Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) kararına rağmen iş insanı Osman Kavala’yı serbest bırakmayan Türkiye aleyhine bekli de üyeliğin askıya alınmasıyla sonuçlanacak “ihlal sürecini” başlattı.
Türkiye’nin AİHM kararlarına uymadığı en önemli iki dava arasında eski HDP lideri Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılması ile birlikte Alevi vatandaşların ibadet yerleri ve din dersi seçme hakkıyla ilgili başvuru geliyor.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, AİHM’in Alevilerle ilgili aldığı iki kararın uygulanması konusunda Ankara’nın üstüne düşen sorumluluğu hala yerine getirmediği konusunda ara kararlarla sürekli uyarılarda bulunuyor. Avrupa Konseyi, son aldığı ara kararda bu yıl içinde AİHM kararının yerine getirilmesi konusunda yine ikazda bulundu.
AİHM, Cumhuriyetçi Eğitim ve Kültür Merkezi Vakfı tarafından yapılan başvuruyu 2014 yılında haklı bulmuş ve cami, kilise ve sinagogların yararlandığı elektrik faturasından muaf olma uygulamasının Cem Evleri için de geçerli olmaması yüzünden Türkiye’yi suçlu bulmuştu.
Strasbourg Mahkemesi ayrıca, Hasan ve Eylem Zengin’in zorunlu din dersleri konusunda yaptığı başvuruda Türkiye’nin ihlalde bulunduğuna hükmetmişti.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi aldığı ara kararlarda, yerel mahkemenin, Cem evlerinin elektrik faturalarının bir kısmının geri ödenmesi yolunda verdiği karar tatmin edici bulunmadı ve bunun AİHM’in Alevilere yönelik ayırımcı uygulamaların kaldırılması yolundaki talepleri doğrultusunda “yeterli görülmediği” bildirildi.
Kararda, AİHM hükmü doğrultusunda vergi indirimi de içinde olmak üzere Alevilerin diğer dini gruplara tanınan sübvansiyonlardan ve ayrıcalıklardan faydalanmaları istendi.
Zorunlu din dersi uygulaması
Türkiye’de 2018 yılı ilk ve orta dereceli okulların din ve ahlak dersleriyle ilgili müfredatına Alevilerle ilgili bilgilerin de konulduğu ve ailelere, istedikleri takdirde çocuklarını bu derslerden muaf olabilmeleri için yasal başvuru hakkı tanındığı kaydedilen kararda, bu önlemlerin de AİHM taleplerini karşılamadığı uyarısı yapıldı.
Kararda, bu tür yasal bir sürecin aileler için yük olacağı ve yine ailelere din ve inançlarını açıklama zorunluğu getireceği gerekçesiyle sorunlar yaratacağı yorumu yapıldı.
Aleviler Cemevlerine gelen elektrik faturasını artık ödemeyecek
Diğer yandan İstanbul Küçükçekmece’deki Garip Dede Kültür ve Cemevi Derneği’ne gelen 30 bin 60 TL elektrik ve 11 bin 847 TL’lik doğal gaz faturası tepkilere neden oldu.
İbadethane statüsüne alınmadığı için ticarethane statüsünden kesilen elektrik faturalarını sosyal medyadan paylaşan Garip Dede Kültür ve Cemevi Derneği Başkanı Celal Fırat, “Devlet, cami, mescit, sinagog, kilise gibi yerleri ibadethane olarak görüyor. Cemevine de ticarethane mantığıyla bakıyor.” dedi.
Aynı zamanda Alevi Dernekleri Federasyonu Başkanı olan Celal Fırat, euronews’e verdiği söyleşide yönetim olarak elektrik faturalarını ödememe kararı aldıklarını ve hukuki süreç başlatacaklarını söyledi.
Fırat, ‘’Türkiye’de iki bine yakın cemevi, 15-20 milyon alevi var. Fakat vatandaş olarak bizi kabul etmedikleri için cemevlerimiz ibadethane sayılmıyor. Gelip mühürlesinler, ödemeyeceğiz ve hukuki süreci başlatıyoruz. Aynı şeyi doğal gaz faturaları için de yapacağız, hukukçu arkadaşlarımız üzerinde çalışıyor. Alevilikte her şey rızalık üzerine bu zamana kadar ödedik borcumuzu ama artık bizim devletten alacağımız var. Biz vatandaşlık gereklerini yapıyoruz, vergimizi ödüyoruz.’’ dedi.
Fırat, camilerin giderlerinin Diyanet Vakfı tarafından karşılandığını, cemevleri giderlerinin ise ya bağışlarla ya da bazı yerel yönetimlerce karşılandığının altını çizerek eşit hak vurgusu yaptı.
Cemevlerinin elektrik faturaları Meclis’e taşındı
Konuyla ilgili siyasiler de sosyal medya hesaplarından tepkiler dile getirdi. CHP İzmir milletvekili Tuncay Özkan, bir cemevine gelen elektrik faturasını paylaşarak; ‘’ Ankara’da ticarethane tarifesinden cemevine gelen fatura 11 bin 615 TL. İbadethaneye ticarethane olarak gören zihniyeti kınıyorum. İktidar bu tutumdan vazgeçmelidir’’ cümlelerini kullandı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Ali Kenanoğlu ise konuyu bir soru önergesiyle Meclis gündemine taşıdı.
Cemevlerinin ibadethane olarak tanınması gerektiğine dair yerel ve uluslararası mahkeme kararlarını hatırlatan Kenanoğlu, ‘’ Alevilerin inanç merkezi olan Cemevlerinin ibadethane olduğu ve elektrik vb. giderlerinin devlet tarafından ödenmesi gerektiği ile ilgili AHİM, Danıştay ve Yerel Mahkemelerin verdiği kararlar mevcutken Garip Dede Kültür ve Cemevi Derneğine nasıl böyle bir elektrik faturası düzenlenmektedir?’’ diye sordu.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***