Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu’nun AOÇ arazisi üzerinde inşa edilen Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın yapımına temel oluşturduğu belirtilen ilke kararının yürütmesinin durdurulması istemi oyçokluğu ile reddedildi. Danıştay 6. Dairesi’nin kararında Erdoğan’ın atadığı isimler etkili oldu.
Danıştay, Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) arazisi üzerine kurulu Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın “yapımına temel sağladığı” belirtilen, tarihi alanlarda “kamu yapılarının” önünü açan Kültür Varlıkları Koruma Yüksek Kurulu’nun (KVKYK) kararını iptal etmiş, kurul ise kısa bir süre sonra “kamu yapıları” yerine “resmi yapılar” ibaresi ile yeni bir ilke kararı yayımlamıştı. Kurulun “kelime oyunu” yürütmeyi durdurma istemiyle yeniden Danıştay’a taşındı. Fakat, Bakanlık müsteşar yardımcısıyken Danıştay’a atanan bir üyenin de arasında yer aldığı Danıştay 6. Dairesi, bu istemi oyçokluğu ile reddetti.
CHP Ankara Milletvekili Levent Gök, “KVKYK, Danıştay’ın aldığı kararı uygular gibi gözükerek, kelime cambazlığı yaptı. ‘Kaçak Saray’ın kaçaklığı devam ediyor” tepkisini gösterdi.
KVKYK’nin, 16 Ocak 2014’te tarihi sit alanlarına ilişkin yayımladığı ilke kararı ile “kamu hizmeti yapıları”, tarihi sit alanlarında yapılamayacak olan “inşai ve fiziki uygulamaların” dışında bırakılmış, böylece tarihi alanlarda “kamu binası” yapılmasının önü açılmıştı. Danıştay, yargıya taşınan kararı iptal etmişti. Söz konusu ilke kararının, AOÇ arazisi üzerinde inşa edilen Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın yapımına temel sağladığı belirtilirken kararın iptal edilmesi ise “Saray’ın kaçak olduğunun tescil edildiği” şeklinde yorumlanmıştı.
DANIŞTAY RED ETTİ
Cumhuriyet’te yer alan habere göre iptal kararının ardından ise KVKYK, tarihi sitlerin, koruma ve kullanma koşullarını yeniden belirlediği yeni ilke kararını Mart 2021’de yayımlamış ve Danıştay’ın iptal ettiği “kamu hizmet yapıları” ibaresi yerine “resmi kurum yapıları” ibaresini kullanmıştı. CHP Ankara Milletvekili Levent Gök, avukatı Okay Saday aracılığıyla bu değişikliğin iptal edilmesi ve yürütmenin durdurulması amacıyla Danıştay’a başvurmuştu. Danıştay 6. Dairesi, Gök’ün başvurusunda yürütmenin durdurulması istemini ikiye karşı üç üyenin oyuyla reddetti. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı olduğu sırada, 2014’te, Danıştay’a atanan Mahmut Ballı da yürütmenin durdurulması talebini reddeden üyeler arasında yer aldı.
‘YASAYA AYKIRI’
Karara muhalif kalan iki üye ise ortak bir karşı oy gerekçesi yazdı. Yürütmenin durdurulması isteminin kabulüne karar verilmesi gerektiği yönünde görüş bildiren dairenin başkanvekili ile bir üyenin yazdığı karşı oy gerekçesinde, “kamu hizmet binalarının, tarihi sit alanlarında meydana getireceği bitki örtüsünü, topografik yapıyı, siluet etkisini bozabilecek, tahribata yönelik sonuçlarının koruma kapsamından çıkarılmış olmasının, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yasası’nda öngörülen koruma esaslarına ve Milli Parklar Yasası’na aykırı olduğu” vurgulandı.
‘KAMU BİNASI YERİNE RESMİ BİNA DEMEK SURETİYLE LAF CAMBAZLIĞI’
Kararı değerlendiren CHP’li Gök, “Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın kaçak saray olduğu ve burada kamuya ait hiçbir binanın yapılamayacağı önceki Danıştay kararıyla tescil edilmişti. Ne yazık ki KVKYK, Danıştay’ın aldığı kararı uygular gibi gözükerek kendi akıllarınca kamu binası yerine resmi bina demek suretiyle kelime cambazlığı yapmıştır” dedi. Bu tavrın ahlaka ve hukuka uygun olmadığını vurgulayan Gök, “Türkiyemiz, böyle bir anlayış ve yönetim tarzıyla hukukun çökertildiği ve yok sayıldığı bir ülke haline dönüşmüştür. ‘Kaçak saray’ın kaçaklığı devam etmektedir. Bu kararın esastan iptali gerekir. Takipçisi olacağız” ifadelerini kullandı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***