Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde Suriye’deki son durum tartışıldı. Toplantıda Türkiye’nin elini zayıflatacak çıkışlar geldi. Güvenlik Konseyi Daimi Üyesi Çin’in BM Daimi Temsilci yardımcısı Geng Shuang, Türkiye’yi Suriye’de işgalci olmakla suçladı. İran ve Suriye temsilcileri de benzer bir tutum sergiledi. Avrupa Birliği Komisyonu’nun 2021 ülke raporunda da Türkiye, Suriye’de ilk kez ‘işgalci güç’ olarak tanımlanmıştı.
AB’den bir ilk: Türkiye’yi Suriye’de ‘işgalci güç’ olarak tanımladı
Avrupa Birliği Komisyonu’nun önceki gün açıkladığı 2021 ülke raporunda Türkiye, Suriye’de ilk kez ‘işgalci güç’ olarak tanımlandı.
VOA Türkçe’nin aktardığına göre, BM Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, Viyana’da yapılan ve herhangi bir uzlaşının sağlanamadığı, 6. Suriye Anayasa Komitesi toplantısıyla ilgili konsey üyelerine bilgi verdi. Pedersen, büyük bir hayal kırıklığı yaşansa da hala umudunu kaybetmediğini belirtti.
İnsani yardımlardan sorumlu BM Genel Sekreter Yardımcısı Martin Griffiths de konsey üyelerine, ülkedeki insani yardımla ilgili gelinen son duruma dair bilgi verdi. Griffiths, ülkede insani yardımın yetersiz kaldığını, yaklaşan kış şartlarının Suriye halkının durumunu olumsuz etkileyeceğini belirtti.
Suriye’yle ilgili yapılan güvenlik konseyi toplantısına, 15 üye ülkenin temsilcisi dışında Suriye, Türkiye ve İran’ın da daimi temsilcileri katıldı.
ÇİN: SURİYE’DEKİ İŞGALCİ TÜRKİYE’Yİ ULUSLARARASI HUKUKA UYMAYA ÇAĞIRIYORUZ
Güvenlik Konseyi Daimi Üyesi Çin’in BM Daimi Temsilci yardımcısı Geng Shuang, Türkiye’yi Suriye’de işgalci olmakla suçladı. Shuang, Suriye’nin yabancı ülkelerin işgali yüzünden zor durumda olduğunu, Türkiye’nin kuzeydoğu Suriye’yi yasadışı bir şekilde işgal ettiğini belirterek “Türkiye, yasadışı işgal ettiği Suriye’nin kuzeydoğu bölgesindeki Alouk barajından, bölgeye sağlanan suyu defalarca kesti. Yüzbinlerce sivilin susuz kalmasına neden oldu. Bu durum, BM’nin bölgedeki insani yardım çalışmalarını aksatarak büyük zorluklara neden oldu. Çin, Türkiye’yi uluslararası insancıl hukuk da dahil olmak üzere uluslararası hukuka uymaya, sivilleri korumaya, altyapı operasyonlarını sürdürmeye ve BM’nin insani yardım erişimini garanti etmeye çağırıyor” diye konuştu.
İRAN: SURİYE’DEKİ İŞGALCİ YABANCI ASKERLER DERHAL ÜLKEYİ TERKETMELİ
Güvenlik Konseyi’nde söz alan İran’ın BM Daimi Temsilcisi Majid Takht Ravanch’ın da hedefinde Suriye’deki yabancı askerler vardı. İran Daimi Temsilcisi, isim vermeden Suriye’deki Türkiye ve ABD’nin askeri varlığından duyduğu rahatsızlığı belirterek BM Güvenlik Konseyi’ni, Suriye’deki yabancı askeri unsurların işgalini sonlandırmak için göreve çağırdı.
İran Temsilcisi “Öncelikle Suriye’nin bazı bölgelerinin yabancı güçler tarafından işgaline derhal son verilmelidir. İşgalci ve davetsiz tüm yabancı güçler, herhangi bir ön koşul veya daha fazla gecikme olmaksızın ülkeyi terk etmelidir. Bu bağlamda, Güvenlik Konseyi sorumluluğunu yerine getirmeli ve İsrail rejimini Suriye’deki Golan işgalini sona erdirmeye ve ayrıca Suriye’ye yönelik saldırılarını derhal durdurmaya zorlamalıdır. İsrail rejiminin saldırganlıkları ve istikrarsızlaştırıcı eylemleri, uluslararası hukukun açıkça ihlalini teşkil etmekte ve bölgesel ve uluslararası barış ve güvenliği tehdit etmeye devam etmektedir” diye konuştu.
SURİYE: TÜRK İŞGALCİ GÜÇLERİ VE KULLANDIĞI TERÖRİSTLER SURİYE HALKINA YAPILAN İNSANİ YARDIMI ENGELLİYOR
Güvenlik Konseyi toplantısında konuşan Suriye’nin BM Daimi Temsilcisi Bassam Sabbagh, Suriye’de ABD ve Türk askerlerinin yasadışı bir şekilde bulunduğunu belirterek 20 Ekim’de, Şam’daki terör saldırısının, Anayasa Komisyonu toplantısıyla aynı zamana denk geldiğine dikkat çekti.
Sabbagh ”Terör saldırılarını yapanlar, dış güçler tarafından Suriye Hükümeti’nin çabalarını baltalamaya yönelik açık bir girişimdir” dedi. Sabbagh, Türkiye’nin askeri varlığının bulunduğu bölgelerde desteklediği grupların, ülkesine yapılan yardımları engellediğini belirterek
“Türk işgal güçleri ve ülkemizde kullandığı terörist gruplar Suriye’ye gönderilen insani yardım ulaşımını engelliyor” dedi.
TÜRKİYE: BİZİM ULUSLARARASI İNSANCIL HUKUKU İHLAL EDENLERDEN DERS ALMAYA İHTİYACIMIZ YOK
Güvenlik Konseyi’nin Suriye oturumuna katılan Türkiye’nin BM Daimi Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu, güvenlik konseyi üyelerine hitaben yaptığı konuşmada, Türkiye’ye yönelik suçlamalara yanıt verdi. Sinirlioğlu, ayrıca Suriye temsilcisinin konuşmasına cevap vermeyeceğini, bunun Suriye hükümetinin halkına yönelik gerçekleştirdiği eylemler nedeniyle acı çeken milyonlarca Suriyeliye hakaret olduğunu ifade etti.
Türkiye’nin BM Daimi Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu, Çin’in Türkiye’ye yönelik işgalci suçlaması ve Türkiye’nin uluslararası hukuka uyması için yaptığı çağrıyaysa “Yaklaşık 9 milyon Suriyeli mülteci Türkiye’nin koruması altında. Bizim uluslararası insancıl hukuku ihlal edenlerden ders almaya ihtiyacımız yok” yanıtını verdi.
Sinirlioğlu, iddia edildiği gibi Alouk su tesisleri konusunun da PKK, YPG/PYD ve sözde Suriye Demokratik güçleri tarafından kendi akılsız gündemleri için istismar edildiğini belirterek “Terör örgütü PKK/YPG’yle, Suriye rejimi bu konuyu kendi ajandaları için kötüye kullanıyor” dedi.
ABD: SURİYE HÜKÜMETİ ANAYASA KONUSUNDA SAMİMİ DEĞİL
ABD’nin BM Daimi Temsilci Vekili Richard Millls, BM Suriye Özel Temsilcisi Pedersen’in, Viyana’da gerçekleşen 6. Suriye Anayasa Komisyonu toplantısıyla ilgili hayal kırıklığını paylaştığını, Suriye Hükümeti’nin ülkede bir siyasi çözüme ulaşma konusunda samimiyet göstermediğini ifade etti. Mills, tüm tarafları siyasi sürece iyi niyetle katılmaya çağırdı ve ülke çapında ateşkes çağrılarını yineledi.
Mills, Suriye’de aşılama oranının dünyadaki en düşük oran olduğunu belirterek, ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı’nın Suriye’ye 108 milyon dolarlık sağlık yardımı sağlayacağını söyledi. Mills, Uluslararası Af Örgütü’nün, ülkelerine geri dönen mültecilerin, Esat rejimine bağlı milislerin suistimal, şiddet, işkence ve zorla kaybedilmesine ilişkin raporlarından duyduğu endişeyi dile getirdi.
RUSYA: ŞAM HÜKÜMETİ YÜKÜMLÜLÜKLERİNİ YERİNE GETİRİYOR
Rusya’nın BM Daimi Temsilci Yardımcısı Dmitry Polyanskiy, Suriye Anayasa Komitesi’nin çalışmalarına dışarıdan müdahale ve dayatmaların olmaması gerektiğini belirterek Suriyelilerin, kendileri tarafından yönetilmesinin sağlanmasının önemli olduğunu söyledi. Rusya’nın anayasa çalışmalarında ilerlemek için tüm ilgili taraflarla çalışmaya devam edeceğini belirten Polyansky, Suriye’deki askeri ve siyasi durumun genel olarak istikrar kazanmasına rağmen, özellikle hükümet kontrolü altında olmayan bölgelerde gerilimin tırmanma riskinin devam etiğini belirterek ”Şam her konuda yükümlülüklerini yerine getiriyor. Suriye’nin birliğini, toprak bütünlüğünü, egemenliğini ve bağımsızlığını yeniden tesis etmek amacıyla Suriye içi diyaloğu teşvik etmek çok önemli” dedi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***