliyoruz” diye konuştu.
‘YAPMAK İSTEDİKLERİ GENÇLERİ TEKTİPLEŞTİRMEK’
Öğrencilerin baskı ve yasaklarla tek tipleşlestirilmeye çalışıldığını belirten Yonca, “Yapmak istedikleri şey bu toplumu özellikle de toplumun en dinamik kesimi olan öğrenci-gençliği tektipleştirmektir. Uyguladıkları gerici ve zihniyetçi politikalarla hem gençliği aileye bağlı kalmaya zorluyorlar hem de istedikleri ‘uygunlukta’ bireyleri yaratmaya çalışıyorlar. Ama gençlik her defasında onlara cevabı dayanışmayla ve birliktelikleriyle veriyorlar” dedi.
Covid-19 pandemisinin etkisi ile birçok müzisyenin yaşamına son verdiğinin altını çizen Yonca, “Pandeminin bittiği ilan edilmesine rağmen müzik 12’den 1’de sonra yasak olmaya devam etti. Öte yandan geçtiğimiz günlerde birçok sanatçının konserine devlet keyfi bir şekilde yasak getirmişti. Tepkiler ise çok geçmeden sosyal medya üzerinden geldi. İşte tam da bu anda bizler de onların bize sunduğu sözde festivalleri değil kendi gücümüzle kendi kolektivizemiz ile ortaya çıkardıgımız ‘Alternatif Üniversiteli Festivalini’ çıkarıyoruz. Buradaki amacımız tam da az önce bahsettiğimiz nedenlerden ötürüdür” dedi.
‘HAYATLARIMIZI DAYANIŞMAYLA, ÜRETEREK, İLMEK İLMEK ÖREREK BİR ARAYA GELİYORUZ’
Kendi sosyalleşme alanlarımızı yarattığımız, hep birlikte bir şeyler ürettiğimiz, üretirken eğlendiğimiz bir festivaldir AltÜniFest. Hayatlarımızı baskıyla, sindirmeyle yok etmeye çalışanların tam karşısında ilmek ilmek örmek için bir araya geliyoruz. Sizin aracılığınızla da sıra arkadaşlarımıza sesleniyorum; “Enstrümanını al gel” diyen Fırat, sözlerini şöyle bitirdi:
“Mücadelemizin hep birer parçası ve hafızamıza öfkeyle kazıdığımız sıra arkadaşlarımızı anarak sözlerimi sonlandırıyorum. Çünkü biliyorum ki onları anımsadığımız her an güç buluyoruz birbirimizden daha sıkı sarılıyoruz birbirimize. Hakan’ı anımsarken, Sibel’i anımsarken…”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***