Afganistan’da nakit para akışı kesildi, yabancı fonlar donduruldu ve milyonlarca insanın sırtındaki geçim yükü kaldırılmaz hale geldi. En ağır bedeli de yeni doğan bebekler ve gelişme çağındaki çocuklar ödüyor.
En az 1 milyon çocuk ölüm riskiyle karşı karşıya. Sağlık sisteminin yabancı fonlarla yürütülürken durma noktasına geldiği ülkede doktorlar ve hemşireler aylardır maaş almıyor, tıbbi ekipman alınamıyor. Bu da halkın, özellikle de çocukların sağlığını riske atıyor.
Birleşmiş Milletler (BM) Dünya Gıda Programı, Afganistan’ın dünyada hızla en büyük insani krize doğru sürüklendiğine dikkat çekerek, ülkede önümüzdeki ay nüfusun yüzde 60’tan fazlasının yeterli gıdaya erişimi olmayacağını vurguladı ve acil önlem alınması çağrısı yaptı. Bu, BM’nin durum saptaması. Saptamanın doğruluğunu, gerçekliğini ortaya koyan manzaralardan biri kızlarını 500 dolara (4 bin 728 lira) satan anne-baba.
Herat yakınlarında ‘normal şartlarda akla bile getirilmeyecek şeyi yapan’ aileler olduğunu, çocuklarını sattıklarını söyleyen BBC muhabiri Yogita Limaye, bebeğin anne-babasıyla konuştu. Onları korumak amacıyla kimliklerini açıklamadı.
Yayınlanan videoya göre bebek yürümeye başladığında ‘kendisini satın alan adama’ teslim edilecek.
Annesi, daha önce bebeklerinin açlıktan öldüğünü söyleyerek, “Ne kadar üzgün olduğumu bilemezsiniz. Keşke satmak zorunda kalmasaydım” dedi.
Geçmişte çöp toplayarak geçimini sağlamaya çalışan ancak bu işten de artık bir şey kazanamayan kocası ise şöyle konuştu: “Açlıktan ölüyoruz. Evde unumuz, yağımız, hiçbir şeyimiz yok. Kızım geleceğinin nasıl olacağını bilmiyor. Gelecekte bu yaptığımız şeyle ilgili ne hisseder bilemiyorum ama yapmak zorundaydım.”
‘Bebeği satın alan adam’ anlaştığı miktarın yarısından fazlasını ödemiş, kalanını teslim alınca ödeyecek. Aile peşin aldıkları parayla birkaç ay idare edebilecek. Bebeğin anne-babasına kızları büyüyünce bu kişinin oğluyla evleneceği söylenmiş.
BBC muhabiri, bu örneğin tek olmadığının, çocuğunu satan başka ailelerin de olduğunu söylerken, “Bizim ekipten birine bile gelip ‘Bebeğimizi satın almak ister misiniz’ diyen oldu” diyerek durumun aciliyetine ve vahametine dikkat çekti.
Muhabirin gittiği, yeterli derecede beslenemedikleri için hastanede olan bebeklerin yattığı, Herat’taki Sınır Tanımayan Doktorlar’ın hastanesindeki görüntü de bu durumu gözler önüne seriyor. Olması gereken ağırlığın yarısı kadar gelen Osman, Habibul Rahman ve diğerlerinin hali söze gerek bırakmıyor.
Babası işsiz olan Osman’ın annesi, Afgan halkının, ‘dünyanın Taliban’ı kabul edip etmemeye karar vermesini beklemeyecek kadar zor durumda olduğuna’ işaret ediyor: “İkizi de yan odada yatıyor. Ne çektiğimi bir Allah biliyor. İki çocuğum da paramız olmadığı için ölümle burun buruna. Dünyanın Afgan halkına yardım etmesini istiyorum. Başka annelerin bizim çektiğimiz acıları çektiğini görmek istemiyorum.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***