Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Azerbaycan’daki görev süresinin 1 yıl uzatılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi görüşüldü. Genel Kurul’da yapılan görüşme ardından tezkere HDP hariç 4 siyasi partinin “kabul” oyu ile geçirildi.
Tezkere görüşmesinde HDP grubu adına konuşan Mersin Milletvekili Rıdvan Turan, AKP’nin dış politikasını eleştirdi. “Azerbaycan’da masada Türkiye mi vardı? 3 tane ülke vardı” diyen Turan, “Rusya orada tarihsel ve siyasal otoritesini kanıtladı; bu yanlış politika sebebiyle kanıtladı. Oysa Türkiye müzakereye dayalı, karşılıklı diplomasiye dayalı bir siyaseti hem Azerbaycan’da üretebilirdi hem Mısır’da üretebilirdi, Libya’da üretebilirdi, Suriye’de üretebilirdi, hatta Kürtlerle üretebilirdi. Deniyor ya şimdi, ‘Dibimize Amerika nereden geliyor, bilmem kimler nereden geliyor bizim sınırımızın dibine?’ diye. Konuş kardeşim dibindekiyle, konuş, diyalog kanallarını aç, müzakereyi aç, diplomatik dil kullan her şeyden öte. Ama dediğim gibi, yani bu fasit daire bir türlü kırılamadı ve hâlâ buradan, böyle tuhaf bir biçimde devam ediliyor” dedi.
‘ERDOĞAN’IN İÇİNDE ENVER PAŞA VAR’
AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın içinde bir Enver Paşa olduğunu söyleyen Turan, “Dönem dönem ortaya çıkıyor. Oysa Enver Paşa’nın Savaş Bakanı olarak sürdürdüğü süreçte, 7 milyon kilometrekareyle başlayan Birinci Dünya Savaşı, 700 küsur bin kilometrekareye kadar daraldı. 1 milyona yakın asker bu süreçte hayatını kaybetti ve Tacikistan’da, biliyorsunuz, Bolşevik makineli tüfeklerine karşı, silahsız ve kılıcıyla savaşmaya çalıştı. Şimdi, bu, değerli yalnızlık mı yani ‘değerli yalnızlık’ derken iktidarın tahayyülünde böyle bir şey mi var? Bu, değerli yalnızlık falan değil; bu, diplomasiye, siyasete ve uzlaşmaya uygun olmayan bir hariciyenin yaratmış olduğu doğal ve siyasi sonuçlar ne yazık ki” diye belirtti.
‘ERDOĞAN’IN ÜLKEYİ YÖNETME EHLİYETİ KALMAMIŞTIR’
Erdoğan’ın ülkeyi yönetme ehliyetinin kalmadığını söyleyen Turan, devamla “Ülkeyi yönetme ehliyeti kalmayan birine ‘Hadi, bu ülkeyi bir de savaşa sok’ diye destek vermeyiz, çok açık yüreklilikle söylüyorum, bu böyle bilinsin. Savaşa ve çatışmaya zaten karşıyız ama bu sebeple iki defa karşıyız. Ayrıyeten hem ekonomik krizden şikâyetleneceğiz hem iktidar blokunun halkı açlıkla ve yoksulla terbiye ettiğinden dem vuracağız, bunun için sokağa çıkacağız hem de fakirin fukaranın ekmeğini ikiye bölen kılıca onay vereceğiz, bu mümkün değil değerli arkadaşlar. Bütün bölgesel gelişmelere ve değişmelere duhul ederken aynı zamanda, ‘Kürtlerin, sınırın altında statü kazanmasını nasıl engellerim?’ diye yanıp tutuşarak bu coğrafyada barışa hizmet etmeyiz, tam tersine bunu daha da fazla öteleriz. O sebeple, oyumuzun renginin ne olacağını söylemeye galiba gerek yok ama oyumuzun rengi bugün ve bundan sonra bu ülkede, bu bölgede daha az savaşın, çatışmanın olduğu, halkların barış ve kardeşlik içerisinde bir arada yaşadığı bir dünya lehinde olacaktır” ifadelerini kullandı.
TEZKERE
Azerbaycan, Ermenistan ve Rusya tarafından imzalanan 9/11/2020 tarihli Üçlü Bildiri’de bölgedeki istikrarın korunması amacıyla öngörülen faaliyetlerin devam ettiği yazılan tezkerede, “Türkiye’nin uluslararası hukuk ve meşru egemenlik hakları temelinde, toprak bütünlüğü dâhil tüm haklarını savunabilmesi için sürecin başından itibaren Azerbaycan’a güçlü destek verdiği” ifade edildi.
Türkiye’nin Rusya ile birlikte oluşturduğu, Türk Silahlı Kuvvetleri personelinin görev yaptığı Ortak Merkez’in, faaliyetlerine devam ettiği belirtildi. Türkiye’nin Ortak Merkez vasıtasıyla da “bölgenin güvenliğine ve taraflar arasında güven inşasına katkı sağladığı, Türkiye’nin bölgedeki etkin ve yapıcı rolünün ve ulusal çıkarların bir gereği olduğu” ifade edildi.
Genel Kurul, Meclis Başkanı Mustafa Şentop tarafından Katar’la yapılacak işbirliğine dair görüşmelerle devam ediyor. (MA)
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***