Yargıtay ve İstinaf Mahkemesi tarafından bozulan ‘Gezi Parkı’ davası ile ‘Çarşı’ davalarının birleşmesi sonrası ilk duruşma görüldü. Mahkeme, Osman Kavala’nın tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Yargıtay ile İstinaf Mahkemesi’nin bozmasından sonra birleştirilen ‘Gezi Parkı’ ile ‘Çarşı’ davaları bugün İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince görüldü. Duruşma, kimlik tespiti ve sanık avukatlarının itirazlarıyla başladı. ‘Çarşı’ davası avukatları, birleştirme kararının hukuka aykırı olduğunu savundu. Avukatların bir kısmı, bozma kararlarının siyasi olduğunu savunarak, dosyaların ayrılmasını talep etti.
Osman Kavala’nın avukatı Köksal Bayraktar, birleştirme kararına bulunduğu beyanda, “Müvekkilim açısından dosyaların ayrılmasını talep ediyorum. Hem ‘Çarşı’ hem diğer davada şahıs ve olay yönünden hiçbir bağlantı yoktur. İki dava birbirinden tamamen ayrıdır. Müvekkilim için 52 kişinin yargılanacağı birbirinden farklı üç olayla yargılamaya gidiliyor. Bu hem hukuksuzdur hem de işkencedir.” ifadelerini kullandı.
Duruşma savcısı avukatların, dosyaların ayrılması taleplerinin reddedilmesine karar verilmesini istedi.
AKIL VE MANTIK DIŞI İDDİALAR
Osman Kavala, duruşmaya SEGBİS ile bağlandı. Kavala şunları söyled: “Daha önce aralarında fiili ve hukuki bağlantı olmadığına karar verilen suçlamalar hiçbir yeni delil olmadan birleştirildi ve benimle ilgili davalar, gene hiçbir delile ve anlaşılır gerekçeye dayandırılmadan Çarşı davası ile birleştirildi. Benimle ilgili suçlamaların çarpıcı yanı, sadece herhangi bir delile dayanmıyor olmaları değildir. Bunlar, akıl ve mantık sınırlarını aşan komplo teorilerine dayandırılan fantastik nitelikte iddialardır.”
TUTUKLULUĞUMUN SÜRDÜRÜLMESİ YARGISIZ İNFAZDIR
“Gezi protestolarında hâkim olan ortak nokta her sınıftan, yediden yetmişe herkesin yararlandığı bir parkı yok edecek, yasaya ve kamu yararına aykırı bir projenin antidemokratik yöntemlerle uygulanmasına gösterilen tepkidir. İddia makamının tahrif ettiği gerçek, Gezi protestolarına katılan milyonlarca insanın, demokratik haklarını kullanmak için kendi özgür iradeleriyle hareket eden onurlu yurttaşlar olduklarıdır.”
AİHM’NİN KARARININ ETRAFINDAN DOLANMA GİRİŞİMİ
“Sudan bahanelerle tutukluluğumun sürdürülmesi yargısız infazdır, algı yaratma çabasıdır. AİHM’in kararının etrafından dolanma girişimidir. Umarım, davaların birleştirilmesi, Türk yargısının karşı karşıya olduğu tehditlerin daha iyi anlaşılmasına vesile olur. Umarım ülkemizde bir daha böyle bir iddianame hazırlanmaz, böyle şey bir daha yaşanmaz.”
TUTUKLULUK HALİNİN DEVAMINA KARAR VERİLDİ
Görüşü sorulan Cumhuriyet savcısı, Osman Kavala’nın, tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti. Ara kararını açıklayan mahkeme, suçun vasıf ve mahiyeti ile, yargılamanın geldiği aşamayı göz önünde bulundurarak, Kavala’nın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Savunma yapmayan bazı sanıklar ve avukatlarının savunmalarını yapmaları için süre veren mahkeme, eksik hususların giderilmesi için duruşmayı erteledi.
‘Gezi Parkı’ davası ile ‘Çarşı’ davaları, görüldükleri farklı mahkemelerce karara bağlanmışlardı. İstinaf Mahkemesi, ‘Gezi’ davasını, Yargıtay da ‘Çarşı’ davasını bozmuştu. Yargıtay bozma ilamında, iki dava arasında hukuki bağlantı olduğunu kaydetmiş ve davaların birleştirilmesi gerektiğini belirtmişti. Böylece, ‘Gezi’ davası, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki ‘Çarşı’ davasıyla birleştirildi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***