Eski HDP Milletvekili Ahmet Türk, ‘Kürtler olmadan, Millet İttifakı’nın seçimleri kazanamayacağının açık’ olduğunu söyledi. Erdoğan’ın seçimi kaybetse bile koltuğunu teslim edeceği konusunda ciddi kuşkuları bulunduğunu anlatan Ahmet Türk, “Bu gidişle HDP’yi kapatacaklar gibi bir gözlemim var.” ifadelerini kullandı.
Yerine kayyım atanan Mardin Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Ahmet Türk, önümüzdeki seçim sürecine dair önemli değerlendirmelerde bulundu. Independent Türkçe’den Faik Bulut’a konuşan Türk’ün açıklamalarından önemli bölümler şöyle:
KEMAL KILIÇDAROĞLU’NU ELEŞTİRDİM
- Bir süre önce Kılıçdaroğlu ile kahvaltı ettik. Millet İttifakı ve CHP’nin Kürt meselesine bakışını, bilhassa HDP’ye yönelik baskı, zulüm ve tutuklamalar konusundaki suskunluklarını eleştirdim. Bu münasebetle dedim ki: Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SHP) listelerinden seçime katılıp milletvekili olmamız nedeniyle Genel Başkan Erdal İnönü’ye şiddetli eleştiriler yöneltildi. Buna rağmen İnönü, her türlü karalama ve suçlamayı göğüsledi; bizlere sahip çıktı, yaptığının isabetli olduğunu savundu.
KÜRTLERDEN NEDEN UZAK DURUYORSUNUZ?
- Kılıçdaroğlu’na, Kürt sorunun çözümüne ilişkin ilk kuralın bu meseleyi sahiplenip içselleştirmek olduğundan bahisle, buna göre bir plan ve program yapılmasını önerdim. Aksi takdirde, sözü çokça edilen toplumsal demokrasi ve özgürlüklerin yarım kalacağını, başarısız olacağını söyledim. Dedim ki: ‘Sayın Kılıçdaroğlu, siz neden uzak duruyorsunuz HDP ve Kürtlerden?’ Doğrusu, hiç renk vermedi ve ses çıkarmadı.
MANSUR YAVAŞ’A KÜRTLER OY VERMEZ
- Ekrem İmamoğlu iyidir hoştur, lakin başkan seçildikten sonra gittiği Diyarbakır’da bölge halkına seslendiği konuşmalarıyla son Rize konuşması arasında dağlar kadar fark var. Bu tür çift dil kullanmanın hangisi doğru? Mansur Yavaş’ın aday olması halinde Kürtlerin ona oy vereceklerini sanmıyorum.
HDP’Yİ KAPATACAKLAR GİBİ BİR GÖZLEMİM VAR
- Bu gidişle HDP’yi kapatacaklar gibi bir gözlemim var. Yargıçların terkibi ve tutumları bunu gösteriyor. Somut bir örnek vereyim: Şimdilerde görev dışı bırakılmış AKP’li bir bakanla sohbet etmiştim. Açıkça dertlendi: ‘R. Tayyip Erdoğan’la yüz yüze gelmek istemiyorum. Çünkü beni ve diğer bakanları nerede görse tek tek veya topluca azarlıyor!’
ERDOĞAN KAYBETSE BİLE BIRAKMAYABİLİR
- Bana kalırsa seçimi kazanabilecek durumda değil AKP. Üstelik giderek bir anlamda MHP’lileşmiştir. Bu haliyle istediği oyu alamaz. Bu yüzden de her türlü siyasi hile, taktik, manevra ve yasadışı yola başvurarak toplumu tam bir kaos ve çatışma ortamına sürüklemekten çekinmeyecek bir zihniyet var karşımızda.
- Bir varsayım olarak muhalefetin sandıkta kazandığını düşünürsek, Erdoğan’ın bunu içine sindirip demokratik biçimde makamını teslim edeceği konusunda ciddi kuşkularım var. İktidardan gitmemek için elinden gelen her yolu deneyecektir.
MUHALEFETİN TAVRI BELİRSİZ
- Kaldı ki muhalefetin tutumu da belirsiz ve bulanık. Her şeyi sandığa ayarlamış. Oysa sokaktaki insanlarla birlikte hareket edilmediği, onların aktif muhalif faaliyetlere katılımının sağlanmadığı ve koordinasyon halinde sokak ile Ankara merkezli parlamento içi siyaset birleştirilmediği sürece, Millet İttifakı hayal kuran tüccar durumuna düşer.
- Kürtler olmadan, Millet İttifakı’nın seçimleri kazanamayacağı açıktır. Bu dinamik salt sandığa gitmek için değil, mevcut iktidar sonrasında hayatın her alanına aktif katkıda bulunmak için de gereklidir.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***