Türk Tabipleri Birliği (TTB), maske takma zorunluluğunun esnetileceğine yönelik açıklamalar üzerine “Toplumda, özellikle kapalı (okullar, ibadethaneler, konser ve tiyatro salonları, sinemalar, hastaneler, AVM’ler vb.) ve kalabalık ortamlarda (futbol maçları, konserler, mitingler vb.) olmak üzere maske kullanımına her koşulda mutlaka devam edilmelidir” çağrısında bulundu.
TTB’de bugün düzenlenen basın toplantısında Covid-19 salgında son durum değerlendirildi. “Salgın Önlemleri Olmadan Pandemi ile Mücadele Edilemez” başlıklı toplantıya TTB Genel Sekreteri Vedat Bulut, KLİMİK Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Alpay Azap, Türk Toraks Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ali Fuat Kalyoncu ve TTB Pandemi Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol katıldı.
Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol’un okuduğu TTB açıklamasında, Sağlık Bakanlığı verilerine göre günlük ortalama 80 bin kişinin Covid-19’a yakalandığı ve ölüm sayılarının 250-300 arasında seyrettiği belirterek şunlar kaydedildi:
“Hızlı antijen testleri faaliyete sokulmalıdır”
“Toplumda, özellikle kapalı (okullar, ibadethaneler, konser ve tiyatro salonları, sinemalar, hastaneler, AVM’ler vb.) ve kalabalık ortamlarda (futbol maçları, konserler, mitingler vb.) olmak üzere maske kullanımına her koşulda mutlaka devam edilmelidir.
Salgının başından beri dikkat edilmeyen havalandırma ve kapalı alanlarının kapasitesinin düzenlenmesi konularında gerekli adımlar atılmalıdır. Hızlı antijen testleri yaygın, parasız ve erişilebilir şekilde faaliyete sokulmalıdır.
Hem ilk hem de ek aşı dozlarının yapılmasını artırmak için yasal düzenlemeler dahil bütün imkanlar ve yöntemler kullanılmalıdır. Eksik aşıların hatırlatılması amacıyla HES gibi bir uygulama tasarlanabilir. Bazı gruplar için dördüncü doz aşı uygulamasının gerekeceği düşünülmekle birlikte, temel aşılanması tamamlanmış nüfusun artırılması gerekmektedir. Çocuklarda Omicron’un önceki varyantlara göre daha sık belirtili hastalık yapması ve ölüm oranı düşük olsa da MIS-C ve uzamış Covid gibi komplikasyonlara yol açması nedeniyle çocuk yaş grupları için uygun aşılarla aşılamanın başlatılması zorunludur.”
“İlaç, hekim reçetesi ile yazılır, evlere bırakılmamalıdır”
Türkiye’de Covid-19 ilaç politikalarında yanlışlık yapıldığını savunan Şenol, salgından korunmanın yolu olarak aşıyı işaret etti. Şenol, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Molnupiravir ile ilgili yeterli bilgilendirme yapılmadan, ilacın özensiz dağıtımının yapılması da kişilerin ilaçtan yararlanmasını etkilemektedir. İlaç, hekim reçetesi ile yazılır ve hekim gözetiminde kullanılır. Evlere bırakılmamalıdır. 65 yaş üzeri ve kronik hastalığı olanlarda ilacın kullanılabileceği, ancak bizi salgının yıkıcı etkisinden koruyabilecek asıl şeyin aşı olduğu topluma uygun şekilde anlatılmalıdır.
Ayrıca salgın döneminde artan iş ve duygusal yük nedeniyle tükenen sağlık emekçilerine yönelik son dönem eylemlerde dile getirilen taleplerin karşılanması, salgın kontrolü için de kritik önemdedir.
Omicron varyantı ile pandeminin biteceği algısına karşı temkinli yaklaşmamız gerekmektedir. Dünyanın büyük bölümündeki birinci basamak sağlık örgütlenmelerinin pandemi koşullarına uygun olmaması, salgın önlemlerinin yetersiz olması ve aşılamadaki ciddi eşitsizlik, Omicron varyantının ortaya çıkışının zeminini hazırlamıştır. Halen bu koşullar devam etmektedir. Salgında dünya çapında bir başarı elde edilmesinin koşulu, küresel aşı enternasyonalizmi, aşıda patentin kaldırılması ve kamusal üretimdir.” (ANKA)
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***