Temel Karamollaoğlu, Ankara Masası canlı yayınında Genel Yayın Yönetmeni Fatih Atik’in konuğu oldu.
Karamollaoğlu, “Erbakan hayatta olsa CHP ile birlikte olur muydu?” şeklindeki soru üzerine şunları söyledi:
“Bugün hayatta olsa kesinlikle CHP ile birlikte olurdu. Bugün bizim güttüğümüz politikaları belki de çok ileri bir noktada gündeme getirirdi. Erbakan hocamız bu noktalarda herkesle biraraya gelmekten çekinmez, nerelerde uzlaşılabilir bunun üzerinde dururdu. Her partinin de benimsediği temel fikirler vardır. Bu fikirlerin hepsi kabul edilemez diye birşey yok.”
‘FATİH ERBAKAN ÇOCUKÇA BİR TAVIR SERGİLİYOR’
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan’ın 6’lı masada yer alan CHP dışındaki 5 partiye yaptığı çağrı için “Çok çocukça bir tavır sergiliyor” ifadesini kullanan Karamollaoğlu şöyle devam etti:
“Kendi babasına da ona kendi vefatından önce soruldu. Ancak kendi babası bile ‘çoluk çocukla bu iş olmaz’ dedi. Çok yanlış bir tavır sergilediler. Bunun hesabını vermediler. Ben daha böyle bir konuya gelmeden önce kendisiyle en az üç kere görüştüm. Birlikte çalışalım diye tekliflerde bulunduk kabul etmedi. Ardından da bizi o binadan çıkardı ve kendi partisini kurdu.”
‘ALEVİ CUMHURBAŞKANI DÜŞÜNCESİNİ AŞMIŞ OLMAMIZ LAZIM’
Karamollaoğlu, Alevi kökenli bir ismin de Cumhurbaşkanı olabileceğini belirterek, “Olur mühim olanı neticenin ne olacağı konusunda bir kanaat oluşmasıdır. Onun için bizim bunu aşmış olmamız lazım” dedi.
Karamollaoğlu, “2007’de başörtülü eşi olan birinin Cumhurbaşkanı olmasına itiraz geldi. Neler yaşadığımızı hatırlıyorsunuz. Şimdi de adı öne çıktığı için Sayın Kılıçdaroğlu için aday olması gündemde CHP’liler istiyor. Siz de her isim olabilir, genel başkanlar da olabilir diyorsunuz. Ama şöyle bir şey söyleniyor Kılıçdaroğlu için. Hem Tuncelili olması hem mezhebi kimliğiyle ilgili eleştiriler geliyor ve Türkiye’de alevi bir ismin Cumhurbaşkanı olmasına itirazlar var. Türkiye bunları aşmadı mı? Bir alevi ismin Cumhurbaşkanlığı olamaz mı?” şeklindeki soru üzerine şunları söyledi:
“Olur, mühim olanı neticenin ne olacağı konusunda bir kanaat oluşmasıdır. Bu da anketlerle vesairelerle yani kamuoyu yoklaması yapan şirketler bu konuda çalışma yapar. Onun için bizim bunu aşmış olmamız lazım. Ama şu anda da benim bir fikir yürütmem isabetli değil. Bu konu bizim henüz konuştuğumuz bir konu değil. Bizim gündemimize hiç girmedi.”
‘SEÇİM DÖNEMİNE GİRMEDEN ADAYLAR BELİRLENMEZ’
Aday isimleri üzerinde konuşmak için erken olduğunu belirten Karamollaoğlu, “Seçim dönemine girmeden adaylar belirlenmez. Aksi halde karşı taraf yıpratmak için ciddi bir kampanya başlatacaktır. Genel başkanlardan birinin aday olacağı konusu için şu an erken. İlk turda kazanma ihtimali en yüksek olan bir kişiyi bulmak lazım” şeklinde konuştu.
Temel karamollaoğlu, Cumhurbaşkanı adayının her şeyden önce güvenilir olması gerektiğini vurguladı. Adayın 6 partinin istediği özelliklere sahip olmasının önemime işaret eden Karamollaoğlu, seçildiği takdirde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yetkilerinin tamamına sahip olacağını hatırlattı.
Karamollaoğlu, “Partizanca davranmayan bir insan olması icap eder. Ben kendi partimin programını yürütürüm demeyecek” ifadesini kullandı.
‘O DÖNEM TAYYİP BEY’İN ÖNÜNÜ AÇTILAR’
AKP’nin kuruluş aşamasındaki dönemde yurtdışında yapılan görüşmelerin hatırlatılması üzerine Temel Karamollaoğlu, ”Erdoğan siyasi yasaklı iken gitti Amerika’ya ve fotoğraf verdi. Amerika bu fotoğrafla ben onun arkasındayım dedi” ifadelerini kullandı.
O dönemde söylenen ”Necmettin Erbakan’ın önü kesilirken birilerinin önü açıldı” ifadesini değerlendiren Karamollaoğlu ”Tayyip Bey’in önünü açtılar” dedi.
AKP meselesinin o dönemdeki öneminin AKP olduğu için değil Erdoğan olduğu için önemli olduğunu söyleyen Karamollaoğlu şunları söyledi:
”Bu mesele doğrudan doğruya Tayyip Bey ile ilgilidir. Bugün Biden geldi. Kendisi gidip de onunla görüşemedi. O dönem daha siyasi yasaklı iken gidip fotoğraf çektirdi. Amerika o fotoğrafta ben bunun arkasındayım mesajı verdi. Arkasından siyonist çevreler Tayyip Beye hilat giydirdiler. Bunun arkasından da Irak’a müdahale geldi.
Bu noktada Irak tezkeserisine bakmak gerekiyor. Tezkere reddedildi deniyor ama reddedilmedi. Gerekli anayasal çoğunluğu bulamadı. Evet Amerikan askerleri Türkiye üzerinden karayolu ile Irak’a giremediler ama havaalanlarımız, denizlerimiz açıldı. Biz bu hadiseleri küçümseyemeyiz. Güçleriyle Erdoğan’a destek verdiler. O günkü seçim şartlarından dolayı da yüzde 34 oy aldı ama yüzde 70 çoğunluğu elde ettiği için anayasal değişiklikleri pat pat meclisten geçirdiler.”
ÇİLLER’İN PARTİ KURMASINA ‘BÖYLE BİR TEŞEBÜSSTE BULUNMAMASINI TEMENNİ EDERİM’ DEDİ
Karamollaoğlu, Çiller’in parti kuracağı yönündeki iddialar için de şunları söyledi:
“Böyle bir teşebbüste bulunmamasını temenni ederim. Demin de dedim bu sistemin içinde maalesef bu tip girişimlerde menfaat öne çıkıyor. Buna dikkat edilmesi lazım. Bu kimseye menfaat sağlamaz.”
Karamollaoğlu, Fatih Atik’in “Tansu Çiller bir menfaat için mi giriyor?” şeklindeki sorusu üzerine şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bilmiyorum, ama durduk yere niye girecek ki şimdi? Yüzde 5 değil 8 alsa ne olur? Bundan sonra artık Türkiye’de, Türkiye politikasına yeni bir şey katacağını düşünüyorsa bilmem ama ben öyle bir şey göremiyorum. Tansu hanım da politikada belli bir kıdem kazandı. Onun için de bunda sonra bu işe sil baştan başlamak epeyce düşünmeyi gerektirir.”
Temel Karamollaoğlu, anketlerde çıkan yüzde 5-6’lık tahmini de “çok abartılı” olarak niteledi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***