Özgür Gündem gazetesi 16 Ağustos 2016 tarihinde İstanbul Sulh Ceza Hakimliği tarafından kapatıldı. Gazete, aradan 2 ay geçtikten sonra bu kez Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatıldı. Gazetenin avukatları, kapatma kararını Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurdu. AYM, başvuruyu 5 yıl sonra karara bağlayarak, gazetenin mahkeme tarafından kapatılmasının Anayasa’nın 26’ncı ve 28’inci maddelerince güvence altına alınan “ifade ve basın özgürlüğü” ihlali olduğu yönünde karar verdi.
AYM, kararının gerekçesinde KHK’lerin 15 Temmuz 2016 askeri kalkışma sonrası ilan edilen Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamında çıktığına işaret ederek, gazetenin kapatılmasının OHAL’in ilanını gerektiren nedenle alakalı olmadığını kaydetti.
Gazetenin avukatı Sercan Korkmaz, AYM’nin verdiği kararı değerlendirdi.
HAKİMLİK GAZETE KAPATAMAZ
Mezopotamya Haber Ajanası’na konuşan Korkmaz, bir gazetenin Sulh Ceza Hakimliği tarafından kapatılmasının yasal olarak mümkün olmadığını söyledi. Mahkemenin kapatma kararının başka bir örneğinin olmadığını söyleyen Korkmaz, “Görülmüş bir şey değil. Ayrıca, kararda ‘geçici kapatılma’ deniliyordu. Belirtilmiş olsaydı dahi bu karara dayanak bir yasa maddesi yok. Yasa maddesinde olsaydı da bunun hukuki olduğu anlamına gelmeyecekti” dedi.
AYM’NİN KARARI YETERSİZ
AYM’nin “ihlal” kararının temelinde “geçici kapatılma” nedeninin yattığını kaydeden Korkmaz, “AYM bu kararın hiçbir yasa maddesine dayanmadığını belirterek, ihlal kararı verdi, Ancak AYM’nin kararı yetersiz. Bir gazetenin hukuka aykırı şekilde ve hiçbir yasal dayanağı olmaksızın kapatılmış olması göz önüne alındığında; Bu hukuksuzluğa karşı 2016 yılında yaptığımız başvurunun 2021 yılında ancak sonuçlandırılmış olması temel sorunlardan biri. Mahkemenin basın özgürlüğü konularıyla ilgili aldığı tutum ve önceliğin çok yetersiz ve gerilerde olduğunu gösteriyor” diye konuştu.
TAZMİNAT TALEBİNE RET
AYM’in “ihlal” kararına rağmen tazminat taleplerini reddettiğine dikkati çeken Korkmaz, gazete çalışanlarının ve imtiyaz sahibinin yaşadıkları ekonomik kayba değindi. Korkmaz, “Bu tespit edilebilir durumda. Bununla birlikte gazeteciler darp edildi. Ayrıca tutuklandı ve mesleklerini yapmaları engellendi. Bütün bunların maddi ve manevi bir baskı ve yıpratma amacı taşımadığı nasıl düşünülebilir? Bu şekilde bir karar ileride aynı ihlale yol açacak uygulamalar yönünden devlet kurumlarını ve bürokrasiyi cesaretlendirici niteliktedir” uyarısında bulundu.
AİHM’E BAŞVURU
Konunun kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının yanı sıra adil yargılanma ilkesi, haber alma hakkı ve mülkiyet korunması hakkı yönlerinden de değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Korkmaz, “Bu yönlerde de ihlal kararı vermesi gerekiyordu. Ayrıca ihlalin sonuçlarının kaldırılmasını ve zarar görenler hakkında da maddi tazmin kararı vermesi gerekiyordu” dedi. Korkmaz, AYM’in verdiği kararla yetinmeyeceklerini ifade ederek, dosyayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşıyacaklarını aktardı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***