ANKARA – HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Garo Paylan, Türkiye’de emeğin sömürülmediği bir yatırım olmadığını belirterek, “Yurttaşlar faturayı sandıkta kesecek” dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkan Yardımcısı Garo Paylan, Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın 2022 yılı bütçesine dair yapılan görüşmelerde konuştu. AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 2010 yılında, 2023 yılı için yaptığı, “dünyanın en büyük ilk 10 ekonomisi arasına gireceğiz” şeklindeki açıklamasını hatırlattı. Paylan, “Şu anda Türkiye ilk 20 ekonomiden birisi bile değil. Hayaller 2 trilyon dolarlık bir ekonomiydi, gerçek 700 milyar dolarlık bir ekonomiye düştük. Yani 2013-2014 yıllarına yakaladığımız 900 küsur milyar dolarlık hedeflerden bile geriye düştük. Eldeki bulgurdan da olduk” dedi.
CİNSİYET EŞİTSİZLİĞİ
Paylan, ellindeki verileri göstererek, “Dünya küresel cinsiyet eşitsizliği endeksinde Türkiye 106 ülke içinde 133’üncü sırada. Sizin yüzünüzden. Türkiye’de bu kadar kadın girişimci var, kadın bürokratlar, sanayiciler var. Ama bu tabloda, fotoğrafta bir tane kadına yer vermemişsiniz. İşte bu yüzden biz nal topluyoruz” ifadelerini kullandı.
‘BÜTÇEYİ CANLI YAYINLAYAMIYORUZ’
Konuşmasına devam eden Paylan, bütçenin canlı yayınlanmasını istediklerini hatırlattı. Paylan, şöyle konuştu: “Kim barıştan yana kim savaştan yana, kim yoksuldan kim yandaştan yana halkımız görsün dedim. Sayın başkan ‘ben canlı yayınlayamam’ dedi. 2021 yılı Türkiye’sinde bütçesini canlı yayınlayamayan bizi telefonlara ki o da yabancı telefonlara mahkum eden bir sanayi bakanısınız. Bütçeyi canlı yayınlayın da halkımız bizim ve sizin ne dediğini görse de belki teknoloji endeksinde biraz daha üste geçebiliriz. Demokrasi endeksinde de çok gerideyiz. Şu an ciddi beyin göçü var. Kaç ay aşımız geliyor deyip durdunuz. Ne kadar zaman oldu aşımız hala ortada yok. Nal topluyorsunuz. Ama 3 tane Türkiyeli yurttaşımız, 3 tane aşı buldu.”
Dünyayı kurtaran 3 aşının Türkiyeli yurttaşlar tarafından bulunduğunu ifade eden Paylan, “Bakan ne yapıyor nal topluyor, bilim insanlarını kaçırıyor” dedi. Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine yapılan polis müdahalelerine dair fotoğrafları gösteren Paylan, “Bu üniversiteden bilim çıkar mı? Kaçırıyorsunuz” ifadesinde bulundu.
BARIŞ AKADEMİSYENLERİ
Yurt dışında çalışmalarını sürdüren Barış Akademisyenlere de değinen Paylan, “Siz barış akademisyenlerini bu ülkeden attığınız için şuan nal topluyorsunuz. Yaptığınız tek şey savaş teknolojisi. Savaş uçağı yaptık, tank yaptık top yaptık. Ben insan öldürecek araçlar yaparım derseniz başka ülkeler de yapar ne olur halklar yoksullaşır. Silah yarışıyla Türkiye Yunanistan’ı ya da diğer ülkeleri silah yarışına sokabilirsiniz, o zaman inanlar yoksullaşır” diye belirtti.
‘BİR KERE BİLE İŞÇİ DEMEDİNİZ’
Sanayi ve Teknoloji Bakan Mustafa Varank’ın sunumunu eleştiren Paylan, “Girişimciden yanasınız, zenginden yanasınız. Sunumunuzda bir kere bile işçi demediniz ya. 10 milyon işsiz var, işçileri de 2 bin 825 TL’ye çalıştırıyorsunuz. 250 Euro yapar. Avrupa’da bir işçinin 1 günde kazandığını, burada bir işçi bir ayda kazanamıyoruz. Emek sömürüsüne dayalı bir sanayi politikanız var. Doğa sömürüsüne dair bir politikanız var. Eğer yeşil devrimi anlamazsanız, emeğin alım gücü de olmadan sanayinin de büyümeyeceğiniz anlamazsanız Türkiye’nin bir sanayi politikası olmaz. Türkiye’deki yurttaşların alım gücü düşüyor. Kimse de Türkiye’ye yatırım yapmak istemiyor. İktidarınız ihracata odaklandınız. İç piyasayı bu kadar yok sayan sanayi politikası olamaz. İhracat odaklı baktınız da iç piyasada ürün yok” ifadelerini kullandı.
YURTTAŞ FATURAYI SANDIKTA KESECEK
Paylan, “Emeği sömürmeyen bir yatırım var mı Türkiye’de? Doğayı katletmeyen bir yatırım planı var mı? Yok bunlar, bu konularda bize gelin, açıklama yapın. Doğal gaz için sanayiciye yapılan yüzde 48 zamma? Bu zammı kim ödeyecek? Sanayici iki gündür ürünlerine zam yaptı. Bunun maliyeti yine yoksul yurttaşlarımıza kesilecek. Yurttaşlar da bunun faturasını çok yakında size sandıktan ödetecek” diye konuştu.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***