Sözcü gazetesi yazarı Ege Cansen, “Enflasyonun düşünce değil, gelir artınca hayat ucuzlar” görüşünü savundu.
“Harcanabilir milli gelir artmıyorsa fakirlik yaygınlaşır” diyen Cansen şöyle dedi:
“‘Fiyat’ ve ‘gelir’ bir paranın iki yüzü gibidir. Her fiyat ödemesi, malı veya hizmeti satın alan için ‘maliyet’, malı veya hizmeti satan için ‘hasılat’tır. Ancak, fiyat artış oranları her mal veya hizmet ürününde aynı olmadığından, gelir dağılımı da kendiliğinden değişir Daha da önemlisi, kendi maaşını (gelirini) kendi tayin edemeyen ücretliler ve emekliler böyle dönemlerde enflasyonun altında mutlaka bir miktar ezilir
Türkiye gibi çift paralı değil, tek paralı ülkelerde enflasyonla mücadelenin temel silahı faizi yükseltmektir. Asıl mesele, bir merkez bankasının enflasyon yaratan “gevşek para politikası”nı (düşük faiz ve para miktarını genişletme diye okuyun) niye uygulamak zorunda kaldığıdır. Bunun esas sebebi “deflasyona” sebep olmaktan kaçınmaktır. Çünkü deflasyon, GSYH ve harcanabilir mili geliri, enflasyona kıyasen daha da düşürür, servet ve gelir dağılımını daha fazla bozar ve dar gelirlilerin devlet tarafından (bütçeden) desteklenmesini zora sokar. Fakirliği yaygınlaştır ve derinleştirir. Enflasyonun düşünce değil, gelir artınca hayat ucuzlar.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***