Balıkesir Bandırma Hapishanesi’nde tutulan mahpus Yusuf Ataçer’in geçtiğimiz Mart ayında işkence gördüğü iddiaları üzerine soruşturma başlatıldı. Savcılık, hapishanede şiddete uğrayan Ataçer’in fotoğraflarını ve süngerli odaya götürüldüğü anın kamera kayıtlarını istedi.
Gazete Duvar’dan Hacı Bişkin’in haberine göre; HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu da Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanlığı’na başvuruda bulunarak, Ataçer’in fotoğraflarının neden olaydan uzun bir süre sonra gönderildiğini sordu. Hastane raporlarında Ataçer’in darp edildiği yönünde bulgulara yer verilirken Ceza Tevkifleri Genel Müdürlüğü ise Gergerlioğlu’na verdiği yanıtta herhangi bir görevlinin ihmalinin bulunmadığını söyledi. Bandırma Cezaevi Müdürlüğü ise Ataçer’in ‘kendi kendisini darp ettiğini’ öne sürdü.
“BAŞINI VE YÜZÜNÜ YERE VURARAK GÖREVLİ MEMURLARIN GÖREVLERİNİ YAPMASINA ENGEL OLDUĞU…”
Cezaevi müdürlüğünün savcılığa verdiği yanıtta 15 Mart’ta koğuşta iki mahpusun kendi aralarında kavga etmesi üzerine ceza infaz koruma memurlarının koğuşa girdiği ve Ataçer’in görevli memurlara hakaret ettiği söylendi. Cezaevi müdürlüğü Ataçer’in darp edilmediğini iddia ederek şu açıklamayı yaptı: “Adı geçen hükümlünün yerde olduğu sırada başını ve yüzünü yere vurarak görevli memurların görevlerini yapmasına engel olduğu…”
‘SAKİNLEŞMESİ İÇİN’ SÜNGERLİ ODAYA GÖTÜRÜLMÜŞ
Cezaevi müdürlüğü ayrıca Ataçer’in süngerli odaya alınmasını da şu sözlerle savundu: “Mevzuat hükümleri çerçevesinde kendisine ve çevresine zarar vermesini önlemek amacıyla yumuşak odaya sakinleşinceye kadar konuldu, hükümlünün sakinleşmesinden sonra da eski koğuşuna verilmeyip güvenlik nedeniyle tek başına kalabileceği bir koğuşa yerleştirildi.”
GÖRGÜ TANIĞI MAHPUS DARP OLAYINI ANLATTI
İfadesi alınan başka bir mahpus ise cezaevi müdürlüğünü yalanladı. İnfaz koruma memurlarının Ataçer’i darp ettiklerini söyleyen tanık mahpus, olaydan sonra Ataçer’in hastaneye kaldırıldığını söyledi.
Serbest Görüş:
‘SAYIN SAVCIM LÜTFEN BENİ YALNIZ BIRAKMAYIN…’ DEDİ
Ataçer ise savcılığa yaptığı suç duyurusunda yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: “Sabah saatlerinde iki arkadaşımız koğuşta kavga etti. Bu esnada koğuşa memurlar geldi. Ben de arkadaşlarımız hakkında soruşturma başlatılmaması için araya girdim ve memurlara herhangi bir sorunun olmadığını söyledim. ‘Buna sen mi karar veriyorsun’ diyen memur yüzüme vurmaya başladı. Bana neden vuruyorsun, buna hakkın yok dediğimde bana vurmaya devam ettiler. Şu an sol kulağım duymuyor. Sol gözüm de bulanık görünüyor. Vücudumda morluklar var. Koğuş bahçesinde yerde ters kelepçe yaparak Oktay baş memur ve uzun boylu şişman Hüseyin isimli memur bana çok vurdu. Benim bu halimi görseniz vicdanınız kabul etmez, sessiz kalmazsınız. Altımda şortla beni soğuk bir odaya çıplak ayakla attılar. Sayın savcım lütfen beni yalnız bırakmayın…”
SAĞ VE SOL KULAĞINDA KURUMUŞ KAN
Bandırma Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Ataçer’in darp edildiği yönünde hazırladığı raporda Ataçer’in sağ ve sol gözünde yumruk izinin mevcut olduğunu söyledi. Ayrıca raporda Ataçer’in sağ ve sol kulağında kurumuş kan olduğu tespit edildi.
GERGERLİOĞLU: FOTOĞRAFLAR OLAYDAN KAÇ GÜN SONRA GÖNDERİLDİ
HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonluğu’na Ataçer’le ilgili yaptığı başvuruya da yanıt geldi. Gergerlioğlu, savcılığın Ataçer’in fotoğraflarını istediğini ancak cezaevi müdürlüğünün Ataçer’in yüzündeki darp izlerinin yok olmasının ardından fotoğraflarını savcılığa gönderdiğini söyledi. Ceza Tevkifleri Genel Müdürlüğü konuyla ilgili Gergerlioğlu’nun başvurusuna verdiği yanıtta fotoğrafların gönderildiğini belirtti ancak bu fotoğrafların olaydan kaç gün sonra gönderildiğini açıklamadı.
EZA TEVKİFLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ DE İHMAL BULAMADI
Ceza ve Tevkifleri Genel Müdürlüğü de konuya ilişkin, “Bahse konu iddialara ilişkin ceza infaz kurumu idaresi ve görevli personelin görevleri yönünden herhangi kusur ve ihmalinin bulunmadığı, yapılan işlem ve uygulamaların ilgili mevzuat gereğince yerine getirilmiştir” açıklamasında bulundu.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***