Facebook’un binlerce iç yazışmasını ve belgesini basına sızdıran eski çalışanı Frances Haugen, ABD Senatosu Ticaret Alt Komisyonu’nda senatörlerin sorularını yanıtladı.
Frances Haugen, Facebook’un ürünlerinin çocuklara zarar verdiğine, toplumu böldüğüne ve ABD demokrasisini zayıflattığına inandığı için şirket aleyhine ifade verdiğini söyledi.
Haugen, ifadesinde, Facebook’un önceliğinin “nefret söylemiyle ve yalan haberle mücadele değil, kâr etmek olduğu” yönündeki görüşünü de yineledi.
Eski Facebook çalışanı Haugen, şirketin, bazı kullanıcıların akıl sağlığı için oluşturduğu tehlikeler konusunda da kamoyunu yanlış yönlendirdiğini belirtti.
Haugen, “Facebook tüm bunlara karşın ne pahasına olursa olsun büyümeyi seçti” dedi.
Oturumda konuşan senatölerden Richard Blumenthal ise Facebook’un, ürünlerinin, sigara gibi tiryakilik yarattığını bildiğini; kurbanlarının çoğunun da, kendilerine şüpheyle yaklaşan ve güvenmeyen gençler olduğunu söyledi.
Facebook ise şirkete yöneltilen suçlamaları reddediyor.
Facebook’un yanlış bilgiler biriminin eski çalışanlarından 37 yaşındaki Frances Haugen, Pazar günü Amerikan CBS televizyonunda belgeleri kendisinin sızdırdığını söylemiş ve şirkete yönelik suçlamaları ilk kez bu kez kendisi dile getirmişti.
Haugen, Amerikan Wall Street Journal gazetesine sızdırdığı belgelerin, Facebook’un “büyümeyi güvenliğe tercih ettiğini” kanıtladığını söylemişti.
Sızdırılan belgelerden bazıları Facebook’un, ünlü ve çok takipçili bir kısım kullanıcıya, içerik kontrolü bakımından diğer kullanıcılardan farklı ve ayrıcalıklı davrandığını ortaya koyuyordu.
Dün Facebook, WhatsApp ve Instagram kullanıcılarının dünya genelinde yaşadığı erişim sorunu yaklaşık altı saat sürmüştü.
Facebook, sorunun sistem yenilenmesi sırasında yaşanan arızadan kaynaklandığını açıklamıştı.
Açıklama öncesi ise Facebook’un kurucusu Mark Zuckerberg, kişisel hesabından yaptığı paylaşımda “Değer verdiğiniz insanlarla iletişim kurmak için hizmetlerimize ne kadar bel bağladığınızı biliyorum” demiş ve kesinti için özür dilemişti.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***