AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail Devlet Başkanı Herzog ile ortak basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’un ziyaretini ‘tarihi’ olarak nitelendirerek “Türkiye-İsrail ilişkilerinde yeni dönüm noktası olacağına inanıyorum” dedi. Erdoğan, “Türkiye-İsrail ilişkilerinin güçlenmesi büyük bir öneme sahip. Enerji ve enerji güvenliğinde işbirliğine hazırız” ifadelerini kullandı.
Erdoğan, Ankara’ya iki günlük resmi ziyarette bulunan İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog ile 2 saat 10 dakika süren görüşmenin ardından Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde ortak basın toplantısı düzenledi.
Erdoğan, “Önümüzdeki dönemin ikili ilişkiler konusunda bölgesel iş birliği açısından yeni fırsatları beraberinde getireceğine inanıyorum” ifadelerini kullandı ve Türkiye’nin Filistin konusundaki “hassasiyetlerini” dile getirdiklerini söyledi.
Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:
“Bu tarihi ziyaretin Türkiye-İsrail ilişkilerinde yeni dönüm noktası olacağına inanıyorum. Türkiye-İsrail ilişkilerinin gelişmesi, güçlenmesi, ülkelerimiz açısından olduğu kadar bölgesel istikrar ve barış için de büyük öneme sahiptir.
Başta ekonomik ve ticari ilişkiler olmak üzere muhtelif alanlarda iş birliği potansiyelimizi hayata geçirmemiz özellikle önem taşıyor. Ticaret hacmimiz salgına rağmen yüzde 36’ya yakın artış göstermiştir. 2022’de bu rakamı 10 milyar dolara çıkaracağımıza inanıyorum. Bölgemizde yaşanan gelişmeler, enerji güvenliğinin önemini bir kez daha ortaya koymuştur. Turizm, bilim, ileri teknoloji, tarım, sağlık ve savunma sanayi gibi alanlarda ciddi işbirliği imkanlarına sahibiz. Türkiye İhracatçılar Meclisimizin organizasyonuyla 90 kişilik heyetimiz İsrail’de verimli temaslarda bulundu. İş birliğimizi daha da ilerleteceğiz.
‘FİLİSTİN HASSASİYETİMİZİ PAYLAŞTIK’
Görüşmemizin temel unsurlarından biri tabiatıyla Filistin meselesiydi. Konuya dair yaklaşımımızı ve hassasiyetle paylaştık. Bölgede gerginliğin azaltılmasına, iki devletli çözüm vizyonuna verdiğimiz önemi ifade ettik. Mescid-i Aksa’nın dini kimliğine, kutsiyetine atfettiğimiz önemin altını çizdik.
Filistin halkına yönelik insani projeler yürüten TİKA ve Türk Kızılay gibi kuruluşlarımızın faaliyetlerinin devamı hususunda İsrailli makamların desteğini özellikle vurguladım. Antisemitizmin bir insanlık suçu olduğu yönelik yaklaşımlarımızı bir kez daha tekrarladım. Türkler ve Museviler yıllarca barış içinde bir arada yaşamanın en güzel örneklerini vermiştir. Korona virüsü salgını ile beraber dünyada nefret suçlarının yeniden arttığını görüyoruz. Antisemitizm, İslam düşmanlığı, ırkçılıkla karşısında kararlılıkla mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz.
Görüşmemizde Ukrayna, Doğu Akdeniz, güncel ve bölgesel meseleleri ele aldık. Özellikle Dışişleri Bakanımızın bu ziyaretin ardından Filistin ve İsrail’e yapacağı ziyareti önemsiyorum.”
HERZOG: İLİŞKİLERİMİZ SON ZAMANLARDA BİR DARLIK DÖNEMİNDEN GEÇMİŞTİR
Erdoğan’ın ardından sözü alan İsrail Cumhurbaşkanı Herzog ise iki ülke arasındaki ilişkilerin son zamanlarda ‘darlık’ döneminden geçtiğini kaydetti.
Herzog, “İnanıyorum ki karşılıklı saygı temellerinde incelenip bölgesel ve küresel duyarlılıkla daha iyi başa çıkmamızı sağlayacaktır. İsrail ve Türkiye birçok alanda hepimizin ev olarak adlandırıldığı bölgeyi çarpıcı bir işbirliğini yapabilir ve yapmalıdır” diye konuştu.
Herzog’un açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Eşim ve ben Türkiye’de bulunmaktan çok mutluyum. Beni Türkiye Cumhuriyeti’nde resmi ziyarete davet ettiğiniz için biraz önce sona eren verimli toplantımız için teşekkür ederim. Benim buradaki ziyaretim İsrail Cumhurbaşkanı olarak göreve başladığım andan itibaren başlatmış olduğunuz diyaloğun devamıdır. Bu an ülkelerimiz arasındaki ilişkilerinde çok önemli bir andır.
Amacımız ülkelerimiz ve halklarımız arasında dostane ilişkilerin temellerini atmaktır. Halklarımız arasında ilişkilerimiz çok eskidir. Güçlü tarihi, dini, kültürel kökleri vardır. Çok sayıda kadın erkek, lider, haham, şair, tüccar ve girişimcilerden oluşan seçkin bir şahsiyet listesi bu ülkedeki yahudi tarihinin geçmişinin sadece bir parçasıdır.
İlişkilerimiz son zamanlarda ne yazık ki bir darlık döneminden geçmiştir. İnanıyorum ki karşılıklı saygı temellerinde incelenip bölgesel ve küresel duyarlılıkla daha iyi başa çıkmamızı sağlayacaktır. İsrail ve Türkiye birçok alanda hepimizin ev olarak adlandırıldığı bölgeyi çarpıcı bir işbirliğini yapabilir ve yapmalıdır.”
NAZIM HİKMET ŞİİRİ OKUDU
Modern çağın en büyük Türk şairinden biri olan Nazım Hikmet, Yaşamaya Dair adlı şiirinde şu satırları yazmıştır:
Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,
Yetmişinde bile, meselâ, zeytin dikeceksin,
Hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil,
Ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,
Yaşamak yani ağır bastığından.
‘HER KONUDA ANLAŞAMAYACAĞIMIZ KONUSUNDA PEŞİNDEN ANLAŞMAK ZORUNDAYIZ’
Bugün şairin dediği gibiyiz. Biz iki halk, iki ülke her alanda derinlemesine bir diyalog içerecek, güven ve saygı yoluna çıkmayı seçiyoruz. Her konuda anlaşamayacağımız konusunda peşinden anlaşmak zorundayız. Bizimki gibi zengin geçmişi olan bir ilişkide bu durum doğaldır. Ancak anlaşmazlıkları geleceğe yönelik çözmeye çalışacağız.
Hem sizin milletiniz ve hem de benim milletim Allah’a inananların babası olan Hz. İbrahim’in çocuklarıyız. İnanıyorum ki siz ve ben aslında burada hepimizin anladığı bir şeyi kanıtlıyoruz. Aramızda iyi bir ortaklık, komşuluk hepimiz için önemlidir. Hepimiz, tüm dinlerin mensupları Müslüman, Yahudi ve Hristiyanlar yanyana, barış içinde yaşayabiliriz ve yaşamalıyız.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***