Türkiye cezaevlerinden her gün bir başka kötü muamele, işkence, çıplak arama haberi geliyor. Hasta mahpusların durumu ise daha kritik. Birçoğu “ağır hasta” statüsünde olan yüzlerce mahpus, Adli Tıp Kurumları’nın raporlarıyla cezaevlerinde tutuluyor. Son anlarına kadar tahliye edilmeyen, infaz erteleme verilmeyen hasta mahpusların cenazeleri çıkıyor.
Bizzat yaşayanların, tanık olanların, mektuplarıyla, dilekçeleriyle, ailelerine ve avukatlarına aktardıklarıyla “sızan” bu haberler yeni Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ı rahatsız etti. Bunun üzerine özellikle sosyal medyadaki haberlerin ve iddiaların araştırılması “talimatı” verdi.
‘MAKSAT TÜRKİYE’Yİ ZOR DURUMA SOKMAK’MIŞ
Sabah gazetesinde bugün İlker Turak imzasıyla yayınlanan haberde Bozdağ’ın talimatıyla iddiaların “tek tek incelendiği” ve gerçeğin hiç de anlatıldığı gibi olmadığının ortaya çıktığı belirtildi. Habere göre yapılan incelemede, söz konusu paylaşımların “Türkiye’yi ulusal ve uluslararası kamuoyunda zor duruma düşürmek için yapıldığı” vurgulandı.
CEZAEVİ SOĞUK DEĞİL, MAHPUSLAR KISA KOLLU GİYİNİYOR
Cezaevlerinin “ne kadar iyi olduğunu” anlatmak için kurgulanan haberin detaylarında HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun kamuoyunda duyurduğunun aksine Hatay T Tipi Cezaevi’nde mahpusların “üşümediği”, hatta kış günü “kısa kollu giyindikleri” iddia edildi. Haberin detaylarında “cezaevinde odaların bilimsel verilere göre” en uygun oda sıcaklığında tutulduğu ve hava sıcaklığı nedeniyle birçok hükümlü ve tutuklunun gündüz saatlerinde kısa kollu giysiler tercih ettiği” aktarıldı.
Hatay Cezaevinde koğuşların buz gibi olduğu bilgisini yansıtmıştım.@adalet_bakanlik önce beni yalanladı arka taraftan talimat vermiş anlaşılan, ısı problemi çözülmüş, başvurucuya tekrar sordum
Şu işi yalan atmadan, trollere havale etmeden yapamaz mıydınız?@bybekirbozdag
— Ömer Faruk Gergerlioğlu (@gergerliogluof) February 21, 2022
Haber üzerine Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’a tepki gösteren HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, “Hatay Cezaevinde koğuşların buz gibi olduğu bilgisini yansıtmıştım. @adalet_bakanlik önce beni yalanladı arka taraftan talimat vermiş anlaşılan, ısı problemi çözülmüş, başvurucuya tekrar sordum. Şu işi yalan atmadan, trollere havale etmeden yapamaz mıydınız?” diye sordu.
YEMEKLER “KALİTELİ”
Gergerlioğlu’nun iddia ettiğinin aksine yemeklerin de “yeterli”, “kaliteli” ve “besin değeri yüksek” olanlardan seçildiği vurgulandı. Haberdeki o bölüm şöyle: “Aynı paylaşımdaki yemeklerin yetersiz olduğu iddiası da tüm ceza infaz kurumlarında yemeklerin Adalet ve Sağlık Bakanlıklarınca belirlenen günlük ortalama 2 bin 300 kalori hesabına göre yeterli, kaliteli, besin değeri yüksek ve zengin çeşitliliğe sahip besinlerin verildiğinin anlaşılmasıyla çürüdü.”
Haberde Çorum Cezaevi’nde kadın koğuşlarının erkek gardiyanlarca aranması ve kadınların iç çamaşırlarına dahi bakılması iddiasının da yalan olduğu iddia edilerek, erkeklerin sadece eşya taşımak için girdiği şeklindeki bakanlık açıklaması doğru kabul edildi. Gazeteye ve onun araştırmacı muhabirine göre bu iddia da “kamuoyunu yanıltmaya ve algı oluşturmaya yönelik gerçek dışı” bir haber olarak kayıtlara geçti.
4. EVRE KANSER HASTASINA KÖTÜ DAVRANILMAMIŞ: YASTIK VE BATTANİYE VERİLDİ
Sabah’ın haberinde dikkat çeken ayrıntılardan biri de geçtiğimiz günlerde cezaevine konulan 4. evre kanser hastası Ahmet Zeki Özkan’a yönelik “iyi muamele” oldu. Gazeteye göre Antalya L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna 9 Şubat’ta alınan Özkan’ın, tüm sağlık kontrollerinin kurum hekimince yapıldığı ve ilaçlarının kontrollü bir şekilde hükümlüye teslim edildiği aktarıldı. Ayrıca Özkan’ın, kuruma ilk kabulü sonrasında kendisine yatak, yastık ve battaniye verildiği bilgisi de haberin detaylarında yer aldı.
ÇOCUKLARA KREŞ İMKANI DA VARMIŞ
Sabah gazetesinin cezaevlerinin reklamı şeklinde kurgulanan haberinde yer alan bir diğer konu ise koğuşların kalabalık olması ve çocuklu annelerin çokluğu nedeniyle yaşanan sıkıntılara dair oldu. “İzmir Şakran Cezaevinde şu anda 1 çocuk koğuşu var. O koğuşta da tam 17 çocuk ve 14 kadın bir arada yaşıyor” iddiasının “gerçekle alasının olmadığını” savunan gazete haberinde, “İzmir Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda bulunan 3 anne-çocuk ünitesinin her birinde 2 anne ve çocuklarının kalabildiği 11’er oda bulunuyor. Ünitelerde ayrıca çocuk oyun alanları, uzman personel eşliğinde eğitim almalarını sağlayacak kreş imkanları da sunuluyor” denildi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***