İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) düzenlediği ‘İstanbul’un Fethinin 569. Yıl Dönümü’ etkinliği, CHP Grup Başkanvekili Engin Altay ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katılımıyla Maltepe’de yapıldı.
İmamoğlu burada yaptığı konuşmasında “Bugün Atatürk Havalimanı’nda, korsan bir tören ekleyerek bu aziz şehrin fetih yıl dönümünü bile bölmek için çaba sarf ediyorlar. Size mesaj atarak ‘Buraya mecbur gelin’ dedim mi? Ya da size mesaj çekip ‘Buraya gelmezseniz yarın işinize de gidemezsiniz’ dedik mi? İnsanları meydana taşıyarak bir tören yapma çabası içerisinde olan bu insanlara şaşıyorum. Atatürk Havalimanı Bakırköy’de değil mi? Bakırköy Belediye Başkanı’nı bile davet etmemişler. İstanbul Atatürk Havalimanı, arkadaşların ‘2023’te çıkacağız’ dedikleri uzayda değil, değil mi? İstanbul’da. İstanbul’un Belediye Başkanı’nı bile davet etmekten çekiniyorlar, korkuyorlar” dedi.
İBB, İstanbul’un fethinin 569. yıl dönümünü, Maltepe’deki Orhangazi Şehir Parkı’nda bugün düzenlediği etkinlikle kutladı. On binlerce İstanbullunun katıldığı etkinlikte, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in fetih mesajları okundu. Etkinliğe, CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve eşi Dilek İmamoğlu ile İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Bahadır Erdem, CHP milletvekilleri Mahmut Tanal ve Turan Aydoğan, İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu, Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel, Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık ve gaziler de katıldı.
Pinhani konseriyle başlayan etkinlik, mehteran gösterisiyle devam etti. Mehteran gösterisinin ardından, konuşma yapacağı platforma eşi Dilek İmamoğlu ile el ele çıkan İmamoğlu, şunları söyledi.
‘SELAM OLSUN O GÜZEL KOMUTANA’
“569 yıldır hepimizin göz bebeği, evimiz ve vatanımız olan bu muhteşem şehrin, yüz yıllardır sayısız milleti cezbetmiş olan İstanbul’un fetih yıl dönümü kutlu olsun. Dünyanın en değerli noktasındaki bu emsalsiz şehri fethederek bizlere armağan eden, çağ açıp çağ kapatan yüce Fatih Sultan Mehmet Han’a selam olsun. Selam olsun, İstanbul’u fetheden o güzel komutana. Selam olsun onu fetheden güzel orduya.
‘FATİH İSTANBUL’U HOŞGÖRÜ ŞEHRİ HALİNE GETİRDİ’
Fethi ve Fatih Sultan Mehmet’i hepimiz iyi anlamalıyız. 19 yaşında ikinci kez Osmanlı padişahı olan Sultan 2. Mehmet, 21 yaşında İstanbul’u fethetti. Tam bin 100 yıllık Doğu Roma İmparatorluğu’nu ortadan kaldırarak ‘Fatih’ unvanını aldı. Fatih’in 29 Mayıs 1453’te İstanbul’u fethetmesiyle Osmanlı İmparatorluğu, dünyada dengeleri değiştiren bir global devlete dönüştü. Avrupa, Asya ve Afrika kıtalarına yayılan bir küresel güç olarak tarihteki onurlu yerini aldı. Fatih Sultan Mehmet Han, fetihle sadece Osmanlı’yı bir küresel güç yapmakla kalmadı, aynı zamanda İstanbul’u her dinden, her milliyetten ve her hayat tarzından insanlar için bir hoşgörü kenti haline getirdi.
‘BİZ İSTANBUL’DA BİR DEĞİŞİM SÜRECİ YÖNETİYORUZ’
Fatih’in fetih anlayışı, bilime saygı, kültüre saygı, kanunlara saygı, sanata saygı, inançlara saygı ve kimliklere saygıdır. Mustafa Kemal Atatürk de aynı anlayışla Fatih’ten 470 yıl sonra, 6 Ekim 1923’te İstanbul’u düşman işgalinden kurtardı. Atatürk’ün fetih anlayışı da memleketi kurtarmak ve milleti birleştirerek muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkarmaktı. Bize göre de bu çağda İstanbul’un fethi, gönüllerin fethidir. Ayrıştırmak ve bölmek yerine birleştirmek, korkutmak yerine sevmektir fethin anlamı. Her koşulda bilimi, sanatı ve kültürü kılavuz almak, şehri ve ülkeyi ileriye götüren aydınlara, bilim insanlarına ve sanatçılara itibar etmektir. Biz, tam da bu anlayışla İstanbul’da bir değişim süreci yönetiyoruz. Bu anlayışla şehrimizde yaşayan her İstanbulluyu kucaklıyoruz. Kimsenin kökenine, inancına veya hayat tarzına bakmadan, her bir hemşerilerimizi eşit, onurlu ve birinci derece vatandaş kabul ederek eşit ve adil hizmet üretiyoruz. Şehrimizin her köşesine kesintisiz hizmetler götürüyoruz. Nerede bir hukuksuzluk varsa, nerede bir yanlışlık veya yolsuzluk varsa, nerede bir israf varsa yapanların kim olduğuna bakmadan karşı çıkıyoruz. Nerede bir mağdur varsa, nerede bir yoksul varsa onun yanında oluyoruz. Bize göre bu çağda fetih, yıllarca ihmal edilmiş olan bu muazzam şehri metro hatlarıyla donatmaktır. Bu yüzden dünya tarihinde bir ilk olarak aynı anda 10 hatta birden metro inşa ediyoruz. Bize göre bu çağda fetih, çocuklar sağlıklı gelişsin, yetişkinler huzur bulsun diye şehrin dört bir yanında 15 yaşam vadisi kurmaktır. Bize göre bu çağda fetih, İstanbul’u İstanbul yapan değerlere, şehrimizin tabiatına, yer altı ve yer üstü kaynaklarına ve de özellikle tarihi mirasına sahip çıkmaktır. O yüzden İBB Miras ekiplerimizle bu şehrin her tarafında, terk edilmiş ve yıkılmaya yüz tutmuş tarihi yapıları, surları, camileri, hazireleri, şadırvanları ve sarayları onarıyor ve şehrimize yeniden kazandırıyoruz.
‘EN FAZLA 1 YILLIK ÖMÜRLERİ KALDI’
Biz İstanbul’a sahip çıkarken, biz İstanbul’un değerlerini korumaya ve kurtarmaya çalışırken, biz İstanbul için gece gündüz cansiperane çalışırken ve İstanbulluların yaşam kalitesini yükseltmek için mücadele ederken karşımızdakiler de boş durmuyor. Önümüzü kesmenin, tuhaf akıllarla bizlere engeller çıkarmanın mesaisini yapıyorlar. Bize karşı her gün yeni, haksız ve hukuksuz adımlar atıyorlar. Bu şehri bizlere armağan eden Fatih Sultan Mehmet Han ve ordusunun kutsal emanetine ihanet etmeyi sürdürüyorlar. O bitmeyen rant hırslarıyla hepimizin ortak değerlerini, fikrimizi kararımızı sormadan tahrip ediyorlar. Örneğin, Ata’dan miras kalan bu kadim şehrin hayat damarlarını kesmek için, adına ‘Kanal İstanbul’ denen beton bir kanal kurmak isteyenler olacaktır. Şehrin doğal ormanlarını, tarım alanlarını yok ederek, kuzey ormanlarını ranta açarak büyük bir tehdit altına sokanlar olacaktır. Örneğin, Osmanlı’dan bize miras kalmış olan, milyarlarca dolarlık yatırımla inşa edilmiş olan Atatürk Havalimanı’nı bir kalemde çöpe atmak istiyor olabilirler. Plansız ihale yapar, ihalesiz oraya makine sokar, makine soktuktan sonra plansız, yerde katır kutur o pistleri kırmaya çalışıyor olabilirler. Ama size söyleyeyim; bunu yapmak için, sadece ve sadece en fazla bir yıl ömürleri kaldı.
‘SİZE MESAJ ATARAK, BURAYA MECBUR GELİN DEDİM Mİ?’
Dahası, bugün Atatürk Havalimanı’nda, korsan bir tören ekleyerek bu aziz şehrin fetih yıl dönümünü bile bölmek için çaba sarf ediyorlar. Size mesaj atarak, ‘Buraya mecbur gelin’ dedim mi? Ya da size mesaj çekip ‘Buraya gelmezseniz yarın işinize de gidemezsiniz’ dedik mi? Kendi kendinize, gönülden buraya geldiniz. Sanatçılarımızla buluşacaksınız. Fethin ne anlama geldiğini birazdan gösterilerimizde göreceksiniz. Beraber eğleneceğiz. Beraber mutlu olacağız. Beraber geleceğe umutla bakacağız. Ama bu arkadaşlar böyle yapmıyor. Size komik bir şey söyleyeyim. İstanbul’un göbeğinde, -sözüm ona adını da söyleyemiyorlar- ‘Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi’, ‘Millet Bahçesi Atatürk Havalimanı’; ne diyeceklerini de şaşırdılar. Bakın, komik olan ne? Atatürk Havalimanı Bakırköy’de değil mi? Bakırköy Belediye Başkanı’nı bile davet etmemişler. İstanbul Atatürk Havalimanı, arkadaşların ‘2023’te çıkacağız’ dedikleri uzayda değil, değil mi? İstanbul’da. Ya İstanbul’un Belediye Başkanı’nı bile davet etmekten çekiniyorlar, korkuyorlar.”
‘TÜM BU KÖTÜLÜKLERİN GÜNLERİ SAYILI’
İnsanları meydana taşıyarak bir tören yapma çabası içerisinde olan bu insanlara şaşıyorum. Ama işte buradan, İstanbul’dan, Maltepe’den, bu güzel parktan, fetih kutlamalarından kendilerine sesleniyorum. Ve diyorum ki asla bizi yıldıramayacaksınız. Asla bizi vazgeçiremeyeceksiniz. Bizi asla geri bırakamayacaksınız. Asla ama asla amacınıza ulaşamayacaksınız. Boşuna çabalamayın. Biz, birliğe, beraberliğe, hukuka, adalete, demokrasiye, ortak akla ve liyakate inanmış Türkiye’de 86 milyon, İstanbul’da 16 milyon vatandaşız. Biz, Fatih Sultan Mehmet Han’ın, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ve başta Ulubatlı Hasan olmak üzere tüm şehitlerimizin emanetine sonuna kadar sahip çıkacağız. Bu arkadaşlar çok ama çok iyi bilsin ki tüm bu kötülüklerin günleri sayılı.
‘FATURAYI Z KUŞAĞI KESECEK’
Bugünler hızlı geçecek. Tüm bu yaptıklarınızın faturasını, yakında sandıkta hem de bu gencecik Z kuşağı kesecek. Bu meydanda her yaştan insan var; her inançtan, her yaşam koşullarından insanımız var. Sevgili dostlarım, kıymetli hemşerilerim, biriz. Bir olursak iri oluruz, diri oluruz. Yanınızdakine selam verin. Birbirinize gülümseyin. Sizleri ayrıştırmaya uğraşanlara inat birbirinizin elini sıkın. Hal hatır sorun. Hep birlikte bu şehri kalkındıracağız. Son olarak şunu ifade edeyim, bütün gençlere ve bütün İstanbullulara şunu söyleyeyim; Hep birlikte olursak İstanbul’u bilime, ortak akla, adalete, uygar bir döneme, çağdaş bir yaşam koşuluna, herkesin birbirine saygı duyduğu ortama hep birlikte taşıyabiliriz. Burada çok kıymetli siyasi dostlarımız var. Grup Başkanvekilimiz, milletvekillerimiz, belediye başkanlarımız, il başkanlarımız var. Sizlere şunu söylemek istiyorum: Hep birlikte çalışırsak en genç 2023’te ya da daha önce hep birlikte çok çalışırsak -sevgili gençler, kulağınız bende mi- her şey çok güzel olacak.”
400 drone ile görsel şölen
İmamoğlu’nun konuşmasının ardından, İstanbul’un fethinin anlatıldığı video, 400 drone ile gerçekleştirilen görsel şölen ve mapping gösterisi sunuldu. İstanbullular, görsel şölene hem alanda hem de canlı yayınla farklı kitle iletişim araçlarında tanıklık etti. Etkinlik, Teoman konseriyle son buldu.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***