CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında iktidarın Ukrayna’ya yönelik Rusya saldırısı sonrası ‘güvenlik zirvesi’ adıyla yaptığı toplantıya katılanlara dikkat çekerek,”Güvenlik zirvesi hangi yasaya dayanıyor?” diye sordu.
Partisinin Meclis grubunda konuşan Kılıçdaroğlu, toplantıyla ilgili, “Dışişleri Bakanı Kazakistan’da katılmamış. Bir buçuk saat zirve sürüyor. Dışişleri Bakanlığı’ndan kimse yok. Böyle bir tabloyu hiç görmedim. Güvenlik Zirvesi partinin zirvesi midir?” diye konuştu. Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satırbaşları şöyle:
’84 MİLYONU KUCAKLAMAK İSTİYORUZ’
Bütün CHP’liler 84 milyonu kucaklıyor. Hedefimiz o. Ayrımcılık yapmadan, kimsenin kimliğine, inancına, yaşam tarzına bakmadan 84 milyonu kucaklamak istiyoruz ve kucaklıyoruz. Bize sağlıklı eleştiriler yapanlara da saygı duyuyoruz. Siyasetçinin övgüden çok sağlıklı, tutarlı eleştiriye ihtiyacı var. Bizim görmediğimizi sade bir yurttaş görebilir. Biz her türlü eleştiriye demokrasinin gereği olarak açık bir partiyiz. Çünkü biz ülkemize demokrasiyi, sevgiyi, barışı getirmek istiyoruz. Kutuplaşmayı değil kucaklaşmayı istiyoruz. Bir arada, huzur içinde yaşamayı istiyoruz. Bu arzumuz için elbette mücadele edeceğiz, çalışacağız. Bozmak isteyenler olabilir ama oyunbozanlara asla izin vermememiz lazım.
BELÇİKA VE ALMANYA ÖRNEĞİ
Devlet nasıl çalışmalı? Devlet dediğiniz bir organ var. Bir tüzel kişiliktir. Devletin kuruluşunda acı, kan, dramlar, kahramanlıklar, şehitler, gaziler vardır. Hepiniz kollarınızda kol saati taşıyabilirsiniz. Gördüğünüz bir ekrandır, akreptir, yelkovandır. O ekranın arkasında birden fazla çarklar vardır. Her çark öngörülen şekliyle döner. Ne kadar sağlıklı çalışırsa o kadar doğru gösterir. Devletin çalışması da böyledir. Görünen bir yüzü vardır. Cumhurbaşkanları, bakanlar, STK’lar vardır. Eğer bunlar bir saat gibi dengeli çalışıyorlarsa o zaman o ülkede huzur vardır. O zaman o ülkede bir gelecek umudu vardır.
Mesela Belçika’da aylarca hükümet kurulamadı. Bir Allah’ın kulu çıkıp ‘Mahvolduk, devlet bitti’ falan demedi. Devletin bütün kurumları saatin çarkları gibi zaten çalışıyordu. Almanya’da koalisyon için 4-5 ay beklediler. Hiç kimse ‘Almanya’da paranın değeri düştü’ diye bir şey söylemedi. Her şey kendi kurallarına göre çalışıyordu. Devletin bir kuralı, yasaları var. Herkes yasalarla öngörülen görevini yerine getirdiği sürece hiçbir sorun olmaz. Böyle bakmamız lazım. Devleti yapmak istediğimiz yapı da böyle olmalıdır.
‘AKŞENER, KARAMOLLAOĞLU, DAVUTOĞLU, BABACAN VE GÜLTEKİN’İ ARADIM’
Neden böyle bir giriş yaptım? Malum hemen yanımızda, Rusya ile Ukrayna arasında çatışma.. Savaş veya çatışma.. Bu olay olduğunda Denizli’deydim. Toplantıya girmeden önce Grup Başkanvekilimiz Engin Altay’ı aradım. ‘Önemli bir olay var. Bir gerilim var. TBMM’nin acilen toplanması lazım’ dedim. Sonra sayın Akşener’i aradım ve ittifakın diğer bileşenlerini sayın Karamollaoğlu’nu sayın Davutoğlu’nu sayın Babacan’ı ve Gültekin’in beyi arayıp onlara da aynı düşüncelerimi ilettim.
‘PARALEL YAPI İNŞA EDİYORSANIZ…’
Sayın Erdoğan güvenlik zirvesini topladı. Güvenlik zirvesi hangi yasaya dayanıyor? Güvenlik zirvesinin bir alt yapısı var mı? Devletin temeli adaletse adaletin temeli de hukuktur. Güvenlik Zirvesi diye bir kuruluş hatırlamıyorum. Kimler katıldı ona baktım. Cumhurbaşkanı Yardımcısı, Milli Savunma Bakanı, İçişleri Bakanı, AK Parti Genel Başkanvekili, AK Parti Grup Başkanı, AK Parti Sözcüsü, MİT Başkanı, İletişim Başkanı ve Genelkurmay Başkanı. Siz bir zirve topluyorsunuz eğer zirve devletin bir zirvesiyse bunun kurulu var. Milli Güvenlik Kurulu bunun toplanması lazım. Siz bu kurumu bir tarafa bırakıp bir paralel yapı inşa ediyorsanız, ve bu yapıyı partilileştirmişseniz ciddi bir sorunumuz var demektir.
‘DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI’NDAN KİMSE YOK’
Dışişleri Bakanı Kazakistan’da katılmamış. Bir buçuk saat zirve sürüyor. Dışişleri Bakanlığı’ndan kimse yok. Böyle bir tabloyu hiç görmedim. Dış politika görüşülüyor Dışişleri Bakanı Kazakistan’da. Bu işlerde dirsek çürütmüş çok kişi vardır. Deneyimli bürokratlar vardır davet edersiniz gelirler. Güvenlik Zirvesi partinin zirvesi midir? Aynı gün parti sözcüsü açıklama yapıyor. Kardeşim sen devlet misin? Sen AK Parti’nin Grup Sözcüsüsün. Kalkıyorsun devlet adına konuşuyorsun.
‘MATEMATİK DAHİSİ AKBAŞOĞLU AÇIKLAMA YAPIYOR’
Dışişleri’nden biri konuşur anlarım. MSB’den biri konuşur eyvallah dersin. Ben devletin bu duruma düşürülmesinden büyük bir üzüntü duyduğumu ifade edeyim. Devletin bu kadar çürüdüğünü, bu kadar ayaklar altına alındığını ilk kez görüyorum. Milli iradeye saygı duymuyorlar. Hadi muhalefete saygı duymuyorsun, Cumhur İttifakı’nın milletvekillerine saygı duy. Nasıl oluyor da bu kadar TBMM devre dışı bırakılıyor? AK Parti’nin bir matematik dahisi var ya Akbaşoğlu o bir açıklama yapıyor. Ben böyle bir tablonun Türkiye açısından kaldırılmaz olduğunu düşünen birisiyim. Devletin bir saygınlığı, kurumsal bir yapısı vardır. (HABER MERKEZİ)
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***