‘Yarım kalan hikaye…’
Bu güzel sloganla Fenerbahçe yeniden Vitor Pereira’yı göreve getirdiğinde, büyük camiaların yaygın hastalığı olarak, ‘Yaşasın, en büyük hoca bizim hoca’ çoşkusu başlamıştı…
‘Bielsa modeli’ çizen Başkan Ali Koç’un neden daha önce başarısız olmuş bir ismi seçtiği ise yüzeysel olarak sorgulanmış, bu da kısa sürmüştü. Hikaye vardı tamamlanacak…
Oysa ligin başlamasına kısa bir süre kala görev verilen Pereira, 2020 yılında Çin’den ayrıldıktan sonra boştaydı, daha da önemlisi boşta olan ender isimlerdendi…
Ve Ali Koç kendisine sarılmak zorunda kaldı…
Bu kararı alırken, ‘Başkan, Pereira iyi hoca. Aziz Başkan değerlendiremedi’ diyenlerin etkisinde de kalmıştı…
Fikstürün ilk bölümü kısmen kolay maçlardı. Pereira’nın birkaç maçtaki değişikliği de sonuçlara damga vurunca bir anda ‘Aranılan kan’ mertebesine yükseldi.
Ama o 3’lü savunma inadı… Futbol otoriteleri, Fenerbahçe savunmasının verdiği açıklara dikkat çekerken bu defansif düzenle baş ağrıyacağı kanısındaydılar. İlk dönem sonuçlar iyi olunca, bunlar duymamazlıktan gelindi.
Bir de zamanında Van Persie kaprisiyle hatırlanan Pereira’nın bu kez Mesut’u yedekte bırakma sevdası ortaya çıkınca tartışmalar başladı, hikayeye gölge düşmeye başladı.
Rakiplerin ciddileşmesi, kayıpların artması Kadıköy’ün üzerine kara bulutları getirdi…
Zor süreçteki Ali Koç çaresizdi. Ta ki Galatasaray derbisine kadar. Dev maç öncesi sular iyice ısınmıştı. Ve Ali Koç o maç öncesi başkanlık neşterini vurdu: ‘Dörtlü savunma oynayalım, Mesut onbirde başlasın’
Bu talep Vitor Pereira için sonun başlangıcı oldu. Sarı-Lacivertliler Mesut’la kazandılar, futbol umut verdi…
Ama inadı inat olan Pereira hemen 3’lüye döndü. Gücü tek Mesut’a yetmedi.
Bu tablo içerisinde Pelkas, İrfancan, Mert Hakan, Szalai gibi oynatmadığı isimlerle ters düşünce Samandıra’da da yalnız kaldı. Futbolcular çeşitli görüntülerle hocanın yanında olmadıklarını gözler önüne serdiler.
Olympiakos yenilgisi, Göztepe beraberliği derken Pereira’nın ayrılığı kesinleşti. Gaziantep maçından sonra Portekizli net bir şekilde kovulmayı ve tazminatı beklediğini göstermeye başladı…
Zaten bir kez tazminat için Fenerbahçe’yi mahkemeye vermiş olan Pereira için Ali Koç bu kez, ‘Yeterince parası var. Tazminatı ise yok’ demişti ama kimseye inandırıcı gelmemişti.
Pereira’nın 2+1 sözleşmesi vardı ve ilk yılında şampiyon olamaması durumunda kulübün bedelsiz olarak fesih hakkı vardı.
Ancak Pereira’nın gidişatı, sezon sonuna kadar dayanılacak gibi değildi. Başkan Koç, oturdu kalktı… Sonunda Pereira ile sözleşmesinin sona ermesi konusunda cüzi olarak dile getirilen bir rakam karşılığında anlaştı. Pereira sezon sonuna kadar olan ücretinin tamamını istiyordu ve bu Ali Koç’a göre tazminat değil, hakedişti!
Bir kelime oyunuydu ama sonunda öyle ya da böyle anlaşma sağlandı, yollar ayrıldı…
Şimdi Fenerbahçeliler yeni teknik direktör seçimini merakla bekliyorlar…
Bir merak konusuda Pereira’nın bir kez daha Sarı-Lacivertli kulübü yeniden mahkemeye verip vermeyeceği!
Yakın bir zamanda Cocu’ya ödemesi sona eren Fenerbahçe’nin bir kez daha Pereira masrafıyla karşılaşması, endişe verici bir detay…
Kaynak: Artı Gerçek
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***