Rusya Federasyonu Başkanı Putin, yeni bir dünya krizini ateşledi, her köşeden bombardımanlar devam ederken, Çernobil nükleer santralinin Rus ordusunun kontrolüne düştüğü bildiriliyor.…
Üstü örtülü nükleer silah tehditinde bulunulması, bir anlamda ters tepti. Birleşmiş Milletlerden, NATO’suna, AB’den Güney Kore’sine herkesi alarm durumuna geçirdi.
Sorun sadece bir Ukrayna sorunu olmaktan çıktı.
Ukrayna Başkanı komedyen Zelenski de az provakatör değil! İnsan hiç NATO üyeliğine kalkışır mı? Adam zaten paronoya içinde Baltık tarafından kuşatıldık, şimdi de sıra güneye mi geldi diye.
Kırım’ın ilhakı bir bakıma kolay atlatıldı. Nazi Almanya’sının Avusturya’yı ilhakı, ardında Çekoslovakya’nın işgali gibi.
Ama ardından Polonya paylaşılınca, 2. Dünya Harbi patlak verdi. Şimdi de herkes Ukrayna’dan sonra sen gelecek diye?
Donetsk, Don Kazaklarının namlı ülkesi, 2014 yılında Ukrayna’ya baş kaldırarak, Bağımsızlık Beyannamesini açıkladı, Donetsk Halk Cumhuriyetini ilan etti. Kendi kaderini tayin hakkını kullanarak…
Donetz yöresinde 30 bin kişi dolayında bir Ermeni toplumu var, endişe içinde. Bombalanan Lviv ise, sayısı 100 bin dolayında olan Ukrayna Ermenilerinin ruhsal merkezi, muhteşem katedrali ile.
İşte Putin’in 22 Şubat’ta yaptığı Donetsk Halk Cumhuriyetini resmen tanımaktı. Donetsk Halk Cumhuriyeti de Rusya’dan Ukrayna tehditi karşısında yardım istemez mi?
Ukrayna Başkanı komedyen Zelenski barışçıl ayrılmayı kabul etseydi belki de kriz bu kadar tırmanmazdı.
2 Mayıs 2014 Odesa kıyımı, bu kez yakılan Yahudiler değil Ruslar.
Bir anlamda, Donbas bölgesi Rusya’nın Kıbrıs’ı oldu.
TC, 1974 yılında doğru bir iş yaparak, faşist Yunan Cuntasının Makarios’a karşı darbesine karşı askeri müdahelede bulundu.
Ama daha sonra geri çekileceğine, yasal başkan Makarios’u tanımayarak, Kıbrıs’ın kuzeyini işgal etti, bir çeşit mübadele yaşandı, Kıbrıs’taki Türkler yetmeyince Anadolu’dan nüfus transferi yapıldı.
Bu el koymaya karşı uluslararası tepki geldi, ambargolar geldi ama bir işe yaramadı. Rusya’ya karşı da yarayacağını sanmıyorum.
Sonunda Donbas’ın Rusya Federasyonuna ilhakında uzlaşılacak bence.
Komedyen Zelensiy’in Putin’i direkt araması da bence bunun belirtisi. Her ne kadar ilk başta yanıt almasa da. Keşke bu aramayı daha önce yapsaydı!
Milliyetçiliğin iyisi kötüsü yok. Hiç birinin geçmişi temiz değil. Hangi dünya gücünden aldığı önemli.
Putin, elinden gelirse eski Rus imparatorluğunu kurma hayalinde, dinle de ittifak halinde.
20. yılını doldurdu. 84 yaşına kadar da kalma niyetinde. Bizimki de 20 yıla yaklaşmakta.
Al sana Başkanlık sistemi! Sonuç: bölgesel ve global krizler.
Putin, eski Sovyet Cumhuriyetlerinin Rus kökenli yurttaşlarını fişekliyor. NATO üyesi Baltık Cumhuriyetlerinin de Rus kökenli yurttaşlar dışlandıklarını ifade etmekte.
Ukrayna milliyetçiliği, geçmişten sabıkalı. Ukranya’nın 1.5 milyon Yahudi nüfusu, Ukrayna miliiyetçilerinin katılımı ile katledildi, Nazi ordusu daha çok Kızıl Ordu ile savaşa yoğunlaştığı için.
Ukrayna bu güne kadar, Holokst’taki paydan dolayı özür dilemedi. Ama Yahudi kökenli Zelenkiy’in Başkan seçilmesi bir özür olarak kabul edilebilir.
Putin ise, Ukrayna’yı Nazilikle ile suçluyor.
Odesa’nın Yahudi sakinleri, Nazilerin müttefiki Romen ordusu mensuplarının işbirliği ile birlikte kıyıma uğradı. Sorumluları 1946 yılında Romanya’da Halk Mahkemesinde yargılandılar ve mahkum oldular. Odesa ve çevresinde 100 bin dolayında Yahudi insan katledildi.
1905 Odesa kıyımı. Eisenstein’ın 1925 yılında çektiği Potemkin Zırhlısı filminden
2014 Mayıs’ında Ukraynyalı radikal milliyetçiler Kulikovo Meydanındaki Sendika binasını ateşe verdi, eskiden KP merkezi olan binaya sığınmış olan Ruslardan 50’si yanarak öldü. 1993 Sivas’ındaki gibi.
Odesa benim gözde kentlerimdendir. Odesalı yazar İzak Babel en gözde yazarlarımdandı ve cezaevinde onun öykülerini tercüme etmiştim 1973 yılında. 1905 yılında çarlık rejiminin provoke ettiği pogromu çocuk gözüyle anlattığı “Güvercinliğimin Öyküsü” nden çok etkilenmiştim ve soykırım konusuna yönelmemi sağlamıştı. (*)
Kapağında, bölgeden yetişen büyük ressam Chagall’ın 17 Devrimini kıyamet olarak simgeleyen, zor ulaşılır bir resmini kullanmıştım.
The New York Times: “Savaş bulutları Ukrayna Yahudilerine geçmişin dehşet anlarını hatırlatıyor.”
Ve şimdi, Beyaz Rus Başkanın izniyle Beyaz Rusya üzerinden gelen uçaklar Osesa’yı bombalıyor.
Ve elbette Eisenstein’ın “Potemkin Zırhlısı” filminde limana inen basamaklar…
Babel’in Odesa Öyküleri’nin Evren Cuntası altında yapılan 1981 yılı baskısının kapağında, Chagal’ın yaşananları at sırtındaki kıyamet habercisi ile sembolize ettiği resmi kullanılmıştı .
(*) İzak Babel, Odesa Öyküleri, Türkçesi. R.Zarakolu, 3. Baskı, Belge Yayınları 2006
Kaynak: Artı Gerçek
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***