Günlük basın toplantısında konuşan Peskov, “Rusya’nın Belarus-Polonya sınırında yaşananlarla bir ilgisi yok. Diğer tüm ülkeler gibi Rusya da, durumun normale dönmesi için katkı sunmaya çalışıyor” dedi.
Peskov’a, Polonya’nın göçmenlerin ülkeye yasal yollardan, kontrol noktalarından girmeye çalışmadıkları, sınırı iki noktadan aşmaya çalıştıkları yönündeki açıklaması soruldu.
Görünene göre sığınmacıların kontrol noktalarından geçmelerine izin verilmediğini vurgulayan Peskov, “Polonya, göçmenlerin toprakları üzerinden AB’ye geçme haklarını reddediyor. Daha önce AB’nin sığınmacıları kabul ettiği durumlar olduğu için insanlar bu reddin sebebini anlamıyorlar” yanıtını verdi.
‘PUTİN İLE LUKAŞENKO SÜREKLİ TEMAS HALİNDE’
Sputnik Türkçe’nin verdiği bilgiye göre Peskov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Belaruslu mevkidaşı Aleksandr Lukaşenko’yla göçmen krizi konusunda sürekli temas halinde olduğunu belirtti.
Putin’in dün Almanya Başbakan Vekili Angela Merkel’le de telefon görüşmesi yaptığını anımsatan Peskov, Putin’in duruma herhangi bir şekilde müdahale etmeyi planlayıp planlamadığı ve Rusya’nın bu krizin aşılmasına nasıl yardım edebileceği sorularına cevaben “Burada somut adımlardan bahsetmeyeceğim” diye konuştu.
‘PUTİN ABD’NİN KARADENİZ’DEKİ GEMİLERİNDEN RAHATSIZ’
Bu arada Peskov, Putin’in ABD gemilerinin Karadeniz’deki varlığından rahatsız olduğunu ve bu durumun Rusya’nın artırılmış teyakkuz önlemleri almasının nedeni olduğunu belirtti.
Rusya ve ABD’nin çatışmasızlıktan sorumlu askerlerinin sürekli operasyonel temaslarda bulunduğunu ve genelkurmay başkanlıkları nezdinde de temaslar kurulduğunu anımsatan Peskov, bunların son derece pozitif geçtiğinin altını çizdi.
Peskov, “Sınırlarımızın hemen yakınındaki bu tür eylemlerin dikkatin artırılması ve artırılmış teyakkuz önlemleri alınması için gerekçe teşkil etmemesi imkansız. Devlet başkanı da, dışişleri bakanı da, savunma bakanı da bunu ifade etti” diye ekledi.
Peskov, Kremlin ve Beyaz Saray idareleri arasında bu konuyla ilgili bir temas kurulmadığını söyledi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***