Şırnak’ın Cizre ilçesinde bulunan Merkez Anadolu Lisesi’nde 2019 yılında 40’ı aşkın öğrenciye cinsel tacizde bulunan müdür yardımcısı ve Eğitim Bir-Sen Temsilcisi Burak Ercan’ın yargılandığı davanın karar duruşması Cizre 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya Halkların Demokratik Partisi (HDP) Şırnak Milletvekili Nuran İmir, yerine kayyum atanarak görevden alınan Cizre Belediyesi Eşbaşkanı Berivan Kutlu, HDP Cizre İlçe Örgütü, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Genel Merkez Hukuk Sekreteri Zeynep Erkan Korkmaz, Şırnak ve Diyarbakır Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) üyeleri, KESK Şırnak Şubeler Platformu, Şırnak Barosu Kadın ve Çocuk Hakları Komisyonu, İnsan Hakları Derneği (İHD) Şırnak Şubesi temsilcileri katıldı.
HAZIRLANAN MÜTAALA SANIK LEHİNE
Cizre Adliyesi 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada mağdurların avukatları hazır bulunurken, sanık Burak Ercan ve avukatı İstanbul’dan Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katıldı. Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada, mahkeme heyeti bir önceki duruşmada verilen mütalaaya ilişkin savunmaları aldı. Esas hakkında söz alan mağdur avukatları, hazırlanan mütalaanın sanığın lehine olduğunu ve sanığın nitelikli cinsel istismarda bulunduğunu ifade etti. Mütalaaya göre basit istismar suçlaması ile sanığın cezalandırılmasının talep edildiğini kaydeden avukatlar, bu cezanın sanık Ercan’ın yapmış olduğu suça karşılık yeterli ceza olmadığını dile getirdi.
Ardından söz alan sanık Burak Ercan, iddiaları reddetti. Kendisi hakkındaki iddiaların siyasi olduğunu ifade eden Ercan, mağdur kişileri suçladı. Ardından söz alan Ercan’ın avukatı ise, müvekkilinin disiplinli bir öğretmen olduğunu ve bunun için kendisine iftira atıldığını söyledi.
40 ÖĞRENCİYE İSTİSMARIN CEZASI 22 AY 15 GÜN CEZA
Duruşmaya kısa bir ara veren mahkeme heyeti ardından kararını açıkladı. Mahkeme sanık Burak Ercan hakkında iki ayrı mağdurun ifadelerinin somut olmadığı iddiasıyla beraat verirken, farklı iki mağdurun ifadeleri doğrultusunda sanık Burak Ercan’ın “basit istismar”da bulunduğunu ve bunun için TCK 150 madde 1 fıkrası gereğince toplamda 15 ay hapis cezası verdi. Ercan’ın kamu görevlisi olması ve işlediği suçun tekrarı nedeniyle yarı oranda cezasını artıran mahkeme heyeti toplamda 22 ay 15 gün hapis cezası verdi. Öte yandan Ercan’ın mahkemede pişman olmadığının gözlemlediklerini ifade eden mahkeme heyeti, cezanın ertelenmesine gerek olmadığına karar verdi.
Ayrıca yine kararın kesinleşmesinin ardından sanık Ercan’ın toplamda 13 ay kamu haklarından mahrum kalmasına karar veren mahkeme heyeti, Ercan’a kararın kesin olmadığını ve 7 gün içinde karara itirazda bulunabileceğini söylemesi dikkat çekti.
Duruşmayı takip eden izleyiciler, kararın ardından Şırnak Barosu binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada konuşan Şırnak Eğitim Sen Şubesi Kadın Sekreteri Serap Ok, bu davanın kendileri için önemli davalardan bir tanesi olduğunu belirterek, “Türkiye’nin birçok yerinde bu şahsın adalete teslim edilip, gereken cezayı alması istendi. Bu davanın takipçisi olmaya devam edeceğiz” dedi.
‘HUKUK MÜCADELESİNE DEVAM EDECEĞİZ’
Davayı başından beri takip ettiklerini ve bugün davanın sonuna geldiklerini belirten Şırnak Barosu Kadın ve Çocuk Hakları Komisyonu Eşbaşkanı avukat Doğan Adıbelli de, “Ortadoğu coğrafyasında maalesef ki çocuk ve kadın hakları, o kadar geri ve kirli zihniyet politikalarına maruz bırakılıyor ki hukuk endeksinde bizim sıralarımız hep sonda. Kadın ve çocuklara bakış açısı geri zihniyettedir. Biz Şırnak Barosu, Kadın ve Çocuk Hakları Komisyonu olarak gerek iktidarın kadın ve çocuk hakları düşmanlığına, gerekse de yanlış kararlara gerekse de doğru kararların uygulanmasındaki ısrarımız her zaman devam edecek” diye konuştu.
‘SUÇLULARI CESARETLENDİRİYORLAR’
KESK Genel Merkez Hukuk Sekreteri Zeynep Erkan Korkmaz ise, “Bugün burada ele alınan ve kısaca ‘istismar davası’ denilen olay tekil bir olay olmayıp ne yazık ki sık sık karşılaşmaya başladığımız ahlaki bir çöküntüye, yozlaşmaya işaret etmektedir. Dolaysıyla sadece yargı ayağını değil esas olarak bu çürüme haline yol açan, bu tür alçakça girişimlere cesaret veren politikaları sorguluyoruz, sorgulamaya devam edeceğiz. Tarikatların ve cemaatlerin kadın ve çocuk kazanımlarını ve haklarını hedef alan söylemleri, Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararı, ataerkil egemen sistemin; eğitimde, medyada, iş yerinde ve gündelik hayatın her alanında yeniden inşa edildiği bu ortamda maalesef istismar, taciz ve tecavüz vakaları da giderek artmaktadır. Kadına ve çocuğa karşı işlenen suçları cezasız bırakan, ‘iyi hal’ gerekçesiyle ceza indirimine gidilmesi gibi yargı kararları da caydırıcılığı değil benzer suçların işlenmesini cesaretlendirmektedir” ifadelerini kullandı.
‘ADALETİ HALK SAĞLAYACAK’
Son olarak konuşan HDP’li Nuran İmir de, verilen kararın hem kendilerini ve toplumun vicdanını yaraladığına değinerek, “Kötü bir karar verildi. Bu kararla birlikte taciz ve tecavüz faillerine tekrardan bir güç verdi. Dosya ikiye bölünmüş ve bugün bir dosyanın kararı verildi. Dosya taciz suçlamasıyla açılırken, ama bu bir istismardır. Fail B.E. 40’a yakın öğrenciye istismarda bulunmuş ve böylesi bir suçlama hafif kalıyor. Bu öğrenciler şahsında bir kentin toplumuna ve bölgeye yapılan bir istismardır. Türkiye kentlerinde olsaydı böylesi bir karar verilmezdi. Ama bu olay Kürdistan’da yaşandığı için ve istismara maruz kalan çocuklar Kürt oldukları için bu adaletsizlik uygulandı. Bu zihniyet sadece burayı değil, her yeri etkiliyor. Nerede olursa olsun bu davanın takipçisi olmaya devam edeceğiz. Bu kişi devlet kurumları tarafından korunuyor. Bu sıradan bir kişi değil. Devlet kurumlarında yer alan bir insan. Emsal bir karar verilmesi gerekiyordu. Türkiye’de görülen buna benzer davalarda olduğu gibi bu davada da benzer bir karar verildi. Türkiye ve Kürdistan kentlerinde yaşanan taciz ve tecavüz olaylarını Kürt sorunu ile bağlıyorlar. Yaptıkları kirlilikleri Kürt sorunu ile kendilerini temize çıkarmak istiyorlar. Buna izin vermeyeceğiz. Sizler taciz ve tecavüzcüsünüz. Toplumda yeriniz yok. Nereye giderseniz gidin adaleti bu halk sağlayacak” şeklinde konuştu. (MA)
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***