Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, “yeni spor yasası” ile ilgili yaptığı açıklamada, “Yöneticilerin kendi dönemlerinden sorumlu tutuluyor olması hem şeffaflık hem de hesap verilebilirlik açısından önemli. Sadece sporda değil, herhangi bir yapıda bir yöneticinin, kendi döneminden sorumlu olmadığı bir sistem varsa orada sürdürülebilirlik olmaz” ifadelerini kullandı.
Hürriyet gazetesinden Mehmet Arslan’a konuşan Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Tokyo Olimpiyatları için “Tokyo hem Olimpiyat Oyunları hem Paralimpik Oyunlar dikkate alındığında hayatım boyunca gururla hatırlayacağım bir süreçti” diye konuştu. 2024 Paris Olimpiyatları için beklentilerini açıklayan Kasapoğlu, “yeni spor yasası” ile başkanların, kendi dönemlerinden sorumlu tutulması gerektiğini vurguladı.
Kasapoğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Tokyo’da tüm sporcularla gururlandık
Projelerle ve olimpiyatlarla dolu bir yıldı. Tokyo’da sizi üzen ve en çok sevindiren iki anınızı anlatın desem?
“Tokyo hem Olimpiyat Oyunları hem Paralimpik Oyunlar dikkate alındığında hayatım boyunca gururla hatırlayacağım bir süreçti. Sadece elde ettiğimiz rekor başarılarla, madalya sayılarıyla değil. Sporcularımız oradaki duruşlarıyla, örnek davranışlarıyla, temsil yetenekleriyle, dünyaya verdikleri mesajlarla göğsümüzü kabarttı. Buradan sporcularımızın her birine, antrenörlerine ve onları yetiştiren ailelerine şükranlarımı sunuyorum. Bazı branşlarda son anda kaçan madalyalar da bir burukluk yarattı tabii ama asla üzdü diyemem. Çünkü her iki organizasyonda da tüm sporcularımız, sportif sonuçlardan bağımsız olarak bizi gururlandırdılar.”
Tokyo, en çok madalya aldığımız olimpiyattı. 2024 Paris’ten beklentilerimiz neler?
“Sürdürülebilirlik en çok önemsediğimiz konu. Tokyo’daki başarıların daha da anlamlı olabilmesi için Paris’te üzerine koyarak devam etmeliyiz. Türkiye bir spor ülkesi. Ve bizim hedefimiz, tüm branşlarda sürdürülebilir bir başarı.”
Yeni spor yasası
Yeni spor yasası ile kulüpler dernek statüsünden çıkarılıp şirketleşecek. Bu durum büyük borç içinde olan kulüplerimizin yabancılara satışını kolaylaştırmaz mı?
“Biz tüm paydaşları bir araya getirip ‘çalıştay’ topladık ve çıkan sonuçları Meclisimizle paylaştık. Bakanlık olarak bizim görevimiz sporun en rasyonel şekilde ilerleyebileceği zemini yaratabilmek. Ortaya çıkacak yasanın nasıl uygulanacağı yasanın konusu olan yapıların işi aslında. Umarım tüm yöneticilerimiz, sürdürülebilir projelerle kulüplerinin marka değerlerinin yükselmesine katkı sağlarlar.”
Başkanların kendi dönemlerinden sorumlu tutulmasıyla kulüplerde şeffaflaşmayı görebilecek miyiz?
“Yöneticilerin kendi dönemlerinden sorumlu tutuluyor olması hem şeffaflık hem de hesap verilebilirlik açısından önemli. Sadece sporda değil, herhangi bir yapıda bir yöneticinin, kendi döneminden sorumlu olmadığı bir sistem varsa orada sürdürülebilirlik olmaz. Her gelen bir sonrakine daha büyük sorun bırakır ve sonuçta işler içinden çıkılmaz bir hal alır. Ben başkanların kendi dönemlerinden sorumlu tutulma ilkesinin önemli bir adım olacağını düşünüyorum.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***