HABER İNCELEME | YUSUF DERELİ
Türkiye’nin enflasyon sorunu devasa boyutlara ulaştı. TÜİK’e göre yüzde 49’a dayanan yıllık enflasyon, ENAG’a göre yüzde 115. Yoksulluk her geçen gün daha da derinleşiyor. Yüksek enflasyon sadece ‘düşük’ gelir grubunu vurmadı. ‘Orta gelir’ grubu da sarsıldı. İnsanlar elektrik ve doğalgaz faturalarını ödeyemez hale geldi. Elektrik ve doğalgaz faturalarına yönelik tepkiler yurt geneline yayıldı.
TÜİK, ‘Finansal Yatırım Araçlarının Reel Getiri Oranları’nı açıkladı. Söz konusu raporda yer alan oranlar, aylık çift haneli enflasyonda bütün yatırım araçlarında satın alma gücünün eridiğini gözler önüne seriyor. Özellikle TL’ye güvenenlerin alım gücündeki erime dikkat çekici.
TÜİK’e göre, Ocak ayında en düşük kayıp, yurt içi üretici fiyat endeksi (Yİ-ÜFE) ile indirgendiğinde yüzde 7,56, tüketici fiyat endeksi (TÜFE) ile indirgendiğinde ise yüzde 8,10 oranlarıyla BIST 100 endeksinde gerçekleşti.
BORSADA AYLIK KAYIP YÜZDE 8
Borsada yüzde 8’lik değer kaybı çok yüksek bir oran. Sorun şu ki sadece borsa yatırımcısını üzmedi! TÜFE ile indirgendiğinde mevduat faizi (brüt) yüzde 8,87, külçe altın yüzde 9,34, DİBS yüzde 9,41, Euro yüzde 9,98 ve Amerikan doları yüzde 10,14 oranlarında yatırımcısına kaybettirdi.
Bütün bu veriler şu anlama geliyor; enflasyonun aylık çift hanelerde gezindiği, yıllık yüzde 50’leri aştığı bir ortamda hiç bir yatırım aracı kazandırmıyor. Ne yaparsanız yapın, paranızın alım gücü yüksek enflasyon karşısında tutunamıyor, eriyor. Topyekün bir yoksullaşma söz konusu.
DOLARIN YILLIK REEL GETİRİSİ YÜZDE 23
Raporda, finansal yatırım araçlarının yıllık reel getiri oranlarına da yer verilmiş. Finansal yatırım araçları yıllık olarak değerlendirildiğinde Amerikan doları; TÜFE ile indirgendiğinde yüzde 23,08 oranında yatırımcısına en yüksek reel getiriyi sağlayan yatırım aracı olmuş.
Külçe altın yüzde 19,70 ve Euro yüzde 14,45 oranlarında kazandırmış. BIST 100 endeksi yüzde 11,67, mevduat faizi (brüt) yüzde 22,75 ve DİBS yüzde 32,69 oranlarında yatırımcısına kaybettirmiş.
BÜTÜN BUNLAR NE ANLAMA GELİYOR?
TÜFE ile indirgenmiş reel getiriye göre, geçtiğimiz yıl ocak ayında 100 TL’si olan bir vatandaşın 13,5 dolar aldığını varsayalım. Bugün dolar 13,5 seviyelerinde. Vatandaş, kağıt üzerinde 83 lira kazandı. Ancak yıllık enflasyon yüzde 48,7!
Geçtiğimiz yıl 100 lira ödediğiniz alış veriş sepeti için bu yıl yaklaşık 149 TL ödemek zorundasınız. Dolayısıyla paranızı dolara yatırmışsanız, aynı alışveriş sepetinden yüzde 23 daha fazla alabileceksiniz.
TL’YE GÜVENEN VATANDAŞIN SUÇU NE?
Bir diğer vatandaşın ise parasını yüzde 15 faizle TL mevduatına yatırdığını düşünelim. Yıl sonunda ana para artı faizi olarak eline 115 TL geçecek. Ancak bir yıl önce 100 liraya aldığı alışveriş sepeti, şu anda 149 lira! Dolayısıyla parasını TL mevduatta tutan vatandaş, geçtiğimiz yıl aldığı ürünlerin ancak yüzde 77’sini alabilecek. Kaybı yaklaşık yüzde 23!
FAİZ İNADI, TL’Yİ PUL ETTİ
Bütün bu tablonun tek sorumlusu ‘ekonominin patronu’ AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan. Enflasyonun bütün dünyada yükseldiği bir dönemde inatla politika faizini indirdi. TL’den kaçan vatandaşlar, birikiminin değerini korumak için dolara koştu. Dolar yükselince maliyetler katlandı. Bu da enflasyonu tetikledi. Ekonomistlere göre kasım ve aralık aylarında politika faizi indirilmese bugün dolar muhtemelen 10 TL’yi bile görmemiş olacaktı.
ENAG’A GÖRE KAZANAN YOK!
Bu rakamlar/oranlar TÜİK’in verileri baz alınarak bulundu. Aynı hesabı Bağımsız Enflasyon Araştırma Grubu’nun (ENAG’ enflasyon verileriyle yaptığınızda TL’ye yatırım yapan vatanaş söz konusu sepetin ancak yüzde 46,5’ini; dolar yatırımcısı ise ancak yüzde 85’ini alabiliyor. ENAG’a göre herkes kaybediyor…
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***