DİYARBAKIR – “Hakikat: Şeyh Bedreddin” filmi Diyarbakır’da izleyiciyle buluştu. Yoğun ilgi gösterilen filme çok sayıda kişi katıldı.
Şeyh Bedrettin’in hayatını konu alan “Hakikat: Şeyh Bedrettin” filmi Diyarbakır’da Ceylan Alışveriş Merkezi’nde izleyiciyle buluştu. Açılışa filmin senaristi Ali Şahin ve oyuncusu Bülent Emrah Parlak ile birlikte Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel, HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanları Gülistan Atasoy ve Zeyyat Ceylan katıldı.
HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanlarının konuşmasıyla filmin açılışı yapıldı. İlk olarak konuşan Atasoy, sanatın kolektif üretiminin anlamlı olmasına vurgu yaparak, “Günümüzde her şeyin kar üzerinden hesaplandığı ve sanatın da bu uğurda feda edilmeye çalışıldığı bir kapitalist akılla yönetilmeye çalışılıyoruz ama buna inat hala kolektif sanat değerlerini bu ülkede yaymaya çalışan sinema, kültür ve sanat emekçileri var” dedi.
Sanatın bir yanıyla hakikate ulaşma yollarından en güçlüsü olduğunu belirten Atasoy, “Bunun emeğini sarf edip bu güzel ürünü bizimle paylaşan filmin yapımında ve bize ulaşmasında emeği geçen bütün arkadaşlara teşekkür ediyorum” diye ifade etti. Devamında konuşan Ceylan, Şeyh Bedreddin’in tarihinin, hakikat, ahlak ve vicdanın tarihi olduğunu söyledi. Ceylan, “O zamanlar da ahlak, vicdan, hak, hukuk, adalet ve hakikat yolunda yaşamak isteyenler ağır bedeller ödedi. Tıpkı Şeyh Bedreddin gibi. Haksızlığa, adaletsizliğe karşı toplumların duyarsız kalmadığını da görebiliyoruz. Her daim hakikatin temsili halk içerisinde vardı” ifadelerini kullandı.
129 KURUMLA ORTAKLAŞILDI
Film gösteriminin ardından filmin senaristi Ali Şahin ve oyuncusu Bülent Emrah Parlak izleyicilerin sorunlarını yanıtladı. Şahin, filmin yapım sürecinde 129 kurumla görüştüklerini söyleyerek, “Bunların içerisinde muhalefet partileri, sendikalar, devrimci-sosyalist yapılar, devrimci Kürt hareketi kurumları. Hemen hemen aklınıza gelebilecek solda yer alan her kurumla görüştük” diye konuştu.
Filme ilk katkı sunan kişinin Bağcılar’da bir tekstil işçisi olduğunu anlatan Şahin, işçinin kendilerine patrondan gizli olarak arka kapıdan kumaş vererek yardım ettiğini söyledi.
‘MAZLUM’DAN MAHİR’E O IŞIK HEP YANACAK’
Filmde yer alan “Bu devlet size ne yaptı?” “Kaldırma başını” gibi söylemlerle yakın tarihte yaşananları ve yaptıkları bazı benzetmelerle ise Şengal’de kadınların DAİŞ çeteleri tarafından uğradığı zulümleri simgelediklerini belirtmeye çalıştıklarını anlatan Şahin filmle ilgili soruları şöyle yanıtladı: “Hakikatin bağlantısını, 40 yıl önce Diyarbakır’da yanan 3 meşaleyle, Alevilikteki 3 çerağla kurduk. Yani Bedreddin ışığı şöyle ya da böyle bir gün Mahir’in elinde bir gün Mazlum’un elinde ama yandığını ve yanacağını göstermek istedik.”
HAKİKATİN PEŞİNDE
Son olarak konuşan oyuncu Parlak ise “Biz birlikte bir şeyler yapma becerilerini yavaş yavaş kaybeden toplumlardan bir tanesiyiz. Bu film son zamanlarda beni çok heyecanlandıran bir film oldu. Hep beraber omuz omuza hiçbir şey gözetmeden ‘yapılamaz’ denilen bir sektörde hem de böyle bir hikâyeyle bir film yapmaya çalıştı arkadaşlar. Ben önce başaramayacaklarını düşündüm ama bugün Diyarbakır’a kadar geldik. Londra’ya, Berlin’e, Frankfurt’a gittik. Bu 600 sene önce bizim hikâyemiz. Ondan 600 sene önce de buna benzer hikâyeler vardı hala var. Hakikat 600 sene önce de vardı, hala var. Biz bu hakikatin peşinde koşmaya devam ediyoruz” diye konuştu.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***