Dünya yazarı Alaattin Aktaş, bugünkü yazısısında son üç ayda fiyatların yüzde 32 arttığını ve hiçbir finansal yatırım aracının bu oranı yakalayamadığını söylerken, “Tüm araçlarda reel kayıp var” dedi.
Aktaş, “Yıllık enflasyonun yüzde 70’e doğru yol aldığı bir dönemde vatandaşa yüzde 15 dolayında net faiz veriliyor. Vatandaş şimdilik temkinli. Ama yay bir boşalır, vatandaş bir “Yeter” derse, nereye gidilir, kimse kestiremez” dedi.
Aktaş, bugünkü yazısında şu ifadeleri kullandı:
“Bu yılın ilk iki ayındaki fiyat artışı yüzde 16.45. Martta bu gidişle çift haneli bir artış yaşanması pek şaşırtmaz, bu da en az yüzde 10 artış demek. Böyle bir durumda ilk çeyrekteki oran yüzde 28’i aşacak. Aralık ayındaki rekor oranı da katın; son dört ay artışı yüzde 45’i bulacak demektir. Zaten yıllık oran da yakında yüzde 70’i zorlayacak.
Böyle bir dönemde Merkez Bankası bankalara yüzde 14 faizle para kullandırıyor, bankalar da mevduat faizini daha da aşağı çekmeye çalışıyor. 25 Şubat tarihli son duruma göre tüm bankalar ortalamasında TL mevduatta en çok tercih edilen vade olan üç aya kadar vadelide yüzde 17.23 faiz uygulanıyor. TL mevduatın tümüne uygulanan ortalama faiz ise yüzde 16.19. Üstelik bundan stopaj kesintisi de yapılıyor.
Hani “Bozdur bozdur harca” denir ya, öyle bir faiz! Bakar mısınız, ocak ve şubattaki toplam enflasyon yüzde 16.45, mevduata verilen yıllık faiz de o düzeyde. Vatandaşa “TL’de durursan cezalandırılırsın, sen bilirsin” deniliyor. Şimdi sormak gerekmiyor mu bir kez daha, “Hani faiz düşük olunca enflasyon da düşecekti, ne oldu, bu nasıl teori” diye…”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***