ANKARA – Sanatçı Şirovan, annesinin hikayesini anlattığı ve ilk Kürtçe eseri olan “Gûlîxanim” bestesiyle, çocuk yaşta evliliklere dikkat çekti.
Ankara’da yaşayan sanatçı Şirovan (Yılmaz Kaya), vefatının 9’uncu ölüm yıldönümünde annesine atfettiği “Gûlîxanim” bestesini sevenleriyle buluşturmaya hazırlanıyor. Gûlîxanım bestesinde çocuk yaşta evlendirilenlere dikkat çeken Kaya’nın bu bestesi, aynı zamanda anadilinde yaptığı ilk çalışma olacak. Şirovan, 10 Ağustos’da Youtube hesabından paylaşacağı eseri ve hikayesini Mezopotamya Ajansı’na (MA) anlattı.
ZARİFE’NİN YEĞENİ
Sivas’ın İmranlı ilçesinde doğan Şirovan, anneannesinin Koçgiri İsyanı’nda yer alan Zarife’nin yeğeni olduğunu belirterek, annesine de bu nedenle Zarife isminin verildiğini söyledi. Anneannesinin Alişer ve Zarife’nin hikayelerini kendisine anlattığını dile getiren Şirovan, kendisinin de bu hikayelerle büyüdüğünü ifade etti.
ANNESİNİN HÜZNÜ
Yaşadığı coğrafyaya dair eserler yapmak istediğini ve annesinin hikayesinden esinlendiğini söyleyen Şirovan, annesinin kendi çevresinde “Gûlîxanim” olarak tanındığını ve 17 yaşında evlendirildiğini paylaştı. Annesinin hikayesinden esinlenen ve çocuk yaşta evlendirilenlere dikkat çekmek istediğini söyleyen Şirovan, şöyle devam etti: “Annem, doğaçlama bir şekilde bir şeyler mırıldanırdı. Annesinden, köyünden söz ederdi. Annemin hüzünlü ezgilerinin arkasında çocuk yaşta evlendirilmesi olduğu sonucuna vardık. Tabi bu durumdan biz de etkilendik.”
Annesinin seslendirdiği ezgilerde daha çok özlem olduğunu sözlerine ekleyen Şirovan, “O dönemlerde kadınlar küçük yaşlarda evlendirilmeyi ‘kader’ olarak görüyordu. Annemin hep bir sitemi vardı ama bize hissettirmemeye çalışırdı. Annem çocuk yaşta evlendirilen kız çocuklarına dair ‘zarê (çocuk)’ derdi” diye anlattı.
ANNESİ VE ANADİLİ
Annesinden esinlenerek çocuk yaşta evlendirilen çocukların hikayesini anlatan “Gûlîxanim”ın ilk Kürtçe bestesi olduğunu belirten Şirovan, annesinin adını verdiği besteyi Kürtçe olmasının nedenini şöyle açıkladı“Gûlîxanim ilk Kürtçe bestemdir. Annemi anlatırken anadilimi kullanmalıydım. Annem dertlerini bize Kürtçe anlatıyordu.”
‘BİR DERDİM VAR’
1993 yılında Sivas Katliamı sonrası bağlama çalmaya başladığını dile getiren Şirovan, yaptığı bestelerde genelde toplumsal sorunların olmasını şu sözlerle açıkladı: “Coğrafya güllük gülistanlık olsaydı biz de eğlenceli işlere imza atardık. Birkaç gün önce Konya’da Kürt bir aile ortadan kaldırıldı. Her tarafta yangınlar var, bir türlü söndürülemiyor. Suruç, 10 Ekim katliamları oldu. Haklarımızı almak bir tarafa, hak savaşı için barış isteyenlerin ortadan kaldırıldığı bir coğrafyadayız. Coğrafya sert bir coğrafya. Bende başka bir şey yapamazdım. İnsanların hafızasına bir şeyler bırakma çabam var. Müzik içimi dökebileceğim, aşık olduğum ya da ayrıldığım zaman bir şeyler yapacağım bir şey değil. Müzik benim için bir ifade etme biçimi, ancak sadece kendimi değil, empati kurabileceğim insanları da anlatabileceğim bir aracı. Bir derdim var benim, o nedenle sorunları ortak anlatmak istiyorum.”
Şirovan, daha önce 10 Ekim Ankara Gar Katliamı’na dair “Kuş Mitingi”, tutuklu Çağdaş Hukukçular Derneği Başkanı Selçuk Kozağaçlı’nın babasının mezarı başındaki fotoğrafına dair bir beste ve Deniz Gezmiş’in doğum gününde “Deniz” adlı eserlere imza attı.
Şirovan’ın “Gûlîxanim” eserinin sözleri şöyle:
GÛLÎXANIM
Hem ber Çiyayê Sûrik ra bû
Rê ket gûndê Sidikan
Gîzê bûkê li hespan bar bû
Keti rêya hêla Maciran
Kincik li xwe kirîye
Weki hîva şevan
Hespa xwe na xazîki here
Nav her dû biran
Navê bûkê Gûlîxanime
Çiton dane hînê zare
Kes na pirsî ew çend salîye
Şîrin a diya xwe ye
Şîrin a bavê xwe ye
Ew dewheft saliye
Li nav xelkê xerîbe
Sal ranabirin vira diyarê
Hêla Koçgîriye
MA / Berivan Altan
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***