“Faizler” derken Türkiye ve dünyayı kastetmiyorum.
Türkiye’de önümüzdeki aylarda iki farklı faiz oranı görebilir miyiz para piyasalarında?
Piyasada alınan satılan bir malın iki fiyatı olur mu?
Olursa karaborsa olur, tezgah altı olur, büyük haksızlıklar olur.
Acaba önümüzdeki dönemde paranın iki fiyatı olacak mı?
Ve buna bağlı olarak da para-kredi piyasasında neler yaşanacak?
Para kredi piyasasında ikili fiyat yapısı yani iki farklı faiz de nereden çıktı diyebilirsiniz.
Merkez Bankası’nın son PPK (Para Politikaları Kurulu) toplantısında politika faizi iki yüz baz puan düşürüldü; Merkez Bankası’nın politika faizi deniyor buna.
Bugün de (evvelki gün) kamu bankaları kredi faizlerini iki puan düşürdü.
Kamu bankaları bu konuda ortak açıklama yaparak yeni bir devlet skandalına daha imza attılar, böyle bir eylem rekabet kanununa tamamen aykırı ama artık Rekabet Kurulu nerede diye sormuyoruz bile.
Muhtemelen Kasım ayındaki PPK toplantısında da faizler de bugünden kestiremeyeceğimiz indirimler yapılacak.
Peki böylece faiz oranını saptamış mı olacaksınız?
Faiz paranın fiyatıdır ve her fiyat da o malın, burada paranın, kıtlık fiyatını gösterir.
Merkez Bankasının politika faizi önümüzdeki dönemde gerçekten paranın kıtlık fiyatını gösterecek mi?
Hazine ve Maliye Bakanlığı sürekli olarak hazine için ihale açıyor.
İhale süreci girift bir süreç, içinde piyasa yapıcı banka diye adlandırılan on bir banka var: Akbank, HSBC, Denizbank, Finansbank, TEB, Ziraat Bankası, Garanti Bankası, Halk Bankası, İş Bankası, Vakıfbank ve Yapı Kredi Bankası.
Önümüzdeki dönem, bir biçimde seçimler yaklaşıyor, bütçe disiplinin bozulma ihtimali çok yüksek yani Hazinenin borçlanma ihtiyacı her ihalede biraz daha artacak yani paraya olan talep artacak.
Bugün için bile Merkez Bankası PPK’nın faizi ile Hazine ihalelerinde oluşan faiz birbirinden küçük küçük açılmaya başladılar bile.
Benim tahminim önümüzdeki dönem bu makasın daha da açılacağı.
Ancak, devlet de akıllı, bu on bir piyasa yapıcı banka içine üç kamu bankasını da koymuş (Ziraat, Vakıfbank, Halk Bankası).
Bu üç kamu bankasının önümüzdeki dönemde görevi Hazine ihalelerinde oluşacak faizin Merkez Bankası faizinden çok fazla sapmamasını çalışmak.
Bakalım bu işi ne kadar becerebilecekler?
Merkez Bankası faizi yani paranın fiyatını düşürecek, kamu bankalarını paraya boğacak herhalde ve böylece Hazine ihalelerinde artma ihtimali olan faizleri baskılayacak.
Yine muhtemelen kamu bankaları piyasadan devlet tahvili biriktirecek.
Peki bu durumda nasıl bir risk alıyorlar?
Demirbank olayını unutmayalım.
Dışsal bir nedenden faizler yükselirse tahvillerin fiyatları düşüyor.
Bir tahvilin fiyatı=1/faiz oranı ise faizlerde ani bir sıçrama olursa kamu bankalarının ellerinde birikecek devlet tahvilleri çöpe dönebilirler.
Önümüzdeki dönemde ise çok sayıda nedenden faizlerin küresel olarak artma ihtimali çok yüksek.
Merkez Bankası faizleri aşağıya çekecek, bütçe açıkları Hazine ihalelerinde paraya talebi yükseltecek, küresel gelişmeler de faizlerin yönünün yukarı yönde olacağını gösteriyor.
İkili fiyat dediğim de bu.
İlginç bir döneme giriyoruz.
Kaynak: Artı Gerçek
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***