Macaristan’ın muhalefet partileri, geçtiğimiz Pazar günü, on yılı aşkın süredir ülke demokrasisinin altını oymakla suçladıkları popülist Başbakan Viktor Orban’ı gelecek yıl yapılacak seçimlerde iktidardan düşürmek amacıyla tek bir aday etrafında birleşme kararı aldı.
Kısa bir süre öncesine kadar siyasetin aykırı isimlerinden olarak görülen ve Macaristan’ın küçük bir kasabasının muhafazakâr belediye başkanı olarak görev yapan Peter Marki-Zay, muhalefetin aday belirleme sürecinde yapılan ön seçimlerde, oyların yüzde 57’sini alarak ikinci turda galip geldi. Marki-Zay, sonuçlar belli olmadan önce gazetecilere yaptığı açıklamada, “hep beraber hareket etmemiz gerekiyor” demişti.
“Bizler ülkenin yalnız savaşçıları değiliz. Muhalefet olarak yalnızca muhalifleri değil, ülkenin her kesimini temsil etmemiz gerekiyor.”
Yedi çocuk babası ve dindar bir Katolik olan 47 yaşındaki Marki-Zay, süreç boyunca Orban’ın karşısına çıkmak için yarışan diğer iki adaydan daha avantajlıydı; zira aday olması halinde Orban’a karşı mahalleden değil kendi mahallesinden meydan okuyacaktı. Ön seçimlerin ardından, Demokratik Koalisyon’un adayı olan solcu Klara Dobrev galibiyetinden dolayı Marki-Zay’ı tebrik etti.
Böylece, solculardan sosyalistlere ve eskinin aşırı sağcılarına kadar çok çeşitli ideolojilere sahip altı partinin, Nisan’daki seçimlerde Orban’ı yeneceğini umdukları tek bir aday arkasında birleşme çabasının bir parçası olarak haftalardır süren oy verme ve kampanya süreci sonlanmış oluyordu. 650 binden fazla insan, bir ortak aday belirlemek için fonunu da kendilerinin sağladığı bir ön seçimde oy kullandı.
Kuşkusuz, iktidarı tekeline almakla, seçim bölgelerinin sınırlarıyla oynamakla ve medyayı, Freedom House’ın Macaristan’ı artık bir demokrasi olarak değil, bir “hibrit rejim” olarak sınıflandırmasına sebep olacak kadar kontrol etmekle suçlanan bir lider karşısında seçim kazanmak kolay olmayacak.
Ancak Nisan seçimleri, muhalefetin, Orban’ın liderliğindeki Fidesz partisini 2010’da iktidara gelmesinden sonra devirmek için sahip olduğu en iyi şans gibi duruyor. Politico tarafından derlenen ve ülke çapında yapılan anketlerin ortalamasına bakıldığında, birleşik muhalefet cephesi ilk defa Fidesz’le başa baş gözüküyor.
Budapeşte merkezli düşünce kuruluşu Policy Solutions’ta kıdemli analist sıfatıyla görev yapan Gabor Gyori’ye göre “muhalefet ilk defa öne geçmiş durumda ve Orban’ın seçimleri kaybetme ihtimali şu ana kadar girdiği bütün seçimlerden daha fazla.”
Marki-Zay, Fidesz karşısında galip gelebileceğini çoktan kanıtladı. 2018 yılında, pek tanınmayan bağımsız bir siyasetçiyken, ülkenin güneyinde yer alan ve Orban’ın partisinin kalesi olarak görülen Hodmezvasarhely kasabasındaki belediye başkanlığı yarışında büyük bir zafer kazandı.
Gyori, “Marki-Zay, Fidesz’i kırsal bir bölgede mağlup edilebileceğini gösterdi. Muhalefetin önündeki en önemli sınav da tam olarak bu olacak, kentsel bölgeleri kazanmak yeterli değil” diyor.
Marki-Zay’ın Hodmezvasarhely’deki galibiyeti, Orban’ın ancak güç birliğiyle mağlup edilebileceğini gösterdi. Muhalefet, 2019 yerel seçimlerinde aynı stratejiyi kullanarak başkent Budapeşte’deki ve diğer şehirlerdeki ilçelerin büyük bölümünü kazanmıştı.
Political Capital adlı düşünce kuruluşunun analistlerinden Robert Laszlo, “bu strateji işe yaradı” diyor. Laszlo’ya göre Fidesz’in seçim yasasında yaptığı değişiklikler, bu tür seçim öncesi oluşturulan geniş tabanlı koordinasyonları gerekli kılıyor.
Yakın bir tarihe kadar, aşırı sağcı Jobbik partisinin varlığı, ulusal düzeyde bu tür bir işbirliğinin önüne geçiyordu. Ancak Jobbik geçtiğimiz yıllarda rotasını değiştirdi ve merkeze yaklaşarak diğer partilerin onlarla işbirliğinde bulunmasını kolaylaştırdı.
Bu taktik, Nisan seçimlerinde ilk defa ulusal parlamento seçimlerinde denenmiş olacak. Laszlo, seçim bölgelerinin sınırlarının iktidar partisi tarafından değiştirilmesi sebebiyle, muhalefetin seçimlerde iktidara birkaç puandan daha fazla fark atması gerekeceğini söylüyor.
Muhalefet partileri arasında yapılan anlaşma, muhalefetin Macaristan genelinde belirlenecek 106 milletvekilinin tamamı için ortak bir liste çıkaracağı anlamına geliyor.
Dobrev, kampanyanın son günlerinde Marki-Zay’ı seçim yarışını bir karalama kampanyasına çevirmekle ve “Trump tarzı bir ölüm kalım savaşına” dönüştürmekle suçlamış, aynı zamanda muhalefet koalisyonunun farklı kesimlerini bir arada tutamayacağını söylemişti.
Ancak yine de Pazar gecesi ön seçim sonuçlarının açıklanmasıyla taraftarlarını rakibinin arkasında birleşmeye çağırdı. Televizyonda yayımlanan bir konuşmasında “hepinize, hem bu gece kutlama yapanlara, ancak özellikle de hayal kırıklığına uğrayanlara bir mesajım var” diye seslendi, “artık birbirimizle uğraşamayız. İlgilenmemiz gereken tek bir konu var: Orban’ı nasıl yenebiliriz? Bu, hepimizin ortak sorumluluğu ve görevidir.”
Çeviren: Deniz Karakullukcu
Makalenin orijinali[AG1] :
[AG1]
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***