Süheyl Ahmedi isimli iki aylık Taliban’ın Kabil’i ele geçirmesi sonrasında Kabil Havalimanı’nda yaşanan kaos sırasında, babası tarafından Amerikan askerlerine teslim edilirken görüntülenmişti.
Amerikan elçiliğinde çalışan ailesi Afganistan’dan tahliye için havalimanındaydı; izdihamda başına bir şey gelmesin diye onu askerlere teslim ettiler. Fakat havalimanına girdiklerinde Süheyl’i bulamadılar. Aile ABD’nin Michigan eyaletine yerleşirken, tüm girişimlere rağmen oğullarından haber alamadı.
Süheyl bu olaydan yaklaşık beş ay sonra, Reuters ajansının girişimleri sonucunda bulundu. Bebeğe Kabil’de bir taksi şoförü ve ailesinin baktığı ortaya çıktı.
Taksi şoförünün bebeği erkek olduğu için dedesi ve diğer akrabalarına vermek istememesi, ancak Taliban’ın devreye girmesi sonrası kabul etti.
Süheyl’in kaybolduğu 19 Ağustos gününde, Amerikan elçiliğinde güvenlik görevlisi olarak çalışan babası Mirza Ali Ahmadi, annesi Suraya ve diğer dört çocukları tahliye için Kabil Havalimanı’na gitmişti. Taliban misillemesinden korkan Ahmadi, ailesini çaresizce Afganistan’dan çıkarmak istiyordu.
Ancak binlerce kişinin havalimanına akın ettiği kaosta, Süheyl’i ezilmekten kurtarmak için duvar ve dikenli tellerin üzerinden Amerikan askeri olduğunu düşündüğü bir kişiye teslim etti.
Giriş kapısına sadece beş metre kalmıştı; oğlunu içeride teslim almayı umuyordu. Ancak Taliban güçleri izdiham nedeniyle kalabalığı geri iterken, ailenin içeri girmesi yarım saati geçti.
Ahmadi içeriye girdiklerinde bebeklerini bulamadıklarını, yetkililerin kendilerine Süheyl’in muhtemelen bir önceki uçakta tahliye edildiğini ve Afganistan’dan çıktıktan sonra ona kavuşacaklarını söyledi.
Aile, bu telkinin ardından Kabil’den çıkmayı kabul etti ve Teksas’taki bir askeri üsse tahliye edildi. Ancak oğullarından aylarca haber alamadılar.
Süheyl’in bulunması için sosyal medya üzerinden ve Afganistan’da kalan akrabaları tarafından kampanya başlatılırken, bebeğin başına gelenler nihayet aydınlanmaya başladı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***