İstanbul’un Beşiktaş ilçesinin Dikilitaş semtinde kentsel dönüşüme giren bir binanın yıkımı esnasında binanın önündeki tarihi Hamidiye Çeşmesi de inşaat firması tarafından 17 Nisan’da izinsiz olarak yıkıldı.
1926 yılında yapılan, 1970’lerde yer değişikliği ile Hora Sokak’a taşınan çeşmenin yıkılması bölge sakinlerinin tepkisine neden oldu.
İBB YASALSÜREÇ BAŞLATTI
Bölge sakinleri çeşmenin kendileri için tarihi değer taşıdığını söylerken yeniden yapılmasını talep ediyor. Yerinde şu an demir yığınlarının bulunduğu çeşmeye ilişkin, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) izinsiz yapılan yıkım nedeniyle gerekli yasal sürecin başlatıldığını açıkladı.
DOÇ. DR. HEINZ: KAĞITLAR ÜZERİNDE ANIT OLARAK GÖZÜKÜP GÖZÜKMEMESİ ARGÜMAN OLAMAZ
Beykent Üniversitesi’nden Anıt Koruma ve Bakım Uzmanı Doç. Dr. Gamze Kaymak Heinz, çeşmenin yıkılmasıyla çevredekilerin hafızasının silindiğini belirtirken, müteahhitlerin de koruma eğitimi almaları gerektiğini belirtti.
Çeşmelerin kamusal alanın önemli bir parçası olduğunu belirten Heinz şunları söyledi: “Halkın zaman içinde ona atfettiği bir değer vardır ve anıt kavramı bir değerdir. Birtakım kağıtlar üzerinde anıt olarak gözüküp gözükmemesi bir argüman olamaz. Bu toplumda bir koruma bilincinin yerleşmesi gerekiyor. Karar verici pozisyonda olan herkes bir koruma eğitiminden geçmeli. Bu işin içinde müteahhitler de var. Müteahhitlik belgesi alacak kişi koruma ile ilgili bir eğitim yapsın, önce onun belgesini alsın. Burada, bu çevrede yaşayan insanların hafızası yok edildi.”
‘TESCİLLİ OLAN BİR ÇEŞME DEĞİLDİ’
Öte yandan şantiye şefi Kaan Kürşat Kocaoğlu çeşmenin yıkımına ilişkin tepki çeken ifadeler kullandı. Kocaoğlu, “Bu çeşme bizim inşaat sahamızın içerisindeydi, biz bu çeşmeyi yıktık ve şu an zemin güçlendirmesi yapıyoruz. Tescilli olan bir çeşme değildi. İnşaat bittikten sonra zaten biz bu çeşmenin daha güzelini yapıp mahallenin hizmetine sunacağız. İnşaat alanımızın içinde olduğu için yıkmak zorundaydık. Arsa çekme paylarımız da ona göre ayarlanmış” dedi.
‘DİKİLİTAŞ İÇİN BİR SEMBOLDÜ’
46 yıldır Dikilitaş’ta yaşayan Ramiz Öztel çeşmenin yıkılmasıyla ilgili, “Yıllar önceden beri su taşıdığımız çeşmeydi. Yıkılmasına çok üzüldük. Yıkılmasına tepki gösterdik. Belediyeden buranın tapulu olduğunu ispatladık ve sözünü aldık, inşaat bittikten sonra çeşmemiz yeniden yapılacak. Ciddi anlamda yaşı olan bir çeşme. 3 kuşaktır bu çeşme vardı, yerini değiştirdiler o kadar. Çeşmeye sahip çıkamadılar. Kullanılabilir bir haldeydi. En son belediye çeşmeyi düzenlemişti ama inşaat için yıkıldı. Bu çeşmeden aile olarak babamlar su taşımış, ben su taşıdım. Bu çeşmenin kendimce ve büyüklerim olarak anılarına ve tarihine inanıyorum. Anılarına inandığımdan dolayı da çeşmeyi çocuklarımın da görmesini istiyorum. Dikilitaş için bir semboldü. Çeşmenin yanında bir durak vardı ve adı Çeşme Durağı idi. Çeşmemizi istiyoruz” diye konuştu.
‘YENİDEN YAPILMASINI İSTİYORUZ’
60 yaşındaki Bekir Can ise, “Bu çeşmemizin tekrar yerine konulmasını istiyoruz. Bu çeşme devamlı vardı. Şu an yıkılmış, tekrar yerine konulmasını istiyoruz. Böyle değerleri kaybetmememiz, her zaman hatırlamamız lazım. Yeniden yapılmasını istiyoruz” diye konuştu.
62 yaşındaki Kemal Yıldız, “Ben geldiğimden beri bu çeşme vardı. Bunu rastgele inşaat yapılıyor diye yıktılar. Bu çeşmenin suyu bile akıyordu. Yenisi yapılsın, insanlar ondan şu an bile su alıyordu. Tarihi bir çeşmeydi, kime sorsanız bilirdi. Durağın adı da ‘Çeşme Durağı’ idi. Olay bu kadar basit” dedi.
Bir başka yurttaş da, “Burada o suya çok ihtiyacı olan insanlar var. İçilecekse yeniden yapılmasını isteriz” diye konuştu.
Arif Paslanmaz ise, “Tarihi eser bu çeşme. 82 yaşındayım üzülmez olur muyum oradan su içiyorduk” dedi. Bir başka çevre sakini de, “Yılların Hamidiye Çeşmesi. Anıtsal şey, o tarihi bir çeşmeydi neden yıkılıyor. Yerine yenisini yaparlarsa iyi olur” ifadelerini kullandı.
Nezahat Özkaya da, “Suyumuz kesildiği zaman buradan alıyorduk, yeniden olmasını isteriz. Kaldırılmasın” dedi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***