40’tan fazla filmin gösterileceği ve workshopların olacağı festival bu yıl odağına Güney Kürdistan’ın yaşadığı toplumsal dönüşümü aldı. Festivalin perdelerini açtığı Ezmûn filmi de Güney Kürdistan’daki yolsuzluklara odaklanıyor. Ezmûn filminin yapımcısı Mehmet Aktaş da film projesinin çıkış öyküsünün yolsuzluklar olduğuna dikkat çekti.
Aktaş “Her şeyden önce yolsuzluk Güney Kürdistan’da hayatın bir parçası haline gelmiş. Birçok kurumun çürümesine yol açmış. Fakat eğitimde yolsuzluk yani Gendeli dediğimiz olay bana çok sarsıcı geldi” dedi.
Güney Kürdistan’ın uluslaşma sürecinde toplumsal dönüşümün yolsuzluk, rüşvet gibi etkenlerden ötürü tam anlamıyla oturtulamadığını belirten Aktaş, şöyle devam etti: “Kürtler daha hala kendi kimlikleri oluşturma, kendi ülkelerini kurma peşindeler şimdi. Güney Kürdistan deneyimi burada gendeli olayının hayatın birçok yerinde var olduğunu biliyorduk; ama eğitim olayında böyle yolsuzluk olayının olması bana çarpıcı geldi. Mutlaka anlatılması gerektiğine inandım bu hikâyenin.”
Yapımcı ve yönetmen Mehmet Aktaş Ezmûn filminin hikayesinden yola çıkarak sisteme getirdikleri eleştirinin sinemacıların temel görevi olması gerektiğini belirtirken şunları ekledi: “Bence sinemacılar zaten sadece kendi toplumlarını alkışlamak için film yapmazlar. En çok o topluma eleştiri getiren kendi yapılarına yönelik övgünün ötesine geçip olumlu bir eleştirel gözle bakıp daha çok toplumun olgulaşmasına katkı da sunmaya çalışırlar. Ben de öyle bakıyorum. Güney Kürdistan’da sadece ucuz propaganda filmleri de var. Ama sosyal eleştirel politik yapılan filmler daha ağırlıklı.”
Festival prömiyeri nedeniyle Berlin’de bulunan Ezmûn filmi başrol oyuncusu Avan Jamal ise filmde oynadığı Şilan karakterinin güçlü yönlerine vurgu yaptı.
Her ne kadar Şilan’ın politik bir yönü olmasa da savaşçı, mücadeleci olduğunu söyleyen ve role hazırlanırken Rojava’da IŞİD barbarlığına karşı mücadele eden kadınları düşündüğünü belirtti.
Jamal, “Şilan karakteri profesyonel olarak sinemadaki ilk tecrübem. Ama bu role hazırlanırken Rojava’daki direnişçileri düşündüm. Hayalim bir gün YPJ’li gerillalar ile ilgili bir filmde bir kadın gerillayı canlandırmak” dedi.
Sinema emekçisi Suat Usta da Güney Kürdistan’dan film festivaline katılmak için gelenlerden arasında yer aldı.
Daha önce 14 Temmuz filminde canlandırdığı Kürdistan Özgürlük Mücadelesi öncülerinden Mehmet Hayri Durmuş’un ‘Amed zindanındaki direnişi rolü’ ile hafızalara kazınan Suat Usta, festivalde “Biranînên Li Ser Kevir” (Taşa yazılan Hatıralar) film ile festival izleyicilerinin karşısına çıkacak.
Birçok filmde oynadığı farklı karakterler ile sinemaseverlerle buluşan Suat Usta, kendisini en çok etkileyenin 14 Temmuz’daki Mehmet Hayri Durmuş olduğunu söyledi.
Başta Kuzey ve Güney Kürdistan olmak üzere dünyanın dört bir yanından sinema emekçileri festivale katıldı. Festival galasında özellikle Mustafa Altıoklar, Şevket Amin Korki, Leyla Toprak, Hayko Bağdat, Barış Seyitvan, Elif Yiğit, Miraz Bezar, Gül Ertunan Karaaslan gibi isimler göze çarptı. (ANF)
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***