Dünya gazetesi yazarı Alaattin Aktaş “Hükümet enflasyonla mücadele etmeye yeniden başlarsa durum daha da kritik hale gelebilir ve bugünleri arayabiliriz. Çünkü şimdiye kadar başımıza ne gelmişse, enflasyonla mücadele adımları yüzünden geldi. Kendi haline bıraksak, enflasyon belki de gerileyecek. Enflasyonla mücadelede temel ‘silahımız‘ faizi düşürmek ya, şimdi düşünün, önümüzdeki aylarda enflasyonu aşağı çekmek adına yeni faiz indirimleri gündeme gelirse halimiz ne olur? Şimdiye kadar bu adım yüzünden yaşadıklarımızın daha şiddetlilerini yaşamaz mıyız” dedi.
Aktaş, enerjiye gelen yüksek zamların faiz indiriminden kaynaklı kur artışının sebep olduğuna işaret ederek “bir varil ham petrolü eylüldeki 8.50 dolayındaki kurdan (8.50×70) 595 liraya mal ediyorken, biz ne yaptık; tutup kurun 13.50’ye tırmanmasına yol açacak adımlar attık ve artık bir varil petrolü (13.50×90) 1.215 liraya mal eder duruma geldik. Doların 8.50-9.00 dolayında kalmasını sağlasak akaryakıta bu kadar zam gelir miydi? Paramız bu kadar değer yitirmese elektrik fiyatlarına böylesine bir zam yapmak gerekir miydi?” dedi.
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati‘nin “Enflasyon nisanda pik yapacak ama yüzde 50’yi göreceğini düşünmüyorum, umarım yanılmam” sözüne ilişkin olarak ise Aktaş “Nisanda yüzde 50’nin altında zirve görülecekmiş! Geçiniz! Şubat ayında yüzde 1.8 artış olduğunda bile tüketici fiyatlarındaki yıllık oran yüzde 50’yi bulacak. Kaldı ki şubat oranı bu düzeylerde kalırsa öpüp başımıza koyalım! Daha elektrik, doğalgaz ve akaryakıt zamlarından kaynaklanan halkalar kıyıya tam vurmadı, geliyor! ” düşüncesini savundu.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***