CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM’de gerçekleşen grup toplantısında gündemdeki konulara ilişkin önemli mesajlar verdi.
Kılıçdaroğlu Türkiye’nin OECD’nin kurduğu Mali Eylem Görev Gücü kararıyla “gri listeye alınmasına ilişkin, “Kendi bölgesinde ve dünyada saygınlığı ve itibarı olan Türkiye bunları yitirmeye başladı. OECD’nin kurduğu Mali Eylem Görev Gücü, Türkiye kurucu ülkelerinden birisi. Kara para ve terörü finanse eden ilanlarla mücadele edecekler. Türkiye’yi gri listeye aldılar. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin itibarını bu hükümetin ayaklar altına almaya ne hakkı ne yetkisi vardır? ‘Terörle mücadele ediyoruz’ gibi bir sürü laf ediyor iktidar tarafı ama El Kaide, IŞİD olunca onların para hareketlerine ses çıkarmıyorlar. Sanıyorlar ki dünya görmüyor. Dünya tamamını görüyor” değerlendirmesinde bulundu.
‘BİR DEVLET BİR KİŞİNİN İKİ DUDAĞINA TESLİM EDİLEMEZ’
Kılıçdaroğlu, 10 büyükelçi krizine dair de şu ifadeleri kullandı: “Büyükelçiler olayı. Türkiye daha önce böyle bir rezaleti yaşamadı. Ekonomi allak bullak oldu. Dışişleri bürokratları devreye girdiler, gece gündüz çalıştılar. Olayı telafi etmeye çalıştılar. Dolar ne oldu? Fatura 83 milyonun sırtına yüklendi. Bu şunu gösteriyor. Bir devlet bir kişinin iki dudağına teslim edilemez. Teslim ederseniz bu tür garip olaylarla karşılaşırsınız.”
‘BİZ SENİN HER DEDİĞİNİN ALTINA MÜHÜR MÜ BASACAĞIZ?’
CHP lideri Meclis’e görüşülecek Suriye ve Irak tezkerelerine “evet” demeyeceklerinin sinyalini de vererek, “Dış politikanın milli olması gerektiğini defalarca açıkladım. Dış politikayı belirleme konusunda bakanlık tümüyle devre dışı bırakıldı. Büyükelçi olayında dışişleri bakanlığının bütün bürokratları çalışarak bu kazayı atlatmaya çalıştılar. Her şeyi Erdoğan ‘ben bilirim’ diyor aksini söyleyeni düşman ilan ediyor. Tezkere geldi isterdik ki gruplara bilgi verilsin. Olmadı. Tezkerenin bir başka önemli özelliği daha var. Şimdi torba tezkere dönemi başladı. Her şeyi koymuşlar bir tezkerenin içine gelin buna ‘evet’ deyin diyorlar. Biz senin her dediğinin altına mühür mü basacağız? Bir bilgi verir, bize bir anlat” dedi.
“Tezkereler gelirdi 6 ay, 1 yıldı. Şimdi 2 yıl. Niçin? Herkesi papağan gibi görme alışkanlığı var onu başkaları yapabilir ama biz CHP’yiz” diyen Kılıçdaroğlu, “Senin her dediğine ‘evet’ deseydik niye ayrı bir parti kuruyoruz? MHP senin her dediğine evet diyebilir ama biz milli kurtuluş savaşı döneminden gelen bir partiyiz” ifadesini kullandı.
‘TÜGVA’LILAR KOMANDO MARŞI SÖYLÜYOR, GÖNDER SURİYE’YE, KOMUTANLARI DA BİLAL ERDOĞAN OLSUN’
Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizim olaya bakış açımızı milletin taktirine sunuyoruz. Daha fazla sığınmacı istemiyoruz. Bunu öngören bütün düzenlemelere karşıyız. Hiçbir askerimizin ve polisimizin Suriye’de şehit olmasını istemiyoruz. Suriye’de askerimiz ve polisimiz gitti, ne mücadelesi? Barış varken neden kavga? 33 askerimizi Ruslar şehit etti. Soruyorum sen ne yaptın? Koşa koşa gittin Putin’in ayağına. Bu benim onuruma dokunuyor. Bizim askerlerimiz şehit olsun bunu istiyor beyefendi. Neden garibanın evladı çocuğu orada şehit olsun. Komando marşı söyleyen TÜGVA’cılar var. Gönder kardeşim onları Suriye’ye başkomutanı da Bilal Erdoğan olsun. Hiçbir askerimizin burnu kanamasın. Niye yapıyorsunuz siz bunu?”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***