CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Türkiye Gıda ve Şeker Sanayi İşçileri (Şeker-İş) Sendikası ziyaretinde; “5 milyon 637 bin ton Rusya’dan buğday ithal ediyoruz, yani yüzde 69,3’ünü. 1 milyon 410 bin ton da Ukrayna’dan buğday ithal ediyoruz, bunun da oranı yüzde 17,3. Türkiye’nin toplam buğday ithalatı yüzde 86,6. Yani tamamına yakını Rusya ve Ukrayna’dan ithal ediyoruz. Rusya’nın Ukrayna’ya bir saldırısı var ve en çok etkilenecek ülke Türkiye. Yakında bir ekmek 6 lira, 9 lira olursa hiç kimse şaşmasın, makarna fiyatları artarsa kimse şaşmasın” açıklamasını yaptı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba ile CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, Şeker-İş Sendikası’nı ziyaret etti. Ağbaba ziyaret sonrası Şeker-İş Sendikası Genel Başkanı İsa Gök ile birlikte basın toplantısı düzenledi. Şeker-İş Sendikası Genel Başkanı İsa Gök, şunları söyledi:
“Şeker sanayi, şeker sektörünün ve şeker fiyatlarıyla ilgili gerekli bilgiler almak, bu konudaki düşüncelerimizi ve şeker sektörünün nereye gittiğini dair düşüncelerimizi almak, örgütlenmeyle ilgili ne durumda olduğumuzla ilgili bilgiler almak, Türkiye’nin bugünkü problemleri ile ilgili görüş alışverişinde bulunduk. Kendileri Şeker-İş Sendikası’nı ziyaretlerinden dolayı, sendikamız adına hoş geldiniz diyorum, saygı ve sevgiyle selamlıyorum.”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ise şöyle konuştu:
“Adana Milletvekilimiz Sayın Burhanettin Bulut ile birlikte Şeker İş Sendikası’ndayız. Şeker-İş Sendikası örgütlü olduğu şeker fabrikaları dolayısıyla, Türkiye’nin en önemli stratejik kurumlarından ve maalesef tek çalışan kamu kurumlarından birisi şeker fabrikaları. O da çeşitli yollarla özelleştirilmeye çalışılıyor. 2018 yılında özelleştirme kararı çıktığında şeker vatandır şeker satılmaz mücadelesini sendikamızla, işçi arkadaşlarımızla birlikte vermiştik. O gün söylediğimiz sözlerin ne kadar doğru olduğunu bugün hep birlikte görüyoruz. Maalesef Türkiye’nin en önemli stratejik fabrikaları özelleştirildi ve üretimden koptu. Şimdi başka bir mesele ile karşı karşıyayız; bu pandemi dönemi bize gösterdi ki ve çıkan savaşta bize gösteriyor ki kendi topraklarınızda üretimden koparsanız, kendinize ait fabrikalarınız yoksa dışarıya muhtaç kalırsınız. Belki kıtlıkla karşı karşıya kalacaksınız.
“Türkiye şeker fabrikalarındaki şeker satışını AKP’li vekiller yapıyor”
Türk şekere ait fabrikalardaki şeker satışı birkaç günden beri özel firmalar aracılığıyla yapılıyor. Daha önce fabrikalar kendisi satarken şimdi çeşitli illerde hangi kritere, hangi ölçüye bağlı olduğu belli olmayan firmalara şeker satışı verilmiş. Bir ihale yapılmamış, bir koşulu yok, gizli kapalı olarak belli firmalara verilmiş. Bu da şeker fahiş fiyatlara satılmasına yol açıyor, hem de birilerini zengin etmekten başka bir şeye yaramıyor. Tekrar çağrı yapıyoruz, Türk şekeri yok ettiniz, yeter artık, bu fabrikaları bağımsız, liyakat sahibi insanları yönetimine terk etmek lazım. Şeker fabrikalarındaki şeker satışının özel firmalara, belli illerdeki bazı AK Parti milletvekillerine, AK Partililere verilmesini burada kınadığımızı, takipçisi olacağımızı söylüyoruz. Şu anda Türkiye şeker fabrikalarındaki şeker satışını AK Parti milletvekilleri yapıyor.”
“Dünyada iki ülkenin para birimi değer kaybediyor; biri Rusya diğeri Türkiye”
Yanı başımızda bir savaş var, Rusya ile Ukrayna arasında bir savaş var, biz savaşın içerinde değiliz. Dünyada iki ülkenin para birimi değer kaybediyor. Birisi Rusya, diğeri Ukrayna değil Türkiye maalesef. Afrika’da iki kabile çatışsa onun çatışmasından biz etkileniyoruz, bizim ekonomimiz bozuluyor. Türkiye ekonomisi üretime değil ranta bağlı olarak büyüdüğü için dış etkilerden çok rahat etkilenebiliyoruz. Türkiye 7 yıl önce kendi kendine yetebilen bir ülkeydi, buğdayından şekerine, fasulyesinden mercimeğine kadar tarım ülkelerinde kendi kendine yetebilen bir ülkeydi.
“Yakında bir ekmek 6 lira, 9 lira olursa hiç kimse şaşırmasın”
Şimdi bu savaştan, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırmasından en fazla etkilenecek birinci ülke Türkiye. Bunun sebebi ise Türkiye 31 milyon dönüm tarım alanını tarımdan uzaklaştırmış, tarım alanı olmaktan koparmış. 5 milyon 637 bin ton Rusya’dan buğday ithal ediyoruz yani yüzde 69,3’ünü, 1 milyon 410 bin ton da Ukrayna’dan buğday ithal ediyoruz, bunun da oranı yüzde 17,3. Türkiye’nin toplam buğday ithalatı yüzde 86,6. Yani tamamına yakını Rusya ve Ukrayna’dan ithal ediyoruz. Rusya’nın Ukrayna’ya bir saldırısı var ve en çok etkilenecek ülke Türkiye. Yakında bir ekmek 6 lira, 9 lira olursa hiç kimse şaşmasın, makarna fiyatları artarsa kimse şaşmasın. Ekonomisini Rusya’ya, Ukrayna’ya bağlamış bir yönetimle karşı karşıyayız. Buna dış güç diyebilir ama Türkiye’nin başında en büyük dış güç bu ülkeyi yönetenler, kendi kaderini dış güçlerine eline bırakanlardır. Doğal gazın üçte birini Rusya’dan karşılıyoruz. Turistimizin yüzde 27’si bu ülkeden gelmekte.
“Montrö’nün ne anlama geldiğini hepimiz görüyoruz, savunanlar hâlâ yargılanıyor”
Türkiye bu dönemde yanı başında bir çatışmada muhalefetiyle birlik olması gerekirken, AKP sözcüleri ne yapıyor CHP’yi eleştiriyorlar. Utanmasalar bu savaşı, bu çatışmayı CHP çıkardı diyebilirler. Böyle bir dönemde hala CHP’yi suçlamak akıl tutulmasıdır. Bu bir milli meseledir. Montrö’nün ne anlama geldiğini hepimiz görüyoruz, Montrö’yü savunanlar hala yargılanıyor. Cumhuriyetin, Atatürk’ün, İsmet İnönü’nün değeri anlaşılıyor, dün bir AK Parti milletvekili İsmet İnönü’ye teşekkür etti. Herkesin Türkiye’nin ulusal çıkarları koruması noktasında bir araya gelmesi lazım.
Biz hangi işçinin hangi sendikaya üye olmasına karışmıyoruz. Hiçbir işinin başka bir sendikaya zorla geçirilmesini de doğru bulmuyoruz. Bu bizim kendi belediyelerimizde olsa da bunun doğru olmadığı söylemek istiyoruz. Türkiye işçilerin örgütlenmesi konusunda başarılı değil. Sadece yüzde 11 örgütlü durumda işçilerimizin, onların da sendikal haklarını savunduğumu söylüyoruz.” (ANKA)
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***