ABD Merkez Bankası (Fed) faiz artırımına hazırlanırken ve küresel ekonomik büyümenin Omicron varyantı nedeniyle yavaşlaması beklenirken, Uluslararası Para Fonu’ndan (IMF) gelişmekte olan ülke ekonomilerini “zor zamanların” beklediği uyarısı geldi.
Uluslararası Para Fonu (IMF) 25 Ocak’ta güncellenmiş ekonomik tahminlerini yayımlamaya hazırlanırken, küresel ekonominin bu yıl ve gelecek yıl pandeminin etkilerinden toparlanmaya devam etmesinin beklendiğini açıkladı.
Ancak IMF ekonomistleri Stephan Danninger, Kenneth Kang ve Helene Poirson tarafından yapılan değerlendirmede “pandeminin yeniden güçlenerek ekonomik büyümeye yönelik riskleri artırdığının” altı çizildi.
Aralık ortasında bu yana büyük bir hızla yayılan Omicron varyantı nedeniyle Covid vaka sayıları katlanarak artıyor. Omicron önceki varyantlara göre hastalığın daha hafif geçirilmesine neden olsa da ülkelerin vaka sayıları sebebiyle kısıtlamalara gitmesi ekonomilere darbe vuruyor.
TÜRBÜLANSA HAZIRLIKLI OLUN
IMF ekonomistleri, “Bu durumun Fed’in daha hızlı parasal sıkılaştırmaya gitmesi ile kesişmesi riski düşünüldüğünde, gelişmekte olan ülke ekonomileri ekonomik türbülans potansiyeline karşı hazırlıklı olmalı” diyerek gelişmekte olan ülkelerin yüksek enflasyon ve kamu borcuyla da karşı karşıya olduğuna da dikkat çekti.
Fed, ABD’de büyümenin lokomotifi olan hanehalkı ve tüketimi vuran enflasyona karşı koymak için faizleri planlanandan daha hızlı ve sert artırabileceğinin işaretlerini vermişti. Faizlerin yükselmesi dolara endeksli borcu olan gelişmekte olan ülke ekonomilerinin finansman maliyetlerinin artması anlamına geliyor.
IMF, bu ülkelerin küresel ekonomik büyümenin gerisinde kaldığını belirterek ek maliyetler konusunda daha duyarlı olabileceğini kaydetti.
IMF, “Dolar borçlanma maliyetleri birçoğu için düşük olsa da yerel enflasyon ve istikrarlı yabancı finansman endişeleri geçen yıl Brezilya, Rusya ve Güney Afrika gibi birçok gelişmekte olan ülkenin faiz artırmasına neden oldu” dedi.
Aynı değerlendirmede Fed’in hızlı bir şekilde faiz artırmasının finansal piyasaları sarsmasına ve küresel ölçekte finansman koşullarının daralmasına neden olabileceği belirtildi.
SERMAYE KAÇIŞINA NEDEN OLABİLİR
Bu durumun ABD’de talebin ve ticaretin yavaşlamasına, ayrıca gelişmekte olan ülkelerden sermaye kaçışına ve doların değer kaybetmesine neden olabileceği de kaydedildi.
IMF gelişmekte olan ülkelerin “mevcut koşullarını ve hassasiyetlerini” dikkatte alarak bu duruma nasıl karşı koyacaklarına dair hazırlık yapmalarını tavsiye etti.
IMF enflasyonla mücadele etmek için faiz artıran merkez bankalarının da “net ve tutarlı bir iletişim” kullanmalarıyla fiyat istikrarının gereğinin insanlar tarafından daha iyi anlaşılabileceğinin altını çizdi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***