ASO Başkanı Nurettin Özdebir, sanayicinin tahsil edemediği KDV alacaklarının da “zulüm” haline geldiğini söyledi.
Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, sanayicinin birikmiş KDV alacağının yüksek boyutlara ulaştığını belirtirken, bunun bir adaletsizlikten çıkarak zulüm haline geldiğini söyledi.
Yİ-ÜFE’nin yüzde 45’i gördüğü bir dönemde devletin yüzde 45 negatif faizle sanayicinin parasını kullandığının altını çizen Özdebir, stok enflasyon riskinin de giderek büyüdüğünü aktardı.
Avrupa dahil olmak üzere dünyanın mülteci politikasına da sitemde bulunan Nurettin Özdebir, “Türkiye’yi dünyanın mülteci bankası haline getirmeye çalışıp, iyi niyetimizi suiistimal ediyorlar” dedi.
ASO Başkanı Nurettin Özdebir, DÜNYA Ankara Temsilcisi Maruf Buzcugil’in sorularını cevaplandırdı.
Sanayicinin birikmiş KDV alacağı sorununa yönelik, “Bu durum benim gerçekten çok üzüldüğüm, hatta kızdığım bir konu” diyen Özdebir şöyle konuştu:
“Hammaddeyi alıp işleyip ürün haline getiren sanayici, bunun bir kısmını 30 günden 150-180 güne kadar vade ile satıyor. KDV’yi de bu vadeli yaptığı satışlarda taksitle topluyor. Ayrıca bazı sektörlere yönelik indirimli KDV var. Girdileri yüzde 18 olan firmalar yüzde 1 veya yüzde 8 ile mal satıyor. Dolayısıyla firmaların üzerinde ciddi anlamda KDV yükü kalıyor. Bu, genellikle 1 yılı aşan sürede bile ödenmiyor. Firmalar stoktaki hammaddeyi ürün haline getirip sattığında KDV’yi tahsil edebiliyor. Yani mahsup ediyor. TÜİK’in açıkladığı son verilere göre Yİ-ÜFE yani benim, yani sanayicinin enflasyonu yüzde 45. Bu para benim elimde olsaydı mal alacaktım veya yatırım yapacaktım. Oysa sanayicinin parası yüzde 45 negatif faizle devletin elinde eriyor. Yanı sıra sermaye ihtiyacını karşılamak için yüzde 25’e kadar faizle bankadan kredi kullanıyoruz. Devletten alacağını tahsil edemeyen sanayici, yüksek faizle kredi kullanırken, bu yetmezmiş gibi bu krediyi masraf olarak bile gösteremeyeceği düzenleme yaptılar. Bu adaletsizlikten çıkıp zulüm, üretmeme vergisi haline geldi”
“Kaydi para” önerisi
Devletin bu parayı hemen ödemesinin mümkün olmadığını bildikleri için ekonomi yönetimine “Maliye Parası” veya “Kaydi Para” diye bir proje sunduklarını belirten ASO Başkanı, “Maliye Bakanlığı, bu tarz borçlar için belli şartlara bağlanmış itibari para verecek. Aslında para diyoruz ama ortada fiziki olarak para olmayacak, Hazine’den para çıkmayacağı gibi, likidite dengesini de düzeltecek bir yöntem. Benim sadece bir üyemin 300 milyon liranın üzerinde birikmiş KDV alacağı var. Bu para ile 50 milyon liradan en az 6 tane yeni fabrika demek” dedi.
Mülteciler sanayi üretimine faydalı mı?
Son yıllarda Türkiye’ye gelen sığınmacıların sanayi üretimini artırdığı yönündeki değerlendirmeler hakkındaki soruya da yanıt veren Nurettin Özdebir, “Dünyanın en vicdanlı insanları Türkiye’de. Bütün dünya, Avrupa kapılarından sokmamak için adeta insanları ölüme sürükleyecek faaliyetler yürütürken, can derdinde olan insanlara kucak açtık. Bu durum dünya tarafından istismar edilen, Türkiye’yi dünyanın mülteci bankası haline dönüştürülmeye çalışılan bir hâl almaya başladı. Bunların sosyal ve ekonomik maliyetini kaldırabilecek durumda değiliz” diye konuştu.
“Stoktaki enflasyon yüzde 45 civarında”
Özdebir, “Bütün dünyada pandemi etkisiyle ağırlıklı olarak ana metallerde, yüzde 75’lik bir artış var ki bu ortalama bir rakam. Bazılarında yüksek, bazılarında daha az. Bu girdi fiyatları olarak bütün dünyadaki enflasyonu tetikleyen olgu. Tüketici ise bundan katmerli olarak etkileniyor kur artışı kaynaklı. Yani Merkez Bankası her ne kadar enflasyonu düşürmeye uğraşsa da stokta bekleyen bir enflasyon var. Bu stoktaki enflasyon da yüzde 45 civarında. Bunu giderek artan önemli bir risk olarak görüyorum. Ancak emtia fiyatlarında yılsonuna doğru düşüş bekliyorum” dedi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***