İBB ile görüşen İSTAB okul servis ücretlerine yüzde 35 zam teklifinde bulunurken, TOFED ise maliyetlerin indirilmesini aksi halde bilet fiyatlarına yüzde 80’e varan oranda zam yapılmak zorunda kalınacağını duyurdu.
Petrol fiyatlarında yaşanan artışın yanı sıra Türkiye’de kurda yaşanan sert yükseliş, son 1 yılda benzin fiyatlarının yüzde 166, motorinin ise yüzde 220 artmasına yol açtı. Dün de devam eden akaryakıt zamları, İstanbul’da faaliyet gösteren 55 bin servis aracı ve Türkiye genelinde faaliyet gösteren 6 bin 500 şehirlerarası otobüsü kontak kapatma noktasına getirdi.
Sektör temsilcileri, zam için ilgili kurumlar ile görüşmeler yaparken, bir diğer taraftan da KDV, ÖTV ve otoyol ücretlerinde indirim yapılmasını istiyor. Aksi halde otobüs bileti fiyatlarının yüzde 80 artırılmak zorunda kalınacağını, servislerin ise kontak kapatacakları belirtiliyor.
Söz konusu sorundan en fazla mustarip olanların başında okul servisi ve personel taşımacılığı yapan şirketler geliyor. En son aralık ayında UKOME kararı ile hem okul servis ücreti hem de personel taşımacılığına yüzde 27 zam yapılmıştı.
Ancak o dönemden bu yana personel gideri yüzde 50 artarken benzin fiyatları yüzde 56, motorin ise yüzde 88 zamlandı.
İstanbul Taşımacılar Birliği Derneği (İSTAB) Başkanı Turgay Gül’ün verdiği bilgilere göre servislerde maliyetin eşit oranda personel, araç bakım maliyeti ve akaryakıttan oluşuyor. Ancak son zamlar ile birlikte akaryakıtın payı yüzde 50’yi aşmış durumda.
Gül, “Okul servis fiyatlarını belirlediğimiz ağustos ayında akaryakıt 7,3 TL idi şimdi artık rakam bile veremiyoruz. 3 katına çıktı. Şu anda okul servis taşımacılığının sürdürülebilir bir tarafı kalmadı. Bugün geldiğimiz noktada olması gereken rakam 516 TL ama biz 396 TL alıyoruz” dedi.
“Teminatlarını yakacak duruma geldiler”
Bir diğer konu ise kamu ihaleleri. Gül’ün verdiği bilgilere göre özellikle kamu ihaleleri kapsamında taşımacılık yapan şirketlerde akaryakıt artışı fiyatlara tam olarak yansıtılmıyor.
Gül, şöyle konuştu:
“Bir kanun maddesi çıkarıldı ve 2021 yılındaki artışlar için araçlara yüzde 9 ortalama ile ilave ücret ödeneceği söylendi. Ama akaryakıtta en yüksek oranlı artışlar 2022’de Ocak, Şubat ve Mart’ta oldu. Şu anda 2022 senesi ile ilgili açıklanan bir şey yok. Orada da bir açıklama bekleniyor. Kamu ihalelerinde genelde 1 veya 3 yıllık sözleşmeler yapılıyor ve bu sözleşmeler akaryakıt artışsız sözleşmeler. Burada gelinen noktada bu ihaleleri yapanlar teminatları yakıp işleri yapmama noktasına geldiler. Taşımalı eğitim, özel eğitim, engelli öğrencilerin taşımacılığı, bakanlıkların, vergi dairelerinin, SGK’nın servisleri şu an kamunun servis aldığı bütün sistem akaryakıt artışını bekliyor. Açıklama gelmediği takdirde birçok arkadaş bu işleri yapamama noktasında kalacak. Araçlar gidememesi gibi bir durum var. İnsanlar bir noktaya kadar sübvanse edebilir. Ama bir noktadan sonra çark durabilir”
“Amaç kar marjını artırmak değil, hayatta kalmak”
Bu kapsamda dün Belediye ile bir araya gelen İSTAB, okul servis taşımacılığında yüzde 35 zam talebinde bulundu nisan ayından geçerli olmak üzere. Konunun UKOME ile görüşüleceğini kaydeden Turgay Gül, “okul servisleri ile ilgili her sene bir kez zam yapılırdı akaryakıt bu kadar hareketli değildi. Bu sene bir zam aldık, şimdi yine talep ediyoruz. Kamu ihalelerinde de akaryakıtın sistematik olarak eklenmesini talep ediyoruz. Amaç kar marjını artırmak değil, hayatta kalmak” diye konuştu.
“Ya maliyetler indirilsin ya da yüzde 80 zam yolda”
Akaryakıt zamlarından en fazla etkilenen bir diğer alan ise şehirlerarası otobüs işletmeciliği.
Türkiye Otobüsçüler Federasyonu (TOFED) Başkanı Birol Özcan, son bir yılda salgının da negatif etkisi ile hizmet veren otobüs sayısının 8 bin 500’den 6 bin 500’e gerilediğini söyledi.
Özcan, “Firmalar isyan etmeye başladı. Seferleri kapatma noktasına geldiler. Van’dan buraya (İstanbul) bir otobüs bir ton mazot kullansa 23 bin TL sadece akaryakıt masrafı oluyor. Köprü ve otoyol ücreti, personel ücreti gibi giderler de eklendiğinde maliyetlerimiz katlanıyor. 40 kişilik otobüs dolu gidip gelse ise gelir 30 bin TL yapıyor. Şu an bu rakamlar bizi kurtarmıyor” dedi.
Özcan şöyle konuştu:
“Üstelik raylı sistem ve uçak şirketleri de bizimle rekabet ediyor. Biz zam istemekten utanıyoruz ama maliyetleri aşağı çekmemiz lazım. Mazottaki KDV ve ÖTV’nin yanı sıra köprü ve otobanlardaki fiyatların indirilmesi lazım. Biz ulaştırma bakanlığının üvey evladı değiliz. Bunla ilgili çok girişimlerimiz oldu. Bu gidişle taşımacılık bitecek. Hatlar azalıyor. Ya bu maliyetler düşürülmeli ya da en az yüzde 80 olacak. Bugün hava, demir ve deniz yoluna destek bizde de verilsin”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***