ANKA’nın aktardığına göre Elazığ’da bir otelde düzenlenen programa katılan İmamoğlu, şunları söyledi: “Şimdi vekilimiz ifade etti bugün ‘protokol biraz eksikti’ dedi. Vallahi vekilim ben hangi şehre gitsem biri izne çıkıyor, biri raporlu oluyor, biri bilmem ne, ben anlamadım yani. Büyükşehir Belediye Başkanı olmadan önce de sıkıntı yaşadığımız şehirler oluyordu. Oradaki tutum biraz da partizan bakış da var ya şimdi, yani ne yazık ki benim için hala öyle, valilik makamı başka bir şeydir.
Yani devlettir o. Devlettir. Hiçbir siyasi kavramı olamaz. 84 milyon vatandaşına eşit bakar. Ama var, diyorduk ki; bazen oluyor. Ama Büyükşehir Belediye Başkanı olduk, hiçbir şey vermiyorlar. Hiçbiri beni, makamında kabul edilmem konusunda müthiş bir irade gösteriyorlar. Unuttukları bir şey var. O makam onların değil. O makam milletin makamıdır. Benim de temsil ettiğim makam, 16 milyon İstanbullunun makamı. Dolasıyla Ekrem İmamoğlu’na randevu vermeyen kim olursa olsun, aslında 16 milyon İstanbulluya randevu vermiyor. 16 milyon İstanbulluyu yok sayıyor. 16 milyon İstanbulluya ne yazık ki kötü bir tarifte bulunuyor, hakaret ediyor.”
“ISRARLA DEVAM EDECEĞİM”
“Her gittiğim şehre ısrarla o şehrin mülki amirinden belediye başkanına randevu taleplerime devam edeceğim, duyurulur. Bundan vazgeçmeyeceğim. Niye? Ben makamda kimmiş neymiş tanımam, bilmem ki. Elazığ Belediye Başkanlığı Elazığlılar onlar seçmiştir. Elazığlılara duyduğum saygıdan randevu istiyorum. Oraya gitmeden, o şehri gezdik kabul etmiyorum kendimi. Ya da Elazığ Valisini ziyaret etme arzum Elazığ’a ve devletime duyduğum saygıdandır bundan vazgeçmeyeceğim.”
“İKTİDARA AZ KALDI”
İktidar olacağız, görev alacak olan her vatandaşımız, her insanımız bu memlekette o partizanlık duygusunu söküp atsın ve bir devrim yapalım bu ülkede. Bu ülkenin bu devrime ihtiyacı var. O bakımdan ben hep söylüyorum, kendi kurumumda… ‘Arkadaş vatandaş eşittir, vatandaş geldi yapılacak işi varsa yapacaksınız, yapılacak işi varsa da ne için yapılmadığını anlatacaksınız.’ Bu kadar basit.
Onun dışında, mutluluk kaçınılmaz. Bu yönüyle inşallah, iktidara az kalmıştır. İstanbul’da sizin her zaman gurur duyacağınız bir kardeşiniz bir yol arkadaşınız, bir hemşehriniz, nereye koyarsanız, vardır. İnşallah yüzünüz hiç aşağıya eğdirmeyeceğim. Bundan hiç şüpheniz olmasın.
Ben gençlerin enerjisini, çok hissediyorum. Birçok şey söyleyebilirim, ifade edebilirim. Ama bence önümüzdeki her hedefi çok iyi ifade ettiği için, iddiayla söylüyorum, kaçınılmazdır; tereddütsüz bunu başaracağız, tek şartla, tek şartla, yönetimi de en iyi şekilde yapmak şartıyla. Seçilmek işin bir günlük kısmı sonrası daha önemli. Yönetimi de memleketin her insanın beklediği anlayışı da hep birlikte yapmak için, hep beraber elimizden geleni ortaya koyacağız. Bu vesileyle umudunuz en yüksek bir biçimde, içinizde filizlensin. Ve lütfen hazırlık yapın, çünkü her şey çok güzel olacak.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***