Ukrayna ile Rusya arasındaki çelişkiler gün geçtikçe daha da kızışıyor. Eski SSCB topraklardaki ülkeler arasında en çok Kiev, Moskova’ya karşı agresif tutumludur. Rusya’yı stratejik düşman ve işgalci olarak görüyor ve NATO’ya üye olmak için çabalıyor.
Rusya, tüm çabalarına rağmen Ukrayna ile ortak bir dil bulamıyor. Kim iktidara gelse bu durum değişmiyor. Her gelen Rus karşıtı oluyor. Rusya’ya karşı düşmanca politika izliyor.
Bunun birçok nedeni var.
Ukrayna toprakları hiçbir zaman bağımsız kalmadı. Her zaman birilerin egemenliği altında kaldı. Hep başka güçler tarafından yönetilmiştir. Bu bazen Polonya, Rusya, bazen de Avusturya ya da Almanda olmuştur. Şimdi ise bu rolü Amerikalılar oynuyorlar.
Ukrayna’nın Rus karşıtlığı değişmeden Rusya’nın ona yönelik politikası değişemez. Rusya-Ukrayna arasındaki bu durum, şimdiki haliyle çözülemez ve gelişme sağlanamaz.
Ukrayna’da ülkeyi yeniden yapılandırmak isteyecek politik güçler bulunmamakta. Böyle güçle olsalar bile Amerikalılar onlara müsaade etmezler. 2014 yılında, darbeden sonra Ukrayna kendisinin uluslararası konumunu kaybetti, ABD’nin yönetimine girdi ve Rusya’ya karşı bir jeopolitik ön cephe olarak kullanılmakta. ABD için Ukrayna, Rusya’nın güney sınırlarında istikrarsızlık yaratma aracı.
ABD bu kozunu kaybetmemek için her şeyi yapacak. Güncel haliyle Ukrayna Rusya için bir jeopolitik sorundur. ABD Ukrayna’yı, Rusya’yla bir askeri çatışmaya itiyor ve durum çok gerginleşmiş vaziyette.
Putin resmi açıklamasında Ukrayna tarafından yapılacak bir provokasyonun sonucunun Ukrayna’nın devlet olma halini kaybetmesi olacağını söyledi. Bu nedenle herkes Ukrayna’daki durumunun vahametinin farkında. Ukrayna yönetimi ABD’nin talimatıyla canına kıyan kamikaze (intihar fedaisi) rolünü oynuyor. Mesele Ukrayna’dan ziyade Rusya’nın ulusal çıkarlarıyla ilgili çünkü. Rusya buradan çekilmekle burayı jeopolitik düşmanına bırakmış olur ki zaten bu düşman burayı yönetiyor ve kendi ilgi alanlarını genişletiyor.
Rusya, Ukrayna’nın geleceğiyle ilgili bir karar vermek mecburiyetinde ya bu yaraya katlanacak, er ya da geç büyüyerek patlayacağını bilecek ya da bir darbeyle tümden yok edecek.
Rusya bir seçenek olarak burada askeri güç kullanabilir. Rusya ya güney sınırlarının zayıflaması pahasına ABD’ye taviz verecek, ya da kararlı bir şekilde askeri güç kullanacak. Son gelişmelere bakarsak Rusya’nın savunma ve diplomatik kurumlarının askeri güç kullanımından yana olduğu görülüyor. ABD bunu sezdiği için daha kurnaz bir politikayla «bir adım ileri iki adım geri» tarzında çelişkiyi şimdilik patlama noktasına getirmemeye çalışıyor.
Rusya Devlet Başkanı, Parlamento için yaptığı konuşmasında diğer ülkelerle olan ilişkilerinde kırmızı çizgilerini kendilerinin belirleyeceğini ifade etti. Gerektiği takdirde cevaplarının «aynı şiddette, hızlı ve sert» olacağını dile getirdi. Ve Ukrayna yönetimiyle var olan sorunu çözmeye çalışmanın anlamsız olduğunu ifade etti. Sorunun çözümünün iki yollu olduğu ve her iki seçenekte de Ukrayna yönetiminin muhatap olamayacağı ve fikrinin sorulmayacağını dile getirdi.
Birinci seçenek Ukrayna’nın pozisyonlarına hızlı bir şekilde obüs-roket ve hava saldırıları düzenlemek ki bu durumda ABD bile reaksiyon göstermeye fırsat bulamayacak. Tabii ki saldırıdan birkaç dakika önce, ABD’nin Suriye’de yaptığı gibi, telefonla arayıp saldırı gerçekleştirecekleri konusunda uyarması gerekiyor. Böyle güçlü bir düşman muhatap alınmak zorunda.
Ondan sonraki hamle ise Lugansk ve Donetsk güçlerini takviye ederek Dnepre doğru ilerleyerek Kiev’e çıkmak olacak. Böylelikle Ukrayna devletini yok ederek yeni bir yönetim biçimini oluşturmuş olacak.
İkinci yol ise ABD’yle anlaşarak Ukrayna’yı, ya bir bütün ya da parçalar halinde Rusya’ya teslim etmesini sağlamak. Rusya bu topraklarla ne yapacağını kendisi karar verecek. Rusya, bunun olması için askeri ve diplomatik yollarla ABD’yi zorlamalı. İki büyük ülke olan Rusya ve ABD’nin farklı çıkarları ve çelişkileri var dünyada. Gelecekte bu tür paylaşımlarda Çini de muhatap yapmak zorundalar.
Rusya yönetimi nasıl bir yol izleyecek? Bu birçok faktöre bağlı. Bu durumun nasıl gelişeceğini önümüzdeki dönem göreceğiz.
Kaynak: Artı Gerçek
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***